“ Ey Türk Gençliği”;

Diye başlayan ,O,güzel sözlerin sahibi güzel,onurlu,kararlı ve dik durmasını gerçekten bilen o insan adına sizlere seslenmek istiyorum.

Sen kim oluyorsun diyeceksiniz,belki de,ağız dolusu küfürler edecek kendisini bilmezin birisi daha diyerek saldırı emrini dahi beklemeden kıyım yapmak için harekete geçeceksiniz.Zaman ,mekan ve şartlar dediğimiz o bilinmezleri tahlil etmeden ,elimize bu fırsatlar bir daha geçmez mi diyeceksiniz..?

Geçer ,daha çok genç ve çok şeyleri görecek kadar da uzun yaşamaya bakınız.Sizin şu günlerde yaşadıklarınız belki de sizler için bulunmaz bir fırsattır kim bilir. Değeri ve bedeli onlarca can’a, milyon dolarlara, uzun soluklu ömürlere ve gelecek diyerek bekleşilen ama zaman ayarını kaybetmiş ,aksiyon yapmayı kitaplarda görmüş,filmlerde izlemiş velakin sızıntıyı iyi becerdiğini sanırken ay akşamdan doğmuşların var olduğu pis bir dünyada oluşturmak için vizyona girmişlerin dünyasını yaşamayı gösterdi.

Ohal,Darbe,Terör,Tank,Canlı bomba her şeyi gördük derken ,yaşadıklarınız içerisinde görmedikleriniz daha çok bilesiniz.Siz hiç işkencecileriniz ile yüzleştiniz mi..?,Sokak ortasında kurşunlandınız,Okullarınızda eğitim haklarınız elinizden alındı mı,Parasız eğitim,özerk Üniversite,İş-ekmek-özgürlük şiarlarıız ile yürümeye çalışırken korsan denilerek bilinmezlikler içerisinde kalmış,alındıktan sonra mezarınızın yeri yıllar geçmiş olsa dahi bulunmadıysa,Cumartesi anneleri denilen bir Anneler birlikteliği oluşmuş ise,Elinize aldığınız kitaplarınız yasa dışı,kalemleriniz mahkemelere çıkartılmadan önce kırılmış,bilginiz terör ve anarşist durumlar oluşturmuş makamlar tarafından gasp edilmiş,Güvendiğiniz Ordu ;”Dahili ve harici bedbahlar” tarafından kontrol edilir olmuş,Kurtarıcı olduğuna inandığınız o dahi İnsanın adını anarak sizlere işkence yapıldı mı..?

Yaşlarınızın en güzel aylarını,günlerini ve nereden geldik ,neredeyiz diyemeden rutubetli,soğuk,tek kişilik hücrelerde,ölüm odalarında geçirdiniz mi,sizleri ilk andan itibaren karşılayan o dehlizlerin üzerindeki yazıyı okumanıza fırsat tanımadan;izin ve yok olmayı çağrıştıran sözler ile karşılandınız mı,atıldığınız yerlerde bacaklarınızın sizden çoktan ayrıldığını,kollarınızın artık eskisinden çok farklı yerlere yöneldiğini,kendimiz için demeden başkalarını düşlediğiniz kafa ve beyin yapılarınızın dağıtılmak için yeni yaptırımlara gebe olduğunu,kan ve irin içerisinde yakaladığınız feryat sözlerinden birisine gözünüzü dokundurup;”İnsanları tanıyalı hayvanları sevmeye başladım” ı gördünüz mü,inandığınız ,değer verdiğiniz ve her şeyinizi feda ettiğiniz kimliklerin birden karşınıza muhbir,jurnalcı olarak geldiğini,birlikte hareket ettiğiniz kişilerin ölü bedenlerini teşhir etmeniz için yanınıza bırakıldı mı,Namus olarak görüp,kavradığınız o bayan/bay’ın mahrem yerlerinden aranmayacağını haykırdınız mı,bedenlerinize yemek yağlarından ateş topu ,hayvanların adlarının;”Co”,haydar,kara panter,arslan denilerek üzerinize yırtıcı ,yakıcı ,kıyımcı olarak sürüldüğünü gördünüz mü..?

Evet;Çocuklar (!)sizler kısa ömrünüz de çok şeyler gördünüz ama yaşamak başka bir şey.Onun için sizlere ,bakmak ve görmek arasındaki o ince çizgiden bahsetmek gerekecek ise;bizler sizlere o düş dünyanızı vermeye çalışmalıyız diyecektim.Ama,boynuz kulağı geçmiş.Çağımız;bilim,teknik ve fen dünyası olduğunu iletişim ve haberleşmenin “saniyese” durumuyla yarıştığını görmüş olmak,yaşanılanların hızına yetişemeden yalnızca bakmak,sizlerin bizlerin başaramadığı direniş geleneğini başarmış olarak” Demokrasiyi” her şeyin üstünde tutmak,düşünce,inanç benim karakterimdir diyebilmek için tankların önüne yatmak,ezilmek,bombaların gölgesinde haykırmak,uğruna bağımsızlık sembolü Bayrağımız olan;Al-yıldızımıza sarılmak,kefenim Vatanımdır diyebilmek ,tüm hakaret,iğrençliklere,saldırı ve yalan-talana karşı durmak için bildiği,inandığı değerlere sarılmak adına haykırışınızı duymak,bilinmezlikler denilenleri “selfi” durumuna getirmek,zaman ile tekme tellik oynamak bir başka durum olduğunu gösterdiniz.

Öyle ise;durup düşünme ve bildiklerini ,gördüklerini,yaşadıklarını sizlere anlatırken,sizlerden çok şeylerin öğrenilmesi gerektiğini unutmamak bizlerin işi olmalı.Sizlere vereceğimiz umutlarımız,dünya tek sözde birleşiyor artık.O;güzel insanın söylediği gibi “Söz konusu Vatansa,gerisi teferruattır”...Bu sözün siz ve bizlerce okunması;Ne Şeriat,Ne darbe Tek yol Bağımsız DEMOKRATİK TÜRKİYE...Yaşasın M. Kemal ATATÜRK...Yaşasın emanet bıraktığı GENÇLİK...