Sosyal medya gittikçe insanların yaşamlarının en önemli parçalarından biri olmaya başladı. Sadece Facebook kullanımı değerlendirildiğinde her ay 1 milyarın üzerinde Facebook kullanıcısının ortalama 90 civarında bilgiyi Facebook hesapları üzerinden paylaştıklarını görüyoruz. Tüm bu bilgilere erişimin yanı sıra Facebook kişilerin birbirlerinin etkinliklerini, hareketlerini takip edebilmelerine de ortam sağlamakta ki bu romantik partnerleri de içeriyor. İlişkilerde birbirini sürekli takip etmek ve partnerin nerede ve kiminle olduğunu sorgulamak genelde olumsuz olarak algılansa da, partnerin hareketlerinin Facebook üzerinden takibinin sosyal olarak daha kabul edilebilir bir hale dönüştüğünü çünkü varolan bilginin kamuya açık bir şekilde paylaşılır olduğunu ve partnerin de bunu takip ediyor olmasının artık ilişkiye yönelik bir güven sorunsalı olarak algılanmaktan çıktığını belirtiliyor. Bu durumun yararlı kısmının yanı sıra, birlikte olunan partnere dair bilgilere anında ve çok hızlı erişimin kıskançlık gibi olumsuz sonuçlarının olabileceği de aslına bakarsanız tartışılan konular arasında. Facebook kullanımının partnerlerin birbirlerinin Facebook hareketlerini izleyebilmeleri ve başka insanlarla olan etkileşimlerini görebilmeleri sebebiyle kıskançlığı tetiklediği ifade ediliyor. Facebook kıskançlığının, kadınlarda erkeklere göre daha sık yaşandığı, kadınların partnerlerinin sayfalarını daha çok takip ettikleri ve sorguladıkları ise bilimsel araştırmaların bulguları arasında. Sosyal medya özellikle Facebook kullanımı ilişkilerdeki kıskançlığı tetiklerken, kıskançlıkla ilişkilendirilen diğer önemli bir değişkenin ise “bağlanma” olduğunu görüyoruz. Kişilerin güvenli mi güvensiz mi bağlandıkları, ilişkilerinde yaşadıkları kıskançlık duygusuyla ilişkili bulunmakta. Facebook üzerinden partnerin hareketlerinin takip edilmesinin daha çok güvensiz bağlanan kişilerde rastlandığı var olan bulgular arasında yer alıyor.
Danışanlarımla ya da ders verdiğim öğrencilerimle konuştuğumuzda sosyal medya üzerinden ilişkilerin takibini sağlıklı bulmadıklarını duyuyorum çoğu kez. Fakat şunu kabul etmeliyiz ki aslında ilişkilerin bu şekilde yaşanıyor olmasının olumlu ya da olumsuz yanlarını her ilişkinin kendi özelinde tartışmak gerekiyor. Her ilişkinin biricikliğini korumak gerekiyor. Evet sosyal medya, özellikle Facebook sevgilimiz/eşimizle fotoğraflar paylaşmak, çok mutlu olduğumuzu başka insanların görmesini istemek, birileriyle tanışmak, bazen acıyan taraflarımızı kapamak için savunma mekanizması olarak kullanmak, bazen partneri takip etmek, gibi birçok duygumuzun gerçek ya da sanal ifadesine olanak sağlıyor. Bu paylaşımları gördüğümüzde saçma bulduklarımız, yorum yaptıklarımız da oluyor, fakat yukarıda da belirtttiğim gibi her kişiye ve ilişkiye, sosyal medya üzerinden tetiklenen her duyguya, kişilerin ve ilişkilerin kendi gerçekliğinde, onları tetikleyen noktaların ışığında bakmak gerekiyor…
Bu sebeple yargılamadan önce – hem kendimizi hem başkasını- işleyen dinamiklere bakmak gerekiyor ;)
Uzm. Psk. Dan. Burcu Özgülük
www.burcuozguluk.com