Sözleşmeli erlere mesai bitiminde evlerine gidebilme, aile ve çocuk yardımı, 7 yıl görev sonrası kamuda istihdam gibi olumlu gelişmelerin de olduğu komisyon toplantısında Adıgüzel şunları ifade etti:

“Sayın Başkan, Sayın Bakan, Değerli Milletvekilleri,

Sözleşmeli Erlerin silahlı kuvvetler personellerinden hak olarak eksiklikleri ile ilgili bizlere yüzlerce mesaj geliyor. Ben içlerinden iki tanesini sizlere okumak istiyorum:

“Sayın vekilim sözleşmeli er eşiyim hamileyim. İnanın her günüm ağlamakla geçiyor günlerim. Tek kalıyorum. Çok zor. Anlatılmaz, yaşayan bilir. İnşallah gözyaşlarımızın bitmesine az kaldı.”

“Sayın vekilim öncelikle sizden Allah razı olsun. Sözleşmeli erlerin adını duyurduğunuz için. Bu mesleğin sıkıntıları bitmez. Türk Silahlı Kuvvetlerinde üvey evlat muamelesi görüyoruz. 7 yıl sonra zaten kapı önündeyiz. Tekrar iş arama derdi başlıyor. Çok sorunumuz var. 7/24 kışladayız. Kendimize ait bir silahımız yok. Normal askerle aynı konumdayız. Bizi belirten bir rütbemiz yok. İnşallah bu sorunlarımız düzelir başkanım. Sözleşmeli erlerin hepsi sizi tanıyor, iyi ki varsınız başkanım. İnşallah bu sorunlarımız bir gün düzelecek. Ekmek parası ve vatan sevgisi için çıktığımız bu yolda en ufak hatamızla kapı önünde kalabiliyoruz. Bizi lütfen meslekten soğutmasınlar. Bizlere hakkımızı helal edin. Bizler hem ülkemizi hem de milletimizi korumaya devam edeceğiz. Son nefesimize kadar.”

Bunu yazan Salih Altuntaş, geçtiğimiz Ağustos ayında maalesef şehit oldu. Kendisi bize bu sorunları taşıyan kardeşlerimizden biriydi. Ordu’nun Aybastı İlçesinde toprağa verdik. Bunun gibi yüzlerce mesaj var. Sayın başkan, bu kanun sizin döneminizde çıktığı için konuyu yakından biliyorsunuz.

Bu kanunda zaten mevcut olan ama uygulanmayan bir madde ile başlamak istiyorum. En az 7 yıl görevden sonra kamuda istihdamla ilgili çıkarılacak yönetmeliğe uygun olarak sözleşmeli erlere bir hak verildi. Ancak söz konusu yönetmelik çıkmadığı için şu ana kadar 7 yıl görevini tamamlayan 400 kişi şu anda boşta bekliyor. Bunlar evliler, geçindirmek zorunda oldukları çocukları var, aileleri var. Bununla ilgili yönetmeliğin hızlıca çıkarılması gerekiyor. Sizin bunu takip etmenizi istirham ediyorum.

Getirdiğiniz teklifte madde 15’te yapılan düzenlemenin kanundaki mevcut cümlenin korunarak yapılması halinde sorunlar çıkacaktır. Zira bize gelen şikâyetlerde izin konusunda bazen kişisel ilişkisinden kaynaklı aşağılanmalar yaşandığını biliyoruz. Sözleşmeli er e “eşin gelsin seni alsın” demek gibi… Sözleşmeli erler de tıpkı uzman personelde olduğu gibi bu hakkını kullanmalıdır.

Aile yardımı konusunu düzenleyen Madde25 çok güzel, bunu destekliyoruz. Bunun yanına çocuk yardımı, asgari geçim indirimi, refakat izni, yol harcırahı, mehil izni gibi diğer kamu personeline verilen hakların da teklif Genel Kurul’a gelmeden eklersek çok iyi olur.

Şu anda sınırlarımızda onlar bekliyor. Yurtdışı operasyonlarında yine en önde onlar var. Bu kardeşlerimize her açıdan sahip çıkmak vekiller olarak milli bir görevimizdir.

Sözleşmeli erlerin belli bir süre sonra uzman erbaşlık, astsubaylık ya da subaylığa geçişlerinde bir tazminat sorunu var. Jandarmaya geçerken sorun yaşanmıyor. Ancak diğer kuvvetlerde bu tür sorunlar var. Burada bilinçli bir şey olduğunu düşünmüyorum. Ama bu konuyu da fırsat bulmuşken iletiyorum.

Sözleşmeli erlerin uzman erbaşlık, astsubaylık ya da subaylığa geçişlerinde 29 olan yaş sınırının da 32’ye esnetilebileceğini düşünüyorum.

Sözleşmeli erlerin şehit ve gazilik durumlarında konut kira yardımından faydalanmalarının da sağlanması gerektiğini düşünüyorum. Bakınız bu Şehit Salih Altuntaş’ın evi. Tuğladan sıvasız ev. 1 yıl oldu halen tüm girişimlerimize rağmen yaptıramadık. İçimde bir yaradır.

Sözleşmeli erlere tabanca hakkı da tanınmalıdır. Bakınız değerli milletvekilleri ve bürokratlar… Geçenlerde bekçi kanunu çıkarıldı.  Çok kısa bir süre eğitimli bu gençlerin eline silah verdik. Ama bu kardeşlerimiz, bölücü terör örgütleriyle hem yurt içi hem yurt dışı operasyonlarda savaşıyorlar. Bir tabancayı çok görmemeliyiz. Bir tanesi mesaj atmış şöyle diyor: “Korucuya silah veren devlet silahlı kuvvetler personeline silah vermiyor.”

Bir sitemimi de belirtmek istiyorum, hazır Sayın Bakan da buradayken. Pandemi süresinde bu gençler kışlalarında kalmaya devam ettiler. Ben bir hekimim ama benim bile endişe ettiğim bir süreçte bu gençlerin aileleri yalnız kaldı. Subaylarınıza izin verdiniz vardiyalı çalıştırdınız. Farkında olmadığınızı düşünerek Savunma Bakan Yardımcısına iki defa telefon ettim fakat hiçbir gelişme olmadı. Maalesef pandemi sürecinde bu çocuklar kışlada kaldılar. Aynı hassasiyetin sözleşmeli erlere de gösterilmesi lazımdı. Bu çocuklar Türk Silahlı Kuvvetlerinin üvey evlatları değildir.”

Komisyon sonrasında Mustafa Adıgüzel, Milli Savunma Komisyonu CHP Sözcüsü Mehmet Ali Çelebi ile birlikte ortak bir açıklama yaparak komisyondaki gelişmeleri değerlendirdi. Bu açıklamada komisyonda yapılan düzenlemeler ve hükümet tarafından verilen sözlere göre;

1-Sözleşmeli erbaş ve erler mesai bitiminde ve hafta sonları evlerine gidebilecek.

2-Aile yardımı ve çocuk yardımından faydalanacak

3- Yedi yıllık görev süresini tamamladıktan sonra bir kamu kurumuna atanabilmeleri için çıkarılması gereken ve geciken yönetmelik hazırlandı ve Cumhurbaşkanlığına gönderildi. Haber Merkezi

 


Editör: Haber Merkezi