3 Mayıs’ın Birleşmiş Milletler (BM) tarafından ‘Dünya Basın Özgürlüğü Günü’ olarak ilan edildiğini hatırlatılan Erişen, alınan bu iyi niyetli kararın Türkiye dahil bir çok ülkede yaşanan sıkıntı ve baskılar nedeniyle kağıt üzerinde kaldığını söyledi.
Hala dünyanın birçok ülkesinde bırakın sansürü, gazetecilerin öldürüldüğüne ve hapsedildiğine dikkati çeken Erişen şunları söyledi;
“10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü ve 24 Temmuz Basında Sansürün Kaldırılışının yıldönümü gibi 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü’nün de içinde bulunduğumuz şartlar nedeniyle bir hükmü kalmamıştır. Bu günlerin anlam kazanması gerçekte halkın haber alma özgürlüğü olan gazetecinin haber verme özgürlüğünün tam anlamıyla sağlanması ile mümkündür. Bunun için de gerekli yasal düzenlemelerin bir an önce yapılması, medya ile ilgili yasaların günümüz şartlarına uygun hale getirilmesi gerekmektedir.”
