CHP Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, Ordu Cumhuriyet Meydanı'nda vatandaşlara seslendi. Seçim çalışmalarının 39’uncu gününde 88’inci mitingini Ordu’da gerçekleştiren Cumhuriyet Halk Partisi Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, coşkulu bir şekilde karşılandı.

Miting alanına kıyasla, alanın dışına taşan kişi sayısının alandaki vatandaşlardan daha fazla olduğunu söyleyen Muharrem İnce, şaşkın olduğunu ifade ederek “Böyle bir mitingi ilk kez görüyorum. Girebilenden çok giremeyen var. Bütün balkonlar dolu, yol boyu dolu. Bu dip dalgasını, bu milletin şahlanışını, ayaklanışını Allah’ın izniyle kimse durduramaz.” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce'nin Ordu mitingindeki konuşmasının satırbaşları şöyle;

Cumhuriyetin size borcu var!

Türkiye Cumhuriyeti’nin Karadeniz’e borcu olduğunu belirten İnce, “Cumhurbaşkanı seçildiğimde bu Cumhuriyet’in borcunu Karadeniz’e ödeyeceğiz. Samsun-Sarp demiryolu projesini yapacağız.” ifadelerini kullandı.

Fındık 15 TL!

İnce, Cumhurbaşkanı seçilmesi halinde fındığın 15 TL'den alınacağını açıkladı. İnce, “Dünyadaki fındığın yüzde 75’ini biz üretiyoruz ama fiyatını biz belirleyemiyoruz. Borsası başka yerde. Böyle bir şey olamaz. Dünyadaki fındığın yüzde 75’ini sen üret ama başkaları söz sahibi olsun. Buraya gelip bir kez olsun fındık diyemedin. 8 milyon insan bu işten ekmek yiyor. Bunu bir kez olsun konuşamadın ama emin ol ‘İnce hastalık’ nedeniyle bu sefer söyleyeceksin.” dedi.

Sınavlar ücretsiz

İktidara geldiklerinde tüm sınavların ücretsiz yapılacağını söyleyen İnce, “İlkokuldan doktoraya kadar ister üniversiteye giriş sınavı ister lisansüstü bir sınav… Hangisi olursa olsun Türkiye’de hiçbir sınavdan ücret alınmayacak. Eğer Türkiye Cumhuriyeti, evlatlarına ücretsiz sınav yapamıyorsa o dükkânı kapa gitsin.” şeklinde konuştu.

“Korkak mısın?”

İnce’nin gündeminde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da vardı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın “Seçimi kaybedersen siyaseti bırakacak mısın?” şeklindeki sorusuna İnce, "Söz veriyorum bırakacağım. Ama bir şartla... Bırakırım ama bir şartla, benim karşıma bir televizyona çık. Tartışalım ondan sonra söz. Sen nasıl bir çakma ustasın ki, çıraktan kaçıyorsun. Gel karşıma çık. Ben üretim ekonomisi diyorum.” diye yanıt verdi. 

Vakit jübile vakti!

İnce: “Dün Muğla’da miting yaptım. Bugün şimdi Ordu’dayım, sizleri görünce aklıma geldi. Muğla’da beyefendi Ankara’daki sarayı yetmiyor. İstanbul’daki 5 sarayı yetmiyor. 300 odalı Marmaris’te yazlık saray yaptırıyor. Milyar dolarlar akıyor. Allah’ın izniyle Cumhurbaşkanı seçildiğimde o yazlık sarayı engellilere tahsis edeceğim. Engelli kardeşlerim, aileleriyle birlikte gidecekler orada tatil yapacaklar. Herkes sırayla birer hafta. Sözüm sözdür, bunun böyle bilinmesini isterim. Meydanlarda ne diyor? Vakit Türkiye vakti diyor. Vakit jübile vakti, vakit tamam.”

Muharrem’i İzleme Teşkilatı

“Size hiç yalan söylemeyeceğim, Erdoğan gibi yapmayacağım. Muharrem İnce Diyarbakır mitinginde selfie çekiyor, herkesin elinde Türk bayrağı var. Diyarbakır mitinginde kimsenin elinde Türk bayrağı yoktu diyor. Allah’tan korkmaz kuldan utanmaz, sen nasıl bir yalancısın! Bu ne! İstihbarata sormuş, gelen herkes HDP’liymiş. Bir, MİT bu ‘Muharrem’i İzleme Teşkilatı’ mı? Bu işe mi yarıyor? Sana doğru bilgi vermemişler, o meydan Ak Partili kardeşlerim vardı. MİT’in görevi mi, hem sen nereden biliyorsun insanları, fişledin mi Türkiye’deki herkesi? Sen yanındaki yaverleri bile doğru düzgün seçememişsin, yaverlerin FETÖ’cü çıktı. Bana istihbarattan söz ediyorsun. Darbeyi eniştesinden öğrenen adam istihbarattan bahsedemez.”

Daha yeni başladık

“Bay Muharrem diyor bana, bye bye Recep bye bye. Kılıçdaroğlu rahat, rahatsız olan sensin, gidici olan sensin. Birinci olamazsam siyaseti bırakacakmıymışım, daha maça yeni başladık. Bırakırım bye bye Recep, söz veriyorum ama bir şartla. Benim karşıma çık televizyonda, tartışalım ondan sonra. Kaçak güreşme, kaçma kaçma. Her yerde diyorsun ki, ben ustayım. Bana da çırak diyorsun, sen nasıl bir çakma ustasın ki çıraktan kaçıyorsun? Gel karşıma çık!”

“Kendin söyledin!”

“Mavi Marmara’da yaşamını yitiren vatandaşlarımıza ‘Bana mı sordunuz’ diyor. Sana söylüyorum Erdoğan duy. İsrail ile gizli anlaşma imzaladın mı? Yalan söyleme imzaladın. İki petrol taşımacılığı devam ediyor mu? Yalan söyleme ediyor. İsrail’den tohum almaya devam ediyor musun? Yalan söyleme ediyorsun. Okul müdürlerine İsrail ürünlerine boykot yapmayın diye yazı gönderdin mi? İsrailli vize almıyor, Filistinli alıyor. Sonra meydandan kofti yapıyorsun. İsrail politikasını konuşmak için çık karşıma televizyona. Niye korkuyorsun, korkak mısın sen?” diyen İnce, Erdoğan'ın İsrail'le ilgili “Bunu kim söylediyse alçaktır, namerttir” sözleriyle alakalı videoyu dev ekranda izletip, “Kendin söyledin” dedi. 

OHAL, 48 saat içinde kalkacak

“48 saat içinde OHAL’i kaldıracağız. Bu seçimi kadınlar ve gençlerle alacağız. Öncelikli olarak kadınlar ve gençlerin sorunlarıyla ilgileneceğiz. O her mahalleye bir kıraathane açacak ya, ben de her mahalleye bir kreş açacağım. Çocuk kreşe, kadın işe; sloganımız bu. 2020’den sonra bu telefonların hiçbiri olmayacak. Dünya büyük bir değişim içinde. Mesela tıp değişecek, hastalanmak daha zor olacak. Mesela kadınların elektronik çocukları olacak, robotlar. Dünya bambaşka bir yere gidiyor. Ben kuantum diyorum o kıraathane diyor. Gençler işsiz kalacaksınız ama kıraathaneye gelin diyor, çay beleş, kek beleş. Dün, kekin yanına çorba da ilave etti.” dedi.

İnce, sözlerine şunları ekledi: “Şimdi ben meydanlarda ‘Bir çivi bir nalı, bir nal bir atı, bir at bir yiğidi kurtarır, bir yiğit bir ülkeyi kurtarır’ diyorum; Erdoğan ne diyor? ‘Bir buzdolabı bir evi, bir ev bir keki, bir kek bir kıraathaneyi, o kıraathane de seçimde beni kurtarır’ diyor.”

“Sık sık televizyona çıkmayacağım”

“Ben öyle sık televizyonlara çıkmayacağım. Çıktığım zamanlarda da diyeceğim ki; Ordu Üniversitesi’nin gençleri gelsin onlarla bu akşam tartışalım. Ya da diyeceğim ki mesela; bir akşam fındık üreticileriyle birlikte çıkacağız. Bir akşam besicilerle birlikte çıkacağım. Bir akşam öğretmenlerle çıkacağım. Ama bir de milletin huzurunda çanak soru sormak yok. Türkiye’yi bu korku bu güvensizlik bu gelecek korkusunu atacağız bir kenara.”

3B projesi

“Benim en büyük projem; huzur, barış, mutluluk.” diyen Muharrem İnce, 3B projesin hatırlattı: “Bir barışacağız. Ayrı gayrı yok. Başı açık başı kapalı yok. Sağcı solcu yok. Türk Kürt yok. Alevi Sünni yok. 81 milyonu barıştıracağız. Milleti böldü, sendikaları böldü, üniversiteleri, şehitleri, gönülleri böldü. Hekimler, tükenmişlik sendromu var bizde, hastalarla ilgilenmek içimizden gelmiyor diyorlar. Mutlu bir ülkede bakacaksınız hastalarınıza! Öğretmen arkadaşlarım, çocuklarla daha çok ilgileneceksiniz. Çiftçi kardeşim, ürünün dalda kalmayacak. Esnaf arkadaşım, borçlarını yeniden yapılandıracağız. Halkbankası’nın yüzde 80’i seninle ilgilenecek.” Ordu Yorum/Yasemin Kuzu

Editör: Haber Merkezi