Hayır, CHP karışmıyor. Her hezimet veya yenilgiden sonra gelecek bekleyen sorumlu kurumlar şunu yaparlar. Neden yenildik. Neden kaybettik eksik aksak nedir. Bilimde ve tarihten yeteri kadar ders almadan mı bazı eylemler yaptık vs. gibi. Geleceği için gelecekte ayni yanlışları yapmamak için bazı değerlendirmeler yapar, yapmak zorundadır. CHP nin kahraman üyeleri Cumhuriyetimizin geleceğini canından daha aziz bilen üyeleri şimdi bu tarihi görevi yapıyorlar.

14 Mayıs 1950 tarihinden bu yana Dâhili ve harici bedhahlar koalisyonu iktidardadır. AKP bu koalisyonların en başarılı olan bir dönemidir. Cumhuriyetimizin kazanımları tek tek yıkılmıştır. Cumhuriyetimizin en önemli kazanımları

1-      Denk bütçe

2-      Laik eğitim

3-      Devletçiliğin öncülüğünde planlı karma ekonomi

4-      Gümrüklerle korunan iç ve dış piyasa

14 Mayıs 1950 den bu yana adım adım ilerleyerek bu günlere geldiler. AKP de bu yolda devam etti. Bizim Kuvayı milliye sloganını aldılar ve kendilerininmiş gibi kullandılar.” Durmak Yok Yola Devam” Son kitabımızın adının “ Durmak yok Yola Devam” olmasının nedeni işte bu yolu Türk milletine anlatmak içindir.

Şimdi dönelim CHP ye. CHP de neler oluyor. CHP nereye gidiyor vs. gibi soruları irdelemeye. CHP hiçbir yere gitmiyor. CHP götürüldüğü yerden kurtulmaya ve yeniden Kuvayı milliye cephesindeki özel yerini  geri almaya çalışıyor. CHP de her arayışın temelinde Kuvayı milkiyeden uzaklaşmanın önüne geçmek yatar.

11 senede 11 tane açık bütçe yapan ve bu bütçelerle Türk milletinden tam 340 milyar TL yı zorbalıkla alarak sağda solda seyahatlerde harcayan AKP iktidarının ana muhalefeti bu konuda hiçbir şey dememişse hiçbir girişimde bulunmamışsa CHP, CHP olmaktan çıkmış demektir. CHP= Genel başkan değildir. AKP= Genel başkan demektir.  MHP de belki öyledir. Ama CHP =Genel başkan değildir.  Çünkü CHP genel başkanlığı makamı Atatürk’ün makamıdır. Atatürk ilke ve devrimlerine göre siyaset yapmak Türk milletine öncü olmak zorundadır. Atatürk bu konuda şu direktifi vermiştir.


“ Millet işlerinde hepimizin dimağları ayrı ayrı çalışmalı düşündüklerimizi bir birimize söylemeliyiz.”

Atatürk döneminde ilke tam olarak uygulanmış ve 15 yılda Türkiye Cumhuriyeti bir füze gibi ileriye fırlamıştır. Dolar 80 kuruş. Bütçede sıfır açık. Planlı karma ekonomi. Her tarafta fabrikalar yükseliyor Koy Enstitüleri halk evleri “ fikri hür irfanı hür “ nesiller yetiştiriyor.

14 Mayıs 1950 tarihinde haçlı devletlerinin bize gönderdikleri uzmanlara verdiği direktif. Gidin bu ülkeyi inceleyin nasıl yıkacağız programını da yapın uygulayalım. İşte 1950 den sonra olan bitenler bu program çerçevesinde gelişen uygulamalardır.

Açık bütçeler+ Laik eğitimin canına ot tıkayan uygulanmalar ardı arkası kesilmeyen iç ve dış seyahatlerde su gibi harcanan milyonlar.

CHP Cumhuriyetin kurucu partisidir. CHP Cumhuriyet yıkılırken stepne olamaz. Değildir AKP iyi yolda ise CHP uyuyabilir. Ama değilse uyuyamaz. CHP de olup bitenler Atatürk’ümüze ve dinimizin “bilim Çin’de bile olsa gidin alın” “ beşikten mezara bilim okuyun” emirlerine aykırı gidişe dur deme hareketleridir. Biz bu olaylara böyle bakmak zorundayız. Yoksa bu hareketlere Emine Öyle dedi Muharrem böyle dedi vs. şeklinde yaklaşırsak işte harici bedhahların beklediği de budur. Bu nedenle bu hareketin cesur öncüleri Sevgi ile saygı ile kucaklanmalıdır. Aksi halde CHP ölür biter. Dost acı söyler.