Bu başlık nedir. Mayıs Ayı Türkiye’mizin yeniden doğuş aydır. Ama ayni zamanda uğursuz olayların da yer aldığı bir aydır. 19 Mayıs 1919,  29 Mayıs 1453, 27 Mayıs 1960 tarihleri, 6 Mayıs 1972  ve 14 Mayıs 1950 tarihleri  Mayıs ayı içindedir. Demek ki Mayıs ayında uğurlu tarihler ve uğursuz tarihler birlikte yer almışlardır.  

        ABD  Orta Doğu bir plan dahilinde bulunmaktadır. Plan demek geleceğe ait düzene amaçlara ulaşmak için çalışma ve mücadele düzenine girmek demektir. O halde ABD nin plansız programsız Ortadoğu'ya geldiğini iddia edecek bir kişi ya akıl tutulması yasamaktadır. Ya da hiç akıldan eser taşımamaktadır. Bir adım atınca ikinci adımı çok tartarak atmak gereken günlerden geçiyoruz. Son günlerde bir terim yarattılar. " Ağır ekonomik kriz ile mücadele" Ağır ekonomik kriz sözcüğü de yanlıştır.  Söz konusu olan açık bütçelerin ağır tahribatlarıdır. AKP iktidarı da 14 Mayıs 1950 den sonra gelene tüm iktidarlar gibi bütçeleri açık yani  kötü yaptığından buna bağlı olarak her şeyi de kötü yapmaya devam etmiştir. Bir türlü anlatamadığımız ve anlatmakta aciz kaldığımız nokta budur. Son üç yılın bütçe açıkları şöyledir. 2019 81 Milyar, 2020 139 Milyar ve 2021 246 Milyardır. AKP döneminin tüm bütçe açıkları toplamı 855 Milyarı dahi aşmıştır. Bunlar resmi bütçe açıklarıdır fiili bütçe açıklarının daha yukarılarda olduğu  Hazine ve  Maliye Bakanlığı kayıtlarında vardır. İşte bu gün yaşadıklarımız " Ağır ekonomik kriz değil" Ağır bütçe açıklarının yarattığı kırızdır.  Onun için TBMM olaya el koymalıdır. TBMM toplanmalı bütçeleri DENK yapmalı açık bütçeleri kesin bir dille yasaklayan bir Anayasa değişikliği getirmelidir. Bu kesin bir gerekliliktir.. Acildir. İhmale gelmez İhmal demek Türkiye Cumhuriyeti yıkılsın sesinizi çıkarmayın demektir.. Atatürk'ün  direktifinin anlamı da budur. İşte o direktif: Açık bir bütçenin sayısız sakıncalarını iyi bilen TBMM nin DENK bütçe yönünde kesin karar sahibi bulunması devletin mali ve hatta genel politikası için büyük güvencedir. Mustafa Kemal Atatürk 

Atatürk diyor ki:  Ey yy… TBMM Denk bütçe yönünde kesin kararlı olacaksınız. Eğer siz denk bütçe yönünde kararlı olmazsanız Cumhuriyetimizin mali ve hatta genel politikası yürümez. Nitekim 14 Mayıs 1950 den sonra TBMM DENK bütçe yönünde kesin karar sahibi olmadığından Cumhuriyetimiz yıkılış durağına doğru her gün biraz daha ilerlemektedir. 

Anayasa Mahkemesinin Kapatılması Gündemi nedir? 

Sayın Devlet Bahçeli diyor ki:  "Anayasa Mahkemesi hukukun üstünlüğünden mi yanadır, yoksa bölücülüğün mü şakşakçısıdır? HDP’nin kapatılması kadar Anayasa Mahkemesi'nin de kapanması artık ertelenemez bir hedef olmalıdır". Bu kampanyaya davetin Türk milleti neresindedir. Bence Sayın Devlet Bahçeli haklıdır. Peki, neden diyeceksiniz değil mi. Şundan. T.C. Anayasa Mahkemesi kurulduğu 1961 tarihinde bir ABD doları 13 TL idi. Bu gün 4 Nisan 2021 de 8.152.000 TL dir. Bölelim. =627076. Yani Türkiye Cumhuriyeti Anayasa Mahkemesi kurulduğundan bu yana Anayasaya aykırı açık bütçelerle Türk parası 627076 defa       ( Yazı ile altı yüz yirmi yedi bin yetmiş altı) defa paramız ezilmiştir. T.C. Anayasa Mahkemesi ise bu acı rotada seyretmemize karşı tarafsız bir seyirci olarak kalmıştır. Ancak haklarını yemeyelim. Hiç bir Ana Muhalefet partisi bu bütçeleri açıktır ve Anayasaya aykırıdır gerekçesiyle T.C. Anayasa Mahkemesinde DAVA açmamıştır. Yani bu konu Anayasa Mahkemesinin gündemine hiç gelmemiştir. Gelse idi ne yapardı bilmiyoruz. Ancak Anayasa Mahkemesi üyelerimiz ve de anlı Şanlı Başkanları da bu memlekete yaşamıyorlar mı. Bu konuyu düşünmeye devam edelim. 

14 Mayıs 1950 den sonra Türk milletinin elinden sadece DENK bütçeler mi alındı. Köy Enstitüleri+ Halk evleri+ Sanat okulları +Devlet Fabrikaları.+ Türk dil kurumu+ Türk Tarih kurumu vs. de alındı. Yani Türk milletinin dahili ve harici bedhahlarla mücadele gücü yok edildi. Dahili ve harici bedhahlar ise 14 Mayıs 1950 den bu yana                     ” DURMAK YOK YOLA DEVAM” diyerek ilerliyorlar. Bize de hayırlı ilerlemeler dilemekten başka yapacak bir şey kalmıyor. Dahili ve harici bedhahlara başarılar diliyoruz. 

Gazetelerden bir haber. Mart ayında 28 kadın öldürüldü. 19 kadının ise ölümü şüphelidir.: Acaba öldürülen kadınlarımızın kaçı açık bütçelerden kaynaklanmıştır Maalesef Devletimizin bu konuda bir çalışması veya istatistiği yoktur. Açık bütçe ve enflasyon batağından Türk milletini, çıkaracak kahraman veya kahramanlar aranıyor. 

Bu haftanın sözü:  İsmet İnönü diyor ki: Bütçe açığı, bir milleti, rutubetin bir binayı çökertmesi gibi yok eder. Peki sayın yöneticilerimiz bu direktifi ne zaman okuyacaklar ve ne zaman uygulayacaklar.