OrduYorum/Hasan Özata
         Geçtiğimiz hafta sonu 21 Kasım 2014 Cuma günü Ankara polis koleji önünde bir protesto eylemi vardı. Eylemi Polis koleji mezunları derneği, Güvenlik stratejileri araştırma merkezi derneği ve polis hakları savunma derneği yaparken çok sayıda öğrenci, öğrenci velileri ve Çankaya halkının da katılımı ile gerçekleşti.
           Polis koleji önünde yapılan protesto eylemi sırasında en dikkat çeken husus resimlerde de görüleceği gibi iki birlik halinde 60 resmi polisin yaklaşık 20 den fazla sivil polisin eylemcilerin arasına girerek resim ve video çektikleri bu esnada ise bazı sivil görevlilerin polis koleji öğrencileri ailelerini tedirgin ettikleri gözlendi.
Polis koleji mezunları derneği başkanı emekli emniyet müdürü Mustafa Özgen hükümetin “iç güvenlik kanun paketi”yasa tasarısı hakkında eleştirilerini dile getirdi. 
     Türkiye Büyük Millet Meclisinde (TBMM) görüşülen özel güvenlik kanun teklifi kapsamında kapatılmak istenen polis kolejlerinin kapatılmasına tepki gösterip boykot eden yine polis koleji mensupları konu ile ilgili Ankara polis koleji önünde basın açıklaması yaptılar. Yapılan basın açıklamasında “Yani hukukun gereklerine değil, iktidarın isteklerine uyan bir Polis Teşkilatı kurulmak istenmektedir.”ifadelerine yer verdiler.
     Başkan Özgen, yaptığı yazılı açıklamasının ardından kendisine telefonla ulaştığımızda gazetemize özel açıklamalarda bulundu.
             Özgen yaptığı açıklamada şu görüşlere yer verdi. Polis Akademisi Güvenlik Bilimleri Fakültesinin asıl öğrenci kaynağı, 1937 yılında Atatürk’ün talimatı kurulmuş Polis Kolejidir. Polis Koleji Emniyet Teşkilatının üst düzey amir ihtiyacını karşılamak üzere kurulmuş ve o günden bugüne kesintisiz faaliyet gösteren, liselere giriş sınavlarında %’de 1’lik başarı dilimine giren ve aynı zamanda fen liselerini kazanan öğrencilerden oluşan Polis Kolejidir. Polis Kolejinin eğitim müfredatı, fen liseleri müfredatının yanında polis meslek bilgisi, iki yabancı dil ve polis savunma taktikleri eğitimlerini birlikte içermektedir.
                Geçen yıla kadar Polis Akademisine sınavsız geçebilen Polis Koleji mezunlarının bu hakları 3 Haziran 2014 tarihli yönetmelik değişikliği ile ellerinden alınmıştır. Mezuniyetlerine 1 hafta kala yapılan bu değişiklik nedeniyle, Polis Akademisine gideceklerini düşündükleri için Üniversite sınavına da girmeyen Polis Koleji öğrencileri en az 1 yıl kayba uğramışlardır.  Söz konusu yönetmelik değişikliği ile Polis Koleji mezunu olan 316 öğrenciden sadece mülakatla seçilen 80 öğrenci Polis Akademisine alınarak, 236 öğrenci mağdur edilmiştir. Bu 80 öğrencinin belirlenmesinde dört yıllık akademik başarı ve disiplin durumu yok sayılmış ve sadece mülakat sınavı yapılarak belirlenen öğrenciler Polis Akademisi'ne alınmamıştır. Hatta 236 öğrenci Danıştay'a açtıkları davayı kazanmalarına rağmen, Danıştay kararı hiçe sayılarak Polis Akademisine alınmamışlardır.
             Polis Koleji öğrencileri, Emniyet Teşkilatı’nın ihtiyacı olan liderlik vasıflarını donanmış olarak mezun olmaktadırlar. Polis Meslek Etik İlkelerini Kolej yıllarında öğrenen öğrenciler, mesleğe zihni ve fiziki olarak hazırlanmakta ve adaptasyon sorunu yaşamamaktadır. Güvelik hizmetlerinin evrensel insan haklarına saygılı ve hukuka uygun olarak yürütülmesi konusunda hassasiyet kazandıran Polis Koleji, bugüne kadar Mukaddes Vatanımızın bütünlüğü ve Yüce Devletimizin bekası ve Aziz Milletimizin huzur ve güvenliği için nice şehitler, gaziler ve kahramanlar yetiştirmiştir. 
             Yeni hazırlanan Yasa Tasarı ile Polis Koleji tamamen kapatılarak, öğrenciler ve öğretmenler Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı kurumlara gönderilmek istenmektedir. Böylece, Polis Koleji öğrencilerinin gelecek hayalleri ve idealleri bitirilmekte, 1937’deki kuruluşundan bu yana kazanılan birikimler yok edilmektedir. Polis Meslek Etik İlkelerinin öğrenildiği bu eğitim kurumlarının kapatılmasıyla, polislik toplumun hak ve menfaatlerini koruyan bir meslek olmaktan çıkacak ve iktidarların muhafız alayına dönüştürülecektir. Yani hukukun gereklerine değil, iktidarın isteklerine uyan bir Polis Teşkilatı kurulmak istenmektedir. 
           Başkan Mustafa Özgen, açıklamasının sonunda şu bilgileri verdi.  Kanun Tasarısının genel gerekçesinde ironik bir şekilde, AB uyum sürecinden bahsedilmektedir. Ancak, İç Güvenlik Reformu olarak sunulan bu yasa tasarısı, hiçbir bilimsel çalışmanın ve kurumsal ihtiyaçların ürünü değildir. Tasarı hazırlanırken yıllarını Emniyet Teşkilatına vermiş başarılı yöneticilerin ve iç güvenlik konularında uzman akademisyenlerden görüş alınmamıştır. İnsan hakları ve hukukun gereklerini icra edecek personeli yetiştirmek üzere kurulmuş köklü eğitim kurumlarını, birkaç kişilik dar bir kadro tarafından gizlice ve alel-acele hazırlanmış Yasa Tasarısı ile tasfiye etmek, AB kriterlerine asla uymamaktadır.
         Özgen son olarak,  Bu gerekçelerle, evrensel insan hakları, hukukun temel prensipleri ve kanunların hükümleri doğrultusunda hareket eden polis amirleri yetiştiren Polis Koleji ve Polis Akademisi'nin kapatılması toplumun güvenliği ve milletin menfaatlerine açıkça aykırıdır. Ayrıca, güvenlik hizmetlerinde uzman Emniyet Müdürlerinden yararlanılması gerekirken zorunlu emekli edilmesini ve Valilerin Emniyet Müdürü olarak atanmasını öngören bu düzenleme asla kabul edilemez. Güvenlik hizmetlerinin etkin sunulmasını engelleyecek bu Yasa Tasarısı yürürlüğe girmesi durumunda telafisi mümkün olmayan olumsuz yansımaları olacaktır. 

Editör: Haber Merkezi