"Torunların yolunu gözlüyor ;Babam"..
Baba denildiğinde;yaşamın kendisi,yaşanılan zorlukların içerisinde;Güç demek olduğunu anlıyoruz.
Baba;Yaşarken sevgi-saygının korkuyla ifadesi,gittikten sonra ise;yaşanılacak süreçte korkunun sevgi-saygısının ifadesinin adı olduğunu anlıyoruz.
Baba denildiğinde kendimizin korungahı,dillerimizin susması,kulaklarımızın dinlemesi,ellerimizin kremlenmesi,gözlerimizin gülmesi demektir derken,aramızdan ayrıldığında;Koruma arayışımız,dillerimizin acıyla dillendiği,kulaklarımızın en ince seslere hassas olduğu,gözlerimizin artık gülmeden ağlamaya yaklaştığı,beyinlerimizin stres,düşünceler,arayışlar ile kor halinde olduğu aşamaya geçişi anlıyoruz.
Baba kelime olarak kısa,harf olarak sayılı, anlam olarak gücü,değeri ölçülemeyen,bilinemeyen ve ifadeler içerisinde;"Çınarımız " denilen "gölgesi" yeter olarak ifade edilen ;Geçmiş-geleceğin yapımı bitmeyen köprü olarak tarif edilebilendir.
Baba'm dediğimizde,içimizdeki bir sıcaklık,aklımızdaki gölge-güç,yanımızdaki kuvvet,ifade içerisine alamadığımız "sır" oluyor.Sürekli dimağımızda yeri olan,gezdiği alanları aradığımız,elinin dokunduğu yerlere dokunup,nefesini ensemizde hissettiğimiz,gözlerini baktığı alanlara onun gibi bakmaya ,yürüyüş biçimlerimizi ondan almaya çalıştığımız,onun gibi el -kol hareketleri,adımlar attığımız,ona özendiğimiz,onu içimizde sakladığımız,ilk süper kahramanımız ilan etmek için de ölmesini beklediğimiz,Yaşadığımız ilkleri bilmesek de;ilk mamayı onun kazancından,ilk bez'imizi onun emeğinden,ilk dokunuşu,sevgiyi,aşkı,ilk sevdayı ondan aldığımızı unutsak da,sonra hatırladığımız ve övündüğümüz çilekeş ismin adı olarak tanıyoruz.
Baba denildiğinde bir erkek olmanın,bir direk ,çile yaşamanın,içimizde yaşattığımız umutlarımıza fren takmanın,ışığı kendisinde saklı olan mum olarak anlamanın adı gibi görülmeye çalışılsa da;babanın ne olmadığı ancak aramızdan ayrıldığında gözüken,mirası paylaşılmayan,malıyla kavgaya tutuşulan,veremedikleri sorgulanan,verdiklerine bakılmayan,nankör bir kişiliğin adı olmaya çalışılsa da;Baba bir gölge,Baba bir gelecek olduğu daima haklılık kazanan gerçeklik olarak görüyoruz.
Baba,yalnız bir eş değildir.Baba,eş olarak kabulümüz olanları bizlere hediye eden,hediyesiyle de kabulün de zorlanılan bir bilinmezdir.
Baba tarif edilirken,bir yerlerin karıştırılarak çıkartılmış olan,rengi,belirsizliği kaybolmuş bir fotoğrafın bulunması,bir yerlere asılması,bir zaman dilimi içerisinde hatırlanmaya çalışılmasının olmadığını anladığımız o an;bizlerde bir baba ve arayan olmuşuz demektir.
Allah deriz ,Anne deriz ve Baba olarak üçüncü sırada yer veririz.İlk erkeklik kavgamızı babamız ile yaparken;ilk sevdamıza yine babamızdan onay isteriz.
İlk iş,meslek arayışımızda,ilk su,ekmek buluşumuzda,ilk hakaretlerimiz de,ilk dediğimiz her şeyimizde bir Baba vardır ,ilk onunla hesaplaşır,ilk ona yöneliriz.
Baba,her yerde olan,aranılan,görülmek için rüyalar içerisinde bulunmaya çalışılan,korkunun sevdaya dönüştüğü,Bizlere baba diyenlerin gözdesi haline gelen,tonton yapılı,tatlı dilli,yüzündeki kırışıklıklardan aldığı yaşamın yükünü gizleyen,gözlerinin içi daima gülen,ellerinden tutulduğunda ince adımlarıyla bizleri kontrol eden,bebelerin -torunların isteklerinde bonkör olan,sözleriyle de tarih,deney taşıyan yükü ağır ,taşınması kolay olan bir hesaplaşmanın adıdır.
Baba giderken çok şey istemez.İsteklerimiz bitmese de istediğinde inat etmeyen,Günü geldiğinde kapımız çalındığında,ömür tamamlandığında,"Benim için rahatsız olmayın,işinizi ,gücünüzü terk etmeyin,fazladan masrafta bulunmayın,bir çukur içerisinde ,üzerime fazladan bir kürek toprak,olmasa da olur ama yine de bir içimlik su bırakın" diye bilendir. Su onun için yaşamın akışı karşısındaki duruluğu,içinin yandığında ,beyninin kavrulduğunda,geride bıraktıklarını özlediğinde bir "ferah"lığın ifadesidir.
Baba cimrilik olarak görülse de;O bir ekonomi uzmanı,Baba bir baskıcı olarak tarif edilse de;o bir demokrat,baba bir bilinmeyen olarak bilinse de;tam anlamıyla bir bilinendir.Babalar ağlamaz denilse de;Baba daima ağlayan,üreten,gözleyen,beklemesini bilendir.Baba daima veren almaya gelince veresiye veren,kredi açandır.
Baba denildiğinde ;odası ayrılan,sofradaki yeri bilinen,giydikleri,yedikleri sayılan,verdikleriyle bilinmeyen bir bilinmezliğin adıdır.
Baba; Geleceğe açılmış bir kapı ,sıkıntılar anında sorguya çekildiği gibi hakkı verilmeye çalışılan bir hukuksuzluğun geç verilişi olan bir hukuksuzluktur.
Aramızdan ayrılan tüm Baba-Dede ve ulaşılması zor olan büyüklerimiz için;Allah'tan rahmet diliyor ve onları saygıyla selamlıyoruz...
30 Kasım günü aramızdan ayrılmış olan ve 1 Aralık günü ,doğduğu,yaşadığı,sevdasını,aşkını,tarihine yolculuk yapmış olan;Samsun-Vezirköprü ilçesi Susuz köyü Çaltılıoğlu mahallesinden ;Sezer ailesinin babası,dedesi,dostu,arayışı olan DURSUN SEZER'in MEKANI CENNET OLSUN...
HAKKIMIZ VARSA HELAL OLSUN...
BİZ ONDAN MEMNUNDUK ALLAH'DA RAZI OLSUN...