Ordu Çevre Derneği (ORÇEV), Tüketicileri Koruma Derneği Ordu Şubesi (TÜKODER), Tüm Üretici Köylüler Sendikası Ordu Şubesi (TÜMKÖY SEN) ve Ziraat Mühendisleri Ordu Temsilciliği (ZMO) tarafından “Yerli Tohumlarımıza Sahip Çıkıyoruz” çağrısı ile tarım- üretici örgütleri bir araya geldi.

 

Altınordu Ziraat Odası Toplantı Salonu’nda bir araya gelen tarım- üretici örgütleri ve yerli tohumu koruma altına almak için çaba harcayanların katılımı ile gerçekleşen toplantıda ortak görüşlere varıldı. Alınan kararlar şöyle: "

 

27229 sayılı Resmi Gazete’ de yayımlanan “Tohumculuk Sektöründe Yetkilendirme ve Denetleme Yönetmeliği”nin iptali için açılan dava takip edilecek, yerli tohum sahip çıkmak için kamuoyu oluşturulacak, bilgilendirme çalışmaları sürdürülecek. Yerli üretimden çok genetiği ile oynanmış tohumlarla üretim yanında dışarıya bağlı bir tarım politikası kabul edilemez. Bizim gibi gelişmekte olan ülkeler, tarımı yok edilerek emperyalist-kapitalist ülkelerin pazarı haline dönüştürülmüştür. Tohum, gübre ve ilaç üçgeniyle üreticiler kıskaca alınmıştır. Kısırlaştırılmış tohum, kimyasal gübre, toprağı ve insanları zehirleyen ilaç kullanılmamalı. Devlet buna engel olmalıdır. Genetiğiyle oynanmış tohumlar nedeniyle sağlık sorunlar da oluşmaya başlamıştır. Tohumları kanser ilacını üreten şirketler denetlemektedir. Hasta eden ve ilaç satan aynı şirkettir. Bu yönetmelikle yerli tohum yok edilmektedir. GDO’lu tohumlar yüzünden atadan gelme tohumlarımız melezlemeye başlamıştır. Binlerce yıldır yerli tohum kullananlar bugün satma ve paylaşmaları nedeniyle uyarılıyorlar ama kısa süre sonra cezalandırılacak, ağır para cezalarıyla karşı karşıya kalacaklar. Yerli tohumların tekellere verilmesi, yaşam hakkımızın elimizden alınması demektir. Genetiğiyle oynanmış tohumların egemen olduğu günümüzde yerli tohumların da şirketlere devredilmesi “yerli ve milli” kavramlarının kullanılmasıyla çelişiyor. Yerli tohumlarımıza sahip çıkmanın tam zamanı. Tohum Bankası kurulmalı, TMO bu görevi yapar komuma getirilmeli, yerli tohumlar şirketlere eşlim edilmemelidir. Ata tohumlarımızdan uzaklaşmamızı dayatmak savaş ilanı olarak görülmeli. Yerli tohumlarımızı kullanmak teşvik edilmelidir. Üreticilerin bilgilendirilmesi çalışmaları sürekli olmalıdır. Hep birlikte hareket etmeliyiz, uluslararası tarım ve gıda tekellerinin dayatmalarına karşı mücadele etmeliyiz. Ülke tarımı, üretici köylülerin durumu üzerine yapılan değerlendirmeler bütüncül olarak ele alınmalı. Toprak, su; tarım, üreticilerin sorunları ve tohum birlikte değerlendirilmelidir. 5042 sayılı yasa ve 5553 sayılı Tohumculuk Yasası’na bağlı olarak çıkarılan 27229 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Tohumculuk Sektöründe Yetkilendirme ve Denetleme Yönetmeliği bir bütün olarak ele alınmalıdır. Yalnızca bu yönetmelik değil tarım politikamız tamamen gözden geçirilmeli, yerli ve milli söylemine uygun olarak yeniden düzenlenmelidir. Tohum yönetmeliğinden önce tarımla ilgili çıkan yasalar bir bütün ve özellikle 1953 yılından bu yana sistemli biçimde çıkarılan yasalarla sürdürülmüş; tohum yasası ve yönetmeliği son darbe özelliği taşıyor. Bu nedenle mücadele ülke genelinde bağımsız ve üreticilerin çıkarına mücadele eden çalışmalar birleştirilmeli.  Tarımda yaşanan sıkıntıların giderilmesi için tarım- üretici örgütlerinin birlikteliği önemli ama asıl olan üretici köylünün kendi çıkarları etrafında sendikal örgütlülüklerini sağlamalarıdır. Tarım dersi güncellenerek yeniden müfredata girmelidir. biçiminde maddeleştirilerek kamuoyuyla paylaşılması kararı alındı." Haber Merkezi

Editör: Haber Merkezi