"Türkiye’de öğretmenlerin hak ettiği ilgi ve değeri gördüğünü, taleplerinin karşılandığını söylemek mümkün değildir" diyen Hikmet Pala, şöyle konuştu: "Öğretmenlerin toplumsal statüleri, ekonomik, sosyal ve özlük hakları, AKP iktidarı döneminde ciddi şekilde gerilemiştir. Eğitim sisteminde yaşanan köklü değişiklikler, 4+4+4 gerici eğitim yasasıyla Öğretim Birliği’ne vurulan darbe, okul dönüşümleri, siyasi kadrolaşma, yandaş yönetici atama gayreti, eğitimin dini referanslara göre şekillendirilmek istenmesi, okullarda yaşanan şiddetin artması, ihraçlar ve açığa almalar, sürgünler, sözleşmeli ve güvencesiz istihdam uygulamalarıyla öğretmenlerin yaşadığı sorunlar daha da derinleştirmiştir.

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, Bakanlığa bağlı okullarda öğretmen ihtiyacının Eylül 2018 itibariyle, 117 bin 403 olduğunu açıkladı. Ancak Aralık ayı sonunda atanacak öğretmen sayısı ise sadece 20 bin olacak. Kadrolu öğretmen atamasından vazgeçerek “doğrudan torpil” anlamına gelen mülakata dayalı sözleşmeli öğretmen sistemini getiren Bakanlık, öğretmen açığını ücretli öğretmenlik ile kapatmaya çalışmaktadır. Yaklaşık 450 bin ataması yapılmayan öğretmen varken ücretli öğretmenlik gibi geçici çözümlerle okullardaki öğretmen açığının kapatılması mümkün değildir."

Pala, şöyle devam etti: "Öğretmenlerin yoksulluk sınırı altında ücret almalarına son verilmelidir. Eşit işe eşit ücret kapsamında ek ders adaletsizlikleri giderilmeli, diğer çalışanlara verilen ek ödeme öğretmenlere de verilmelidir. 3600 Ek gösterge hemen verilmelidir. Çalışanların üstündeki vergi yükü (vergi dilimi) kaldırılmalı ya da en fazla %10 olmalıdır. Ücretli, sözleşmeli öğretmenliğe son verilmeli, kadrolu güvenceli atama yapılmalıdır. Öğretmen ve yönetici atamaları başta olmak üzere tüm atamalarda mülakat kaldırılmalı, tüm kademelerde kariyer basamaklarının önünü açacak düzenlemeler ile liyakat esas alınmalıdır. Öğretmenlerin aile bütünlüğü, yer değiştirme adaletsizliği sorunları çözülmelidir. Öğretmenlik meslek kanunu öğretmenlerin iş güvencesini sağlayacak, mesleki saygınlığı güçlendirecek şekilde düzenlenmelidir. Öğretmenlere yönelik şiddetin önüne geçecek önlemler alınmalıdır. Uzman/Başöğretmen adaletsizliği giderilmeli, bu unvanlar kaldırılarak 5 yılını dolduran öğretmenlere Uzman Öğretmenlik, 10 yılını dolduran öğretmenlere başöğretmenlik tazminatı ödenmelidir." Haber Merkezi

                                                                                             

Editör: Haber Merkezi