TÜİK Trabzon Bölge Müdürlüğü tarafından hazırlanan verilere göre, 2014 yılında önceki yıla göre büyükbaş hayvan sayısı Ordu’da yüzde 16,4 azalarak 124 bin 305 oldu. Küçükbaş hayvan sayısı ise Ordu’da yüzde 1,5 artışla 122 bin 361 bin olarak kaydedildi.
Büyükbaş hayvan sayısının Ordu’da azalması kasapları et bulamaz hale getirdi. Ordu Lokantacılar ve Aşçılar Esnaf Odasına bağlı kasaplar, büyükbaş hayvancılığın bölgemizde sıkıntı haline geldiğini belirterek, zaman zaman satmaya et bulamadıklarını dile getirdi.
“Dişi hayvan kesimi hayvancılığı azalttı”
Ordu Esnaf Sanatkarlar Odaları birliğine bağlı kasapların temsilciliğini yapan 40 yıllık kasap Suat Layik, bölgede kasaplık et bulmanın sıkıntı olduğunu dile getirerek, “Kasaplık et bulamıyoruz. Karadeniz’de hayvancılık azalıyor. Hayvancılığın alt yapısı da yok. Köylerden şehirlere çok büyük bir göç yaşandı. Köylerde hayvancılık yapan kalmadı. Tosun dediğimiz erkek hayvanın eti en pahallı et. Bugün kilogram karkas kesim fiyatı 23 buçuk lira. Düve dediğimiz dişi hayvanın fiyatı ise daha düşük. Böyle olunca dişi hayvan kesimi artıyor. Dişi hayvan kesilince üretimin önü kesilmiş oluyor. Damızlık dana olmayınca da etin fiyatı fırlıyor.”dedi.
“İthal et gelmeli”
Fahiş et fiyatlarının önüne geçilmesi için ithal etin gelmesi gerektiğini vurgulayan Layik; “Devlet, üreticiye damızlık hayvanı ucuza alması için yardımcı olmalı. Bir dönem için damızlık hayvan yurtdışından getirilmeli. Kemikli etin kilosu Gürcistan’da 15 TL, burada ise satış fiyatımız 26 TL. Avrupa Birliği ülkelerinden, komşu ülkelerden et ithal edilebilmeli. Bunun yolu açılmalı. Ayrıca, devletimiz üreticilere uzun vadede faizsiz kredi vermeli.” diye konuştu.
“Vatandaşın sağlığı için iyi”
Yeni yürürlüğe giren kasaplarda önceden hazırlanmış köfte, parçalanmış tavuk gibi ürünlerin satışını kısıtlayan et tebliğini de değerlendiren Layik; “Bazı kasaplar köftelerin içine ne bulursa koyuyor. Yeni çıkan bu tebliğ vatandaşın sağlığı için iyi olacak. Köfteyi, tavuğu müşterinin önünde hazırlamak daha sağlıklı. Vatandaşlar kasaptan hazırda bekletilen kıyma alırsa içinde illaki bir hile olur fakat vatandaş kasaba gittiğinde kıymayı gözü önünde taze çektirirse daha sağlıklı olur. Marketlerde satılan paketlenmiş kıymaların yarısı yağ. Vatandaşın bunu anlaması zor. Dürüst çalışanlar tabi ki var ama bu tür yanlış yapan kasaplar da olabiliyor. Kasaplar olarak Tarım İl Müdürlüğüne başvurup, etleri nasıl hazırlayacağımız konusunda veteriner hekimden faydalanabiliyoruz ama maliyeti çok yüksek oluyor. Bu olayı 20 kasap bir araya gelip birlikte yaparsa, sattığımız ürün daha sağlıklı olur, hem de işi kuralına göre yapmış oluruz. Bu konuda Tarım İl Müdürlüğünden destek bekliyoruz.” dedi.
“Et fiyatları çok yüksek”
Ordu Lokantacılar ve Aşçılar Esnaf Odası Başkanı Mehmet Kaya ise et fiyatlarının çok yüksek olduğunu belirterek, bundan hem üreticinin hem de vatandaşın olumsuz etkilendiğini söyledi. Asgari ücretle çalışan bir kişinin bu fiyatlara et almasının mümkün olmadığını söyleyen Kaya; “ Kilosu 30-35 liraya et almak çok zor. Devlet ithal etin önünü açmalı.” diye konuştu.
“Dişi hayvan teşvik edilmeli”
Çambaşı Yaylası’nda ocak başı işleten Uğur Alp ise; büyükbaş hayvancılığı azalmasını değişen yaşam şartlarına bağlarken; “Eskiden çocukluk dönemlerimizde köydeki her hanede 4-5 büyükbaş hayvan olurdu. Köyler boşaldı. Devletin üretim amaçlı dişi hayvanı teşvik etmesi lazım. Böyle giderse büyükbaş hayvancılık tamamen bitecek. Ayrıca yemler de çok pahallı. Bu konuda da iyileştirilmeler yapılmalı. ” şeklinde konuştu.
Ordu Yorum/Neşe Çakar/Özel Haber
