Ordu spor kulübü tarihi bir kulüptür. Herkes gelip geçicidir. Asıl önemli olan mor-beyaz renklerdir. Kimse ve kimselerde kendilerini vazgeçilmez zannetmesin.
Bizim çocukluğumuzda  televizyonlarda ‘’samanta’’ (tatlıcadı) diye bir dizi vardı. Sürekli burun kıvırtarak işlerini hallederdi. Bu işler öyle burnunu oynatarak olmuyor ; önce güven tazelemek ve o güveni yeniden kazanmak ve çok çok çalışmak lazım. Camiada bütünlük çok önemli önce bunları başarabilmek lazım. Eski kulüp başkanları,eski yöneticiler, eski futbolcular ve şehrin dinamikleri ile görüş alış-verişi çok önemli önce bunları başarabilmek lazım. Geçen altı yıllık zaman diliminde bunların hiçbirini yapmamışsınız, yapmamışken de sürekli dert yanmış ve aşağılamışsınız, bu geldiğiniz nokta sizin ve yönetime almış olduğunuz iş bilmeyenlerin ağlama duvarı olmuş. Önce icraat yapılmalı. Aday değilim diyorsunuz; haftalar sonra tekrar adayım diyorsunuz, sizin kendi yapınızda ve iç dünyanızda çelişmeyen bağlarınız düğümlenmiş çözemiyorsunuz, çözmeye çalıştığınız anda da eliniz kolunuz birbirine dolaşıyor. Önce kendiniz ile bir barışık olmayı en azından deneyiniz. Koltuğa yapışmadık diyorsunuz ama o koltuğu buldu mu kalkmakta istemiyorsunuz. Belki de o koltuktan ayrıldıktan sonra basit bir insan olmaktan korkuyorsunuz. Yeniden adayım diyorsunuz, zaten şahsen ben kendim sizin hep aday olacağınızı ve kulübü bırakmayacağınızı üzerine basa basa söyledim. Söylediğiniz yalana siz bile inanmadınız ben nasıl inanayım. Kaynak bulduğunuzu transfer tahtasını açacağınızı her şeyi söylediniz, söylediniz de sayın başkan. Bu gelişmeleri neden mahkeme kararlarından sonra aldığınızı da haala anlamakta güçlük çekiyorum. Bunlara sebep olan çok önemli sırlarınız olsa gerek diye düşünmüyorum da değilim. Acaba diyorum. İnandığınız gibi yaşamaya ve yaşadığınız gibi inanmaya devam ettiğiniz müddetçe hep günü kurtarma peşinde olduğunuzda gözlerden kaçmıyor sanırım. Ordu spor kulübünün sizlerle devam etmesi demek mevcut borçların iki katına çıkmasının yanında gelecek sportif başarılarının da olmaması anlamına gelmekte. Çünkü ortada manevi olarak güvensizlik tablosunun yanı sıra maddi olarak da büyük bir borç tablosu bulunmakta. Bildik bileli bir türlü düzelmeyen içler acısı durumlar ortada, enerjimizin çoğunu alıp götürdünüz, şevkimizi kırdınız, arzularımız köreldi daha da kötüsü bizleri ele güne karşı maskara yaptınız. Altı yıldır nasıl yönetildik gördük, emanete sahip çıkamadınız. Bunca yıldır içinizden bir kişi de çıkıp demedi ki, yapamadık, başaramadık, beceremedik. Çünkü gerçek Ordu spoor’ lu aranızda yoktu. Yazıklar olsun bu tabloda emeği olan büyükten küçüğe herkese haram zıkkım olsun. Ordu spor’un parasını babasının malı gibi har vurup harman savuranlara. Birileri de yakalamış Ordu spor’ u istediği gibi at koşturuyor, şunu kovdum bunu aldım. Yarın o parasını alıp gider. Gerisi umurunda bile olmaz. Ama burası onun babasının tekkesi de değil. Bir gün hayat biter ama ORDUSPOR bitmez.  Saygılarımla