CHP Ordu İl Başkanı Atila Şahin ve yönetimi ile Altınordu İlçe Başkanı Bülent Akpınar ve yönetimi 19 Eylül Gazeteciler Cemiyet’ine ziyarette bulundu. 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü nedeniyle gerçekleştirilen ziyarette basında yer alan, cemiyet mensubu gazetecilere çiçek takdimi yapıldı.

CHP Ordu İl Başkanı Atila Şahin, “Basının 4’üncü bir kuvvet olduğunu unutmamak gerekir çünkü tüm gelişmiş demokrasilerde basın muhaliftir, basın eleştirir ve basın yol gösterir. Ancak günümüzde geldiğimiz noktada basın susturulmuş, sindirilmiş ve adeta iktidarın yapma dediğini, istemediğini yapan gazetecilerin içeri atıldığı bir Türkiye’de yaşıyoruz. Bugün Dünya basın özgürlüğü endeksinde 180 ülkede 155’inci sıraya kadar gerilemiş bir ülkenin mensubu olmaktan inanılmaz bir utanç duyuyorum. Zira ulusal basında özellikle havuz medyasını oluşturan basın kuruluşlarının iktidarın sadece borazancılığını yapar bir biçimde görev ifa etmesi kabul edilebilir bir davranış değildir.” şeklinde konuşurken, özellikle yerelde 365 gün 24 saat her türlü hava koşullarında haber peşinde koşan tüm çalışan gazeteci arkadaşlarımızın gününü kutladığını belirtti.

 

19 Eylül Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Erdoğan Erişen; Türkiye’nin, hem çalışan hem de çalışmayan gazeteciler açısından çok iyi bir süreçten geçmediğini belirtirken, “Ülkede gazeteciler; öldürüldüğü bir dönemden; cezaevine düşürüldüğü bir döneme girdi. 1961 yılından bu yana kutlanagelen 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla bizim tarafımızdan 18 yıldır sadece bir dayanışma günü olarak kutlanıyor. Cezaevlerinde hala meslektaşlarımız var. Terör suçluları hariç tamamının serbest kalmasını talep ediyoruz. 2017 yılı bizler için iyi bir dönem olarak geçmedi. Basından sorumlu bakan aynı yıl içerisinde 3 kez değiştirildiği için sorunlar hep askıda kaldı.” diyerek her şeye rağmen 2018 yılından umutlu olduklarını ifade etti.

Yerel gazete ve TV kanallarına destek talebi

CHP Altınordu İlçe Başkanı Bülent Akpınar ise “Öncelikle, iktidarın basını tamamen egemenliği altına aldığı bir ortamda sizlerin sergileme gayreti gösterdiği onurlu dik duruşa ve emeklerinize saygılarımı sunuyorum. Bugüne kadar gelmiş geçmiş Abdi İpekçi’ler, Uğur Mumcu’lar ve kalemini satmamış, gerçekten bu mesleğin hakkını vermiş, onuruyla ve şerefiyle rahmetli olan tüm gazetecilerimizi de anıyorum. Bundan sonraki süreçte de cezaevlerinde birçok arkadaşımız hapiste bulunmaktadır. Terör dışındaki, sadece düşüncelerinden ya da ülkenin mevcut siyasi konumundan dolayı kalemini kullanarak yazan gazeteci arkadaşlarımızın bir an önce serbest bırakılmasını temenni ediyoruz. Ulusal kanalların uyduya 80 milyon lira para ödediği bir ortamda, iktidarın baskıcı bir tavırla ‘Ben ne istersem onu yazmak, onu yapmak durumundasın’ düşüncesinden kurtulması açısından hem ATV, Kanal D gibi ulusal kanallarla yarışır durumda bırakılması zihniyetinden dönülmesini hem de yereldeki gazete ve TV kanallarına, gereken desteğin verilmesini ümit ediyorum.” dedi.
Ordu Yorum/Yasemin Kuzu

Editör: Haber Merkezi