Ordu Barosu Yönetim Kurulu’ndan yapılan açıklama şöyle; “Anayasa'nın 138. maddesi yargı bağımsızlığını katı bir şekilde düzenlemiş;

"Hakimler, görevlerinde bağımsızdırlar, Anayasaya, Kanuna ve hukuka uygun olarak vicdani kanaatlerine göre karar verirler. Hiçbir organ, makam, mercii veya kişi, yargı yetkisinin kullanılmasında mahkemelere ve hakimlere emir ve talimat veremez, genelge gönderemez; tavsiye ve telkinde bulunamaz. Görülmekte olan bir dava hakkında Yasama Meclisinde yargı yetkisinin kullanılması ile ilgili soru sorulamaz, görüşme yapılamaz veya herhangi bir beyanda bulunulamaz. Yasama ve yürütme organları ile idare, mahkeme kararlarına uymak zorundadır; bu organlar ve idare, mahkeme kararlarını hiçbir surette değiştiremez ve bunların yerine getirilmesini geciktiremez." denilmiştir.

HSK’nın Anayasanın açık hükmüne rağmen -daha önce başka örneklerde gördüğümüz üzere- verilen özellikle beraat kararı sonrası böylesi bir tasarrufta bulunması benzer yapan mahkeme hakimlerinin açık bir şekilde baskı altına alınması ve anayasanın açık ihlalidir. Bu ihlalin siyasal iktidarın yönlendirmesi ile olduğu izlenimi ise çok daha vahimdir.

Hukuk Devletinden bahsedilebilmesi için; adil yargılanma hakkı, hakim ve savcı teminatı, doğal hakim ilkesi, masumiyet karinesi, düşünce ve ifade özgürlüklerinin yargı marifetiyle korunması, evrensel hukuk normları ile imzalanan uluslararası sözleşmelere uyulması gerekliğini bir kez daha vurgularız.

Bu çerçevede eğer HSK tarafından sadece verdikleri karar nedeniyle hakimler hakkında soruşturma izni verilmesi kararı alınmış ise bu kararı veren HSK Üyelerini istifaya davet ediyor, bu davetimizi tarihe not olarak düşüyoruz.” Haber Merkezi

 

Editör: Haber Merkezi