Giresun Üniversitesi Tirebolu İletişim Fakültesi'nde saat 09.30'da başlayan konferansa, Basın İlanKurumu Genel Müdürü Mehmet Atalay, Başbakanlık Basın Yayın ve Enformasyon Genel MüdürüMurat Karakaya, Giresun Valisi Hasan Karahan, Giresun Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Aygün Attar, Gazi Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof.  Dr. Zakir Avşar, Ankara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Metin Kazancı ile Doğan TV Spor Genel Yayın Yönetmeni İlker Yasin, Beyaz TV Objektif Programı Yapımcısı - Sunucusu Kadir Çelik, Haber7 Genel Yayın Yönetmeni İbrahim Erdoğan, Gazeteci Yazar Nuray Başaran, Gazeteci Yazar İdris Akyüz gibi deneyimli gazeteciler ve Milli Takımlar eski Teknik Direktörü Şenol Güneş konuşmacı olarak katıldı.

İletişim dünyasına yeni adımlar atanlar için farklı ufukların çizildiği konferansta yeni iletişim çağında medyanın en önemli işlevinin demokrasiyi canlı tutmak olduğu gerçeğinden yola çıkılarak kurumların ve medyanın değişen dünyaya nasıl ayak uyduracağı konuşuldu.

Konferansa, dinleyici olarak Giresun Üniversitesi öğrencileri, Giresun medyası ile çevre illerden yerel ve ulusal medya çalışanları katıldı.

Atalay: “Çok sesliliğe katkıda bulunmaya çalışıyoruz”


Konferansta konuşan Basın İlan Kurumu Genel Müdürü Mehmet Atalay, demokrasinin ve çoksesliliğin önemi dikkat çekti. Giresun basınının hızlı geliştiğini ifade eden Atalay şöyle konuştu:

“İletişim çağımızın en önemli unsuru. Bugün iletişim için bir aradayız. Gerek yazılı basın, gerekse televizyonlarımız ve gittikçe yaygınlaşan internet medyamız ve sosyal medyamız, daha ileride nelerin önümüze çıkacağını henüz belirleyemediğimiz, yarınlara da hazırlıklı olmamız gerektiği için şimdiden duyarlı adımlar atmamız gereken bütün gelişmelerin hepsi iletişim amacıyla gerçekleşiyor. Biz Basın İlan Kurumu olarak İstanbul’da kendi tesislerimizde belirli günlerde eğitim veriyorduk. Bu eğitimde daha çok nasıl ilan verilir, nasıl ilan alınır paylaşımı yapıyorduk. Önce gazeteci meslektaşlarımıza bütün alanları kapsayacak çalışmalar başlattık İstanbul’da. Yerli-yabancı, yurtiçi-yurtdışı dünyada ödül almış, fotoğrafçı, gazeteci, yazar birbirinden kıymetli meslektaşımızı İstanbul’da ağırladık. Daha sonra da dedik ki “Anadolu’ya da açılmanın vakti geldi” Bu sebeple de Anadolu’ya açıldık. İl il dolaşıyoruz. Giresun sıradan bir yer değil. Fındığıyla sadece Türkiye’nin değil, dünyanın takdir ettiği, tadını aldığı bir şehir. İşte fındığıyla tadını aldığı bu şehrin gelip insanlar görsün diye tanıtıma da ihtiyacı var. Giresun birbirinden değerli siyasetçiler çıkardı. Bugün hâlâ etkin görevde olan birbirinden değerli siyasetçilerimiz var. Giresun’un önemli sanatçıları, gazetecileri, edebiyatçıları, şairleri ve tiyatrocuları var. Bu kadar önemli bir yöreyi daha çok tanıtmalıyız.

Atalay: “Demokrasimizi yüceltmek için uğraşıyoruz”

Sorduğunuz sorular o kadar etkili oluyor ki, o kadar yönlendirici oluyor ki, bizimle beraber buraya gelen, illere giden birbirinden kıymetli meslektaşlarımız da bazı şeyleri ilk defa duymuş oluyorlar. Biz bu Tecrübe Paylaşım Seminerlerinde her kesimi anlatabilecek değerli konuklarımızı bir nevi kanaat önderlerimizi getirmeye çalışıyoruz. Bu işin bir devlet ayağı var. Devlet ayağı biliyorsunuz basından sorumlu bakanımız sayın Başbakan Yardımcımız Bülent Arınç. Bu ayağın başında. Ve altında da RTÜK Başkanlığımız var. RTÜK Başkanımızla da programlar yaptık. Sağ olsunlar gelip medyamızı aydınlattılar. Bir tarafında Basın Yayın Enformasyon Genel Müdürlüğümüz var. Çok büyük fonksiyonları var yurtdışında, yurtiçinde. Birbirinden başarılı çalışmalar yapıyorlar. TRT’miz var. Anadolu Ajansımız var. Biz bir aileyiz. El ele kol kola basınımızı yarınlara hazırlamak için hepimiz elimizden geldiği kadar çalışıyoruz. Demokrasimizi yüceltmek için uğraşıyoruz. Çoksesliliğe katkıda bulunmaya çalışıyoruz. Ülkemizin buna ihtiyacı var. Alabildiğine özgür bir alanın oluşması için mücadele ediyoruz. Bütün bunları yaparken hakikaten devletimiz bize büyük destek oluyor. Teşekkür ediyoruz. Medyamız büyük destek oluyor. Buraya gelerek büyük destek oluyorlar. Buraya gelerek destek oluyorlar. Bir ile giderken genelde o ilin ünlülerinden bazılarını davet ediyoruz.  

Ben pek çok şöhretli ve ünlü Giresunlunun, Giresun’u gelip görüp büyük projelerde taraf olması gerektiğini düşünüyorum ve inanıyorum ki o taraf olmaya da devam edecekler. Burada geleceğe hazırlanan öğrenci kardeşlerimize moral vermek lazım. Yol göstermek lazım. Tercih ettiği okullar dolayısıyla geleceğe karamsar bakmaları lazım. Ümitli olmaları lazım. Kendisini yetiştirerek, çağa ayak uydurarak, gelişen teknolojiye, değişen haberleşme tekniğine ayak uydurarak nasıl etkin birer gazeteci, televizyoncu, iletişimci olabileceklerini de bir şekilde anlatmak lazım.”

Daha sonra söz alan Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürü Murat Karakaya ise hem yerel medyayla hem de İletişim Fakültesi öğrencileriyle aynı anda bir araya gelme fırsatı verdikleri için emeği geçenlere teşekkür etti.

Milli takımlar eski teknik direktörü Şenol Güneş ise konuşmasında öğrencilerin şikâyetçi olmamaları gerektiğinin altını çizdi. Güneş şunları kaydetti:
“15 yaşımda başladığım spor hayatımda 47 yılımı geride bıraktım. Zaman o kadar çabuk geçiyor ki, yeni kurulan bir fakülteden öyle zaman geçecek ki birbirinden değerli insanlar çıkacak. 15 yaşında ben hiçbir şey bilmiyordum. Trabzon’dan hiç çıkmamıştım. Güneşin batışını ve geminin gidişinin görüyordum. Orada dağın arkasında bir şeyler olduğunu düşünüyordum. Oralara ulaşmak istiyordum. O zaman iletişim araçlarına uzaktık. Gazeteler iki gün sonra gelirdi. Radyodan haberi alırdınız. Başarılı olacağım ve ülkemi temsil edeceğim gibi hayallerimiz vardı. Gemi gittiği zaman daha uzaklara gitmek istiyordunuz ama orasının neresi olduğunu bilmiyordunuz. Dünyayı  tanımıyordunuz, sonra baktık ki, o yıllardan 47 yıl sonra birçok yeri gezdik ama en güzel yerin de o doğduğum yer olduğunu gördüm. Ben mesleğinize sahiplenme duygunuzu özellikle vurgulamak istiyorum. Hiçbir zaman ülke bana şunu yap diye görev vermedi. Başladığımız yıllarda futbolu serserilerin, ahlaksızların yaptığı bir meslek olarak görenler vardı. Ben de serseri ve ahlaksız olmadığımı ispatlamak istiyordum. Dolayısıyla mesleğinize katkı yapmanız gerekiyor. İletişim Fakültesi öğrencileri mesleğine katkılarını kendileri yapacak. Başkalarından bir şey beklemeyin. Şikâyetçi olmak yerine, üreten ve katma değer yapan kişiler olmalısınız.”

Giresun Gazeteciler Cemiyeti  Başkanı  Bekir Bayram ise konuşmasında basının demokrasinin kılcal damarları gibi olduğunu ifade ederek bu damarların ne kadar sağlam olursa demokrasinin o denli güçlü olacağını belirtti.

Daha sonra söz alan Giresun Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Aygün Attar Kırımda boy gösteren olayların Karadeniz’i cazibe merkezi haline getirdiğini Türkiye’nin markalaşmış isimlerinin tecrübelerini hem öğrenciler hem bizlerle paylaşması bizi memnun etmiştir. Medya genelleştikçe küresel iletişimde derinleşir.Haber Merkezi
Editör: Haber Merkezi