Dünden devam.
 ‘’Bu belge Dış İşleri Bakanlığı arşivlerinde.Milletvekili sıfatımla bu arşivlerde çalışmak için Bakan Ali Babacan’a başvurdum,ama bana izin vermedi.’’ İslam’a ve Atatürk’e samimiyetle inanmış insanlar için, bir genç bakanın, bu garip davranışı ve Atatürk düşmanlığı ile Suudi dostluğu ne kadar acı değil mi?. Bana göre milletvekilimize ve vatanımıza hizmet veren her insana saygı duymak hem milli hem de insani görevimizdir.Kişileri değerlendirirken o insanın içinde bulunduğu şartların zorluk ve karmaşıklığını doğru değerlendirmeden karar vermek yanlıştır.Hele iyi niyetle vatanına ve milletine inanarak hizmet vermiş kişileri karalamak veya onların gerçek niyet ve eylemlerini en doğru şekilde değerlendirilmesine izin vermeyen kişilerin,hiçbir zaman hoş görülmemesi her vatandaşın doğal görevi olmalıdır.Türkiye’nin doğmasına ilk harcı koyan,M.Kemal Atatürk,İsmet İnönü ,Feyzi Çakmak,Kazım Karabekir,Rauf Orbay,Celal Bayar gibi istiklal kahramanlarının her zaman ve her zeminde şükranla alınması ,hepimizin Türk’ lük  görevidir.Bu değerli insanlar hakkında yapılacak,ciddi araştırmalara yardımcı olmak her siyasinin görevi olmalıdır.Bu konuyu gündeme getiren üç değerli insana da saygılarımı ve teşekkürlerimi arz ediyorum.Bu saygı ve teşekkürlerimi dinine kayıtsız bağlı ve Atatürk dostu Türk milleti adına tekrar ediyorum.Allah sizden razı olsun.’’Bana göre milletimize ve vatanımıza hizmet veren her insana saygı duymak , hem milli hem de insani görevimizdir.Her görüş ve kesimden insanların katıldığı sınavlarda kamplaşma ve kutuplaşma yerine kardeşlik ve birlik göze çarpıyor.Efendimizin tanımladığı kardeşlik,adeta O’n dan asırlar sonra O’nun adının her geçtiği yerden yeniden yeşerip,gönülleri ısıtıyor.Sınav bitti,sınıflardan çıkan  Peygamber sevdalıların ağzından tek bir söz dökülüyor’’ Allah’ım bizi O’nun şefaatine nail eyle.’’  O’ndan uzaklaşırsak,O’na layık bir ümmet olamayız.