Özellikle Fatsa ve Bozdağı madenlerinin nelere yol açtığını vurgulayan Adıgüzel meclis konuşmasına şu şekilde devam etti; "Orman yurdun öz evladı/Ormansız yok dünya tadı." Âşık Veysel'in görmeyen gözleriyle gördüğünü siz sağlam gözlerle görmüyorsunuz. Diğer bir ozan da Hekimoğlu türküsünde demiş ki "Ünye-Fatsa arası Ordu kuruldu." Şimdilerde ise Ünye ile Fatsa arasında siyanür havuzları kuruldu ve siyanürün tecavüz ettiği toprakta ot bile yetişmiyor. Önce ağaç diktiler tutmadı, sonra ot ektiler bitmedi, şimdi de yapay çim parçaları getirip üstüne bir de fıskiyelerle bunları suluyorlar. O yağmur coğrafyasında yani o Karadeniz'de oranın milyon yıllık tarihinde hiç kimse herhâlde yatay çim getirip de dağın başında sulamamıştır. Allahuteala da yukarıdan bakıyor "Bu aptallar acaba ne yapıyor? diye. Bakın, sebze meyveden başka her şeye benzeyen bu garip şekilli tarım ürünlerini mi anlatalım? Balıkçılık, arıcılık hiç söylemedik daha ki Ordu Türkiye'nin en çok bal üretilen ilidir, keza fındık söylemeye gerek var mı? Eğer bugün yarın fındıkta bir siyanür çıkarsa bunun bedelini burada hiç kimse ödeyemez. Bu siyanür işletmesi yılda 2 milyon dolar devlete verdiğini iddia ediyor, o fındığın yetiştiği sadece Ünye ve Fatsa'da 300 milyon dolarlık fındık üretildiğini burada herkese söylemek isterim. Bunların verdiğini iddia ettiği 2 milyon doların tam 150 katıdır. Biliyor musunuz bölgede fındık işleyen çikolata yapan fabrikalardan artık firmalar tahlil istiyor. Ne tahlili? Su tahlili. Ağır metal var mı, siyanür var mı? Ve daha da acısı şu anda firmalar "O bölgede fındık işleyen fabrikalardan Ünye Fatsa fındığı kullanıyor musunuz?" diye soruyorlar. Bu kadar acı bir durum, bu kadar acı bir felaket olabilir mi? Tüm iktidarı uyarıyorum, fındık Türkiye'nin bir numaralı ihracat kalemidir ve buna bir zarar gelirse bu FETÖ'cü 3-5 çakalın ve bu siyanür ve sülfürik asit çetelerinin çıkarı için bölgeyi tehlikeye atanlardan bu millet hesabını sorar.” Dedi.

 

“Varlık fonu sayesinde denetim yok, vergi kolaylığı var”

Adıgüzel konuşmalarına devam ederken; “Şimdi, bir de duyduk, Varlık Fonu, Maden AŞ kurmuş. Her şey Varlık Fonu üzerinden çok daha kolay, denetim yok, vergi kolaylığı var. Şimdi, her şey serbest ya Varlık Fonunda, coğrafyanın içerisine bu şekilde bir defa daha etmek için Varlık Fonu şemsiyesi eksikti, bir de bunu kurdunuz. Şimdi, burada bir de istifa eden damat Berat'ın bürokratları var, onun uzantıları orada, her şeyi daha kolay yapmak niyetindesiniz. Maden Teknik Arama yüzlerce ruhsat vermiş, sondaj ruhsatı. Eline makineyi alan bizim coğrafyaya koşturuyor. Sondaj sahasına giden yollarda katledilen ormanlar, bakın, uzaydan, havadan gözüküyor. Sondajın kendisi ayrı bir facia.” diye belirtti.

 

“Halkıın ve toprağın yanında olun” 

CHP Ordu Milletvekili Dr. Mustafa Adıgüzel;” Ünye Üçpınar'da dedik ki "Dayanın kardeşlerim, Kaz Dağı'nı terk ettiler, Bozdağı'nı da terk edecekler." O gün gelip bu FETÖ'cü, siyanür ve sülfürik asit çeteleri, emperyalist iş birlikçilerle bu toprakları terk ettiğinde, sizler de bugünlerden o günlere iyi hatırlanmak ve insan içine çıkabilmek istiyorsanız, halkın ve toprağın yanında olun, sudan taraf olun. Çünkü bu halk, toprağa yapılan ihaneti unutmaz. Ben, burada hiçbir arkadaşımın yurtseverliğini sorgulayamam. Peki, arkadaşlar, Fatsa Bahçeler'deki toprak, Erzincan Çöpler, Murat Dağı, Kazdağı, Cerattepe buralar vatan toprağı değil mi? Gitsin, kendi ülkelerinde, geniş coğrafyalarda yapsınlar bu siyanürle muameleyi. Gidip kendi halklarını zehirlemiyorlar da gelip bizim halkımızı zehirliyorlar?” diye konuştu.Haber Merkezi

 

 

Editör: Haber Merkezi