Adaylık konuşmasına “68 baharında Paris duvarlarında asılı afişlerden birinde şunlar yazılıydı; eğer hiçbir şeyin değişmeyeceğini düşünüyorsam alığım. Eğer düşünmek istemiyorsam bir korkak. Ve eğer hiçbir şeyin değişmemesinin benim çıkarıma olacağını düşünüyorsam alçak. Ben ne alığım, ne korkak ve ne de bir alçak.” sözleriyle başlayan Av. Atila Şahin, “Üniversiteden mezun olduktan sonra saflarına katıldığım önce Sosyaldemokrat Halkçı Parti (SHP) ve daha sonra Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) de 30 yılı aşkın bir süre siyasetin içerisindeyim. Bu süre içerisinde gerek toplumda ve gerekse partimde üzerime düşen tüm görevleri eksiksiz yerine getirmeye çalıştım. 2011 seçimleri öncesinde milletvekili adayı olmayı düşündüğümde yol arkadaşlarım bana senin görevin henüz bitmedi, daha bu partinin il başkanlığını yapmadın, ondan sonra bu görevi düşünebilirsin dediler. Bende bu karara uydum ve geldiğimiz nokta da büyük bir onurla yürütmekle olduğum il başkanlığı görevimi milletvekili aday adayı olmak için dün itibarıyla bırakmış bulunuyorum. Ülkemizin, demokrasi ile otokrasi arasında keskin bir yol ayrımında olduğu 24 Haziran seçimlerinde, ülkemin birlik ve huzurunu sağlamak için, şiddete ve teröre karşı demokrasinin araç ve yöntemlerini savunmak, şehrimin ve ülkemin sorunlarının çözümü için adayım! Siyasette kavgayı değil uzlaşıyı savunmak için; partizan siyasete son vermek için ve önce ülkem sonra partim anlayışıyla adayım! Ülkem ve ulusum için sorumluluklarımı üstlenmeye hazırım. Cumhuriyet ve Mustafa Kemal’in yolunda daha adil, özgür ve eşit Türkiye’yi kurmak için adayım!” dedi.

 

“Fındık, artık bu hükümetin ilgi alanında değil”


Şahin, adaylık konuşmasında iktidarı hedef alarak şu ifadelere yer verdi: “Nisan ayı içerisinde Suudi Arabistan’da önemli değişiklikler yaşandı. Çarşaf giyme ve başörtüsü takma zorunluluğu kaldırıldı. Kadınlar artık askere gidebilecek. Kadınlar da artık araba kullanabilecek. Hicri Takvim’in yerine Miladi takvime geçildi. Buna karşılık ülkemizdeki yöneticilerin bu sırada yaptıklarına bir bakarsak da Şırnak’ta Milli Eğitim Müdürü, Ortaokul öğrencilerine türban dağıttı. Sarıklı ve cübbeliler rahat rahat meclise girerken, Atatürk tişörtü giyen vatandaş meclise sokulmadı. Meclis başkanı kadın tiyatrocuları ve Atatürk posterini sahneden indirtti. Mardin Artuklu Üniversitesi rektörü ‘Demokrasi isteyen kâfirdir, tövbe etmezse öldürülmelidir. Erkeğin isteğini yerine getirmeyen kadın da Allah’a isyan etmiş olur’ dedi. Bu gidişata bir dur denmeli.”

İktidarın, fındık sorununu alan bazlı gelir desteği ile çözmeye çalıştığını ancak bunun bir yararının olmayacağını aktaran Atila Şahin, “Nisan 2013 de TBMM ne sunulan 10. Beş Yıllık Kalkınma Planı’nda, 5 yılın sonunda yani 2018 Nisan ayında dolar kuru için 1.97 TL olarak öngörülmüştü. Bugünkü doların karşılığını hepiniz biliyorsunuz. Esnaflar artık sigorta primlerini dahi ödeyemez noktaya gelmişler. Ordu’muzun en önemli geçim kaynağı olan fındığın artık bu hükümetin ilgi alanında olmadığını, iktidar milletvekillerinin fındığı sadece doğrudan gelir desteği olarak gören anlayışını reddediyorum. Zira bu destek zaten kanundan kaynaklanan bir zorunluluktur. Bu desteği bir himmet gören anlayışı reddediyorum. Siz, yardım edilmiş yoksullar istiyorsunuz, bizse ortadan kaldırılmış yoksulluk. Aramızda ki en önemli fark işte bu!“ şeklinde konuştu. Ordu Yorum/Yasemin Kuzu

Editör: Haber Merkezi