Çocuklarla en çok fotoğrafı olan liderlerden bir Atatürk’tür. Çünkü Atatürk, gençler gibi çocukları da çok severdi. Çocuklar için unutulmaz sözlerinden ikisi şöyledir:

“Küçük hanımlar, küçük beyler! Sizler hepiniz geleceğin bir gülü, yıldızı ve ikbal ışığısınız. Memleketi asıl ışığa boğacak olan sizsiniz. Kendinizin ne kadar önemli, değerli olduğunuzu düşünerek ona göre çalışınız. Sizlerden çok şey bekliyoruz.’’
“Çocuklar geleceğimizin güvencesi, yaşama sevincimizdir. Bugünün çocuğunu, yarının büyüğü olarak yetiştirmek hepimizin insanlık görevidir.”

İşte bu yüzden Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramının dünyada çocuklara armağan edilen tek bayram olması boşuna değildir.

3 Nisan 1920’de kurulan ve üzerinden tam 100 yıl geçen Büyük Millet Meclisinin açılış yıldönümü Gazi Mustafa Kemal Atatürk tarafından 1921 senesinde Milli Bayram olarak kutlanmasına karar verildi.Ancak buna ilişkin kanun 2 Mayıs 1921’de Resmî Gazete ’de yayımlandı ve böylece yürürlüğe girmiş oldu.

Atatürk 1929 senesinde ise 23 Nisan’ı çocuklara armağan etti ve ilk defa o sene Çocuk Bayramı olarak kutlandı.

Kanunda son değişiklik 20 Nisan 1983’te yapılarak 23 Nisan Ulusal Egemenlik Bayramı’nın adı, “Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı” olarak değiştirildi.

1979 senesinde 6 ülke bayrama katılmış ve bayram, uluslararası bir boyut kazanmıştır. Bayrama o günden itibaren dünyanın birçok ülkesinden çocuklar katılım sağlamıştır.

Bu bayramın evrensel bir boyuta taşınması çok isabetli oluştur. Çünkü Atatürk olayları evrensel boyutu ile de değerlendirirdi. Bunun içindir ki Mustafa Kemal Atatürk; Çanakkale’ye gelen ve burada ölen işgal güçlerindeki askerleri ve yakınlarına 1934 yılındaokuyunca insanın gözünü yaşartanşu şekilde seslenmişti;

“Bu memleketin topraklarında kanlarını döken kahramanlar! Burada, dost bir vatanın toprağındasınız. Huzur ve sükûn içinde uyuyunuz. Sizler, Mehmetçiklerle yan yana koyun koyunasınız. Uzak diyarlardan evlatlarını harbe gönderen analar! Gözyaşlarınızı dindiriniz. Evlatlarınız bizim bağrımızdadır. Huzur içindedirler ve rahat uyuyacaklardır. Onlar bu topraklarda canlarını verdikten sonra, artık bizim olmuşlardır.”

23 Nisan, Türk Milleti’nin kendi geleceğini belirlediği, egemenliğin millet iradesine bırakıldığı ve milletin bağımsızlığını tüm dünyaya haykırdığı, Türk tarihinin önemli dönüm noktalarından birisidir

Egemenlik kayıtsız şartsız ulusundur. Ulusal egemenlik, ulusun namusu, onuru ve gururudur. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı,dünya üzerinde benzeri bulunmayan bir bayramdır.

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramının en büyük özelliklerinden biri de bir ulusun kendi bayramını dünya ile paylaşmasıdır. O bayramı yaşayan yabancı çocuklar ülkelerine çok güzel anılarla dönmekte ve bu anıları çevreleri ile paylaşıp yarınlarına taşımaktadırlar.

Bu yıl 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramının 100. Yıl kutlamalarını Koronavirüs nedeni ile meydanlarda kutlayamayacağız.

Meydanlarda olamasak da tek yürek olup tüm balkonlarda ve camlarda buluşacağız. Evde hayat varsa bayram da eve sığar. Bu büyük coşkuyu çocuklarımıza yaşatmak için özel televizyon kanallarımızı da katkıda bulunmaya davet ediyoruz. Önemli olan bayramı önce içimizde yaşatmaktır. Bayraklarımızı açıp, akşam 21.00’de hep bir ağızdan İstiklal Marşı’mızı aynı saatte yayınlayacak televizyonlarımızı da açarak birlikte söyleyeceğiz.

Bu Koronavirüs günlerini de yarınlarımızın ışığı çocuklarımız ile el ele ve tek yürek olarak aşacağız. Çocuklarımız umudumuzdur. Yaşama sevincimizi çocuklarımıza yansıtalım ve bu güzel bayramın coşkusunu, onurunu, gururunu tadıyla yaşayalım çocuklarımıza da yaşatalım.
E. İstanbul Hâkimi İzzet DOĞAN