Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkan Yardımcısı Ordu Milletvekili Seyit Torun; Ordu'da inşa edilmekte olan HES’lerin gerek planlanmasına ilişkin sorunlar, gerekse inşaat ve işletme aşamalarında doğaya verdikleri zararların tespiti ve bu sorunların çözümü ile doğayla dost enerji politikalarının geliştirilmesine ilişkin önerilen araştırılması için TBMM Başkanlığına araştırma önergesi verdi.

 Torun verdiği araştırma önergesiyle ilgili, “Ordu ili için bugüne kadar 43 adet HES planlaması yapılmış. Bugün itibariyle 9 HES işletmesi bilfiil çalışmakta, 7 HES işletme lisansı almış, 5 HES su kullanım hakkı almış lisans alma aşamasında, 4 HAS projesinin fizibilite çalışmaları yapılıyor. HES yapmadıkları dere bırakmadılar.” dedi.

"Dereler ipotek altında"

Torun, derelerin üzerine kurulan HES’lerin beraberinde çok daha büyük bir yıkım getirdiğini belirterek; "HES yapılan bölgede yüz binlerce ağaç kesilmekte, iklim değişmekte, karasal iklimde yaşayabilen bitkiler ya da hayvanlar yeni iklime ayak uyduramamakta ve yok olmaktadır. Bölge erozyon tehlikesiyle yüz yüze gelmiştir. Irmaklarımızda sularımız hızla azalmakta, ormanlarımız tahrip edilmektedir. HES inşaatı sırasında dik yamaçlar yarılmakta, hafriyat dere yataklarına dökülmektedir. Dolayasıyla, sudaki oksijen azalmakta, sucul canlılar ölüme terkedilmektedir. Bir zamanlar çoşkun akan derelerden geriye kurumuş ve kaya parçaları ile dolmuş bomboş dere yatakları kalmıştır. Ordu’muzun dereleri ipotek altına alınmış, sularımız işgal edilmiştir” diye konuştu.

 "Her şey rant uğruna"

 “AKP iktidarının gözü yağmadan ve ranttan başka bir şey görmemektedir” diyen Torun, şöyle devam etti: “İktidar gözünü Karadeniz’ in ırmaklarına, ormanlarına dikmiştir. Doğal kaynaklarımız yandaşlara, yabancılara peşkeş çekilmektedir. Bölgemizin ekonomik kriterleri gözden geçirilmeden, ekosistemin devamlılığı düşünülmeden, havza bazlı çalışmalar yapılmadan neredeyse her derenin üzerine HES yapılmaktadır. Türkiye yenilenebilir enerji kaynaklarının çeşitliliği bakımından son derece elverişli bir coğrafi konuma sahiptir. Yanlış enerji politikalarıyla, yanlış kaynak tercihleriyle, planlama anlayışının reddedilmesiyle, bilimsel olmayan talep tahminleriyle ve ulusal kaynakları tamamen yadsıyan yaklaşımlarla ülkemiz, tam anlamıyla bir enerji bunalımı ve karmaşası ile karşı karşıya bırakılmıştır.” Ordu Yorum

Editör: Haber Merkezi