Covid-19 salgını ile ilgili açıklamalarda bulundan dâhiliye uzmanı Adıgüzel pek çok ilden ve değişik hastanelerden karşılaştırmalı verilerle yaptığı hesabı basın mensupları ile paylaştı. Adıgüzel’in açıklamaları şu şekilde:

“Birçok yerden aldığım verilere göre söylüyorum. Açıklanan rakamlar gerçeğin %40’ı. Yani açıklanan rakamları 2.5’la çarpabilirsiniz gerçek rakamlara ulaşmak için. Bu sabah Hatay Büyükşehir Belediye Başkanımız açıkladı: “Hatay’da bugün 7 vefat var ama 2 açıklandı.” dedi. Çünkü 2’si Covid-19 diye geçiyor, 5’i salgın hastalık olarak kayıtlara geçiyor. Bu durum Ordu için de Türkiye için de böyle. Bir günde sadece İstanbul’daki vefat sayıları Bakanın Türkiye geneli için açıkladığı vefat sayılarını geçiyor. Bu demektir ki, 2 bin vefat sayısının gerçeği 5 bin civarındadır. 80 bin olarak açıklanan vaka sayımızın ise 200 bin civarında olduğunu herkesin bilmesinde fayda var. Herkes gerçeği bilmeli ki önlemlerimizi buna göre alalım. Devletin eksik bıraktıklarını vatandaşın tamamlaması gerekiyor. Hepimize görevler düşüyor. Ben buraya gelirken Ordu’da yollarda insanlarımızın yeterli özeni göstermediğini gözlemledim. Bunlar bu sürecin uzamasına ve daha büyük kayıplar vermemize sebep olacak.

Bakınız bu rakamları panik yaratmak için söylemiyorum. Tabi ki panik yaratmayalım. Ama yalancı bir güven de yaratmayalım.  Bakınız biz İran’ı geçmiştik vaka sayısında, dün itibariyle Çin’i de geçtik. Şu anda Orta Doğu’da en çok vakaya sahip ülkeyiz.

Maske konusuna gelirsek; TC numarası ile eczaneden gidilip rahatlıkla alınabilecek maske için SMS vb. bir sürü zorluk çıkarıldı. Ben doktor olduğum için çok iyi biliyorum. Eczanede TC numaranızı girer girmez sizin tüm kayıtlarınız çıkar. Dolayısıyla herkese hakkı olan maskeyi en iyi eczaneler dağıtır. Buradan yetkililere sesleniyorum. Lütfen vatandaşı yormayın. Çok kolay bir sistem, bunu kullanın ve vatandaşlar eczanelerden hakkı olan maskeleri alsın.

Maske konusu öyle bir hale geldi ki. Ücretsiz maske dağıtmak isteyen belediyelerimize engel olunuyor. 2. Dünya savaşında, Türkiye’de kısa bir süre ekmeğin kontrollü dağıtılması nedeniyle İsmet İnönü’ye “Ekmeği karneye bağladı” diye eleştiri getiren zihniyetin, 50 kuruşluk maskeyi karneyle dağıttığını görüyoruz. Üstelik bu çağda…

Halbuki bıraksalar elimizde üretim imkanlarımız da var. Dün Ankara Büyükşehir Belediye Başkanımız Mansur Yavaş’la görüştüm. Kendisi şöyle söyledi: “Bizim her tür üretim imkanımız var. Ancak dağıtmama hatta üretmeme engel oluyorlar.”

Görüyoruz ki, hükümetin gündemi hiç değişmiyor. Fındık’ta, madenlerde, ihalelerde talana devam ediliyor. Milletten SMS le 10 TL bağış talep ediliyor. Ama yap-işlet-devretlerle, tüneller, yollar, köprüler yapan firmaların cebine gidiyor. Halbuki tam tersine bu hükümete yakın firmaların böyle dönemlerde elini taşın altına koyması gerekir.” Haber Merkezi


Editör: Haber Merkezi