“C’est Cas monstre” Fransızca bir kelime; Türkçe karşılığı ise;Lider birleştirici olmalı diye okunmalı.Ya da ;okumalıyız. Okuyabilir ve okunabilir bir Dünya düzeni içerisinde olmamız gerektiğini anlamak istiyorum.
Yaşadığımız sokak,mahalle ve kasaba-şehirde zaman zaman söylediğimiz veya duyduğumuz bir kelime yığını ise,”Aleme ibret olsun.”...Olsun bakalım,nasıl olacak ise(!)...
Alem;çoğul. Birden çok olma durumu. Görme ve yaşatma, yaşama kavramının yaşanılabilir yanı olarak görülecek ise, işte tam zamanı ve zaman dili. İbretlik öykülerden arınmadan ibreti alem nasıl olacak,anlamış değilim. Olsun yinede dilimize yerleştiğine göre ibretlik olmalı.
1920-1984’e TBMM’nin açıldığı ve Meclis tarafından onaylanan ve infazı gerçekleştirilen idam cezası kararı ve sayısı 712 dir. Bunlardan 15’i kadındır.İlk idam edilen kadın ise; Isparta’nın Darıbükü köyünden Hasan kızı Fatma’dır.Fatma,ayni köyden Eşref’in Hanife’yle evlenmesini sağlamak için;Eşref’in karısı Ümmüşani’yi “20’lik altın ve tarla “karşılığı öldürmüştür. ve;1923-1939 aralığında 6 kadın cinayet suçundan dolayı asılmıştır.Her birisinin ibretlik öyküleri vardır .Ama,asıl ibreti alem olması gereken;yani ders alınarak ve anlayarak okunması gereken öykü ise;”Ben,Anadolu kadınından daha fazla çalıştım,daha fazla yoruldum,Milletimi kurtuluşa ve zafere götürmekte Anadolu kadını kadar emek verdim,diyemez.” Anadolu kadınının önce canını,namusunu,malını kurtaran Atatürk,sonra ve o fedakar kadına verdiği medeni haklar,bir çok Avrupa ülkesinden önce tanımış olması gerçek anlamda Aleme ibret olmasıdır.
Bu gün dahi;Atatürk’ü anlamadan ,tanımadan ve kendisine saldıran kadınlar ve insancıklara küçük bir ibretli hatırlatma yapmak gerekmez mi..? 15 mayıs 1919’da İzmir’e ayakbasan Yunan ordusu;Batı Anadolu’da ilerlerken binlerce kadınımıza,kızımıza tecavüz etmiş,yüzlerce kadınımızı-aralarında hamileler,yaşlılar ve çocuklar da vardır-gözünü kırpmadan katletmiştir.Maraş’ta Araplar köyünde karargah kuran bir Fransız birliği 15 Türkü katlettikten sonra 2 kadına tecavüz etmiş,bir kız çocuğunu,kadınlık organına ağaç sokarak yaralamıştır.yine,15 Mayıs 1921’de Orhangazi ve Gemlik’te,Karacaali köyünde 200 Yunan askeri kadınlara tecavüz edip kurşuna dizmiştir.14 Mayıs 1921’de Hamidiye’de köyünde kızların ırzına geçilip ,öldürülmüştür.Sayısız örnekler verebiliriz.Yaşları çocuk olan Sebiler annelerinin gözleri önünde diri diri ateşe verilmişlerdir.Cinayet ve öldürülme şekilleri de çeşitlidir;Başının kesilerek,Süngü ile deşilerek,Süngü ile parçalanarak,Kazığa vurularak,yakılarak,balta ile katledilerek,testere ile parçalanarak,bıçak ile kesilerek,benzin ile yakılarak,farklı biçimlerde imha edilerek,jilet ile doğramak suretiyle,usturayla kesilerek,balyoz ile kırılarak,öldürüldükten sonra gizlenilerek,çürütülerek,buzdolabına atarak,dondurmak suretiyle,öldürülmek amacıyla sürüklenmek,uçurumdan atmak,biçmek-doğramak,cinsel organını kesmek,hassas yerlerini teşhir etmek ve bunların içerisinde bir de Darağacına asmak...Ne kadar ibretlik öldürme şekli var değil mi..? Yine,nice öldürme biçimleri ve zamanıyla da,Nice insanlar,kadınlar,çocuklar yaşları büyütülerek,yargılanmaları dahi tamamlanılmadan öç almak,ibretlik olmak,asmak-kesmek,doğramak,imha ve yok etmek adı altında,asimile ve çeşitli anlayışlar ile ibreti alem denilerek yok edildi,iğdiş edildi ve köküne denildi..?
Asıl olan;Ayrıştırıcı olmadan,birleştirici,yönlendirici ve alemi ibretlik diye bileceğimiz biçimiyle;Yaşatmak olmalı.Dünya ve İnsanlık yaşı at başı gitmese de;bir şey devamlı gelişiyor,sorguluyor,yargılıyor ve gerçek mana da tarih olmaya,tarih yazmaya devam ediyor.İşte o,tüm alami ibretlere karşı ;İnsan olmak ve İnsanca yaşam mücadelesi.Elinizdeki yetkiler ile her şey yapabilirsiniz .Ama,bir şeyi yapamaz ve güçsüz kalırsınız;İnsanlık karşısında “Onurlu” kalmak..! İşte bu her şeyin sonu demektir...Sevgiyle-saygıyla,Onurla kalınız...