İçinde yaşadığımız dünyada küresel kapitalizmin, yani bilinen şekli ile emperyalizmin aşırı kazanma hırsı, bunun doğurduğu çevresel bozulmalar, küresel ısınma, yeryüzünün kullanımındaki çarpıklıklar enfeksiyon hastalıklarını, bunun beraberinde Covid-19 enfeksiyonunu da etkilemiştir. Örneğin hidroelektrik santrallarının gelişi güzel, çevre dinamiklerinin göz önüne alınmadan, sırf rant ve su mülkiyetini ele geçirme amaçlı yapılması; mikroorganizmalarda, vektörlerde, hayvanlarda nicelik ve niteliksel yönden olumsuz değişmeler oluşturabilmektedir. Yapılaşma amacı ile yeşil alanların, ormanların, otlakların yok edilmesi, buradaki canlı örgüsünü ortadan kaldırarak, çevresel olumsuzluklara yol açmaktadır. Yine örnek vermek gerekirse; Türkiye deki" Kırım Kongo Kanamalı Ateşi hastalığında, ülkemizdeki ve dünyadaki Covid-19 enfeksiyonun da" çevresel olumsuzlukların, daha amiyane tabirle çevreye yapılan kötülüklerin katkısının olduğu artık bilinen bir gerçektir. Konuyu yine uzatmayıp, sizleri de fazla sıkmadan konuyu sorulu yanıtlı anlatmaya çalışayım.
*
YERLEŞİM AMACIYLA ORMANLARIN, YEŞİL ALANLARIN, TARIM ARAZİLERİNİN, SU HAVZALARININ YOK EDİLMESİ,DERE YATAKLARINA BİNA YAPILMASI HANGİ CANLILARIN ARTIŞINA YOL AÇMIŞTIR?
Kısaca belirtmek gerekirse akla ilk gelen hayvanlar; Fare, sıçan, keme gibi kemiriciler ile mikroorganizma taşıyan vektörlerdir (böcekler). Bunların sayılarında belirgin artış olmuştur. Örnek vermek gerekirse;200 yıl önce Amerika Birleşik Devletlerinde (özellikle Doğu bölgesinde) tarımsal amaçlı ormanlar yok edildiğinde, ormanda yaşayan geyik, karaca, domuz vb. hayvan sayısında azalma olmuş, böylece hayvan florasının bozulmasına bağlı birçok vektör artmış, bazı enfeksiyonlarda belirgin artış gözlenmiştir. Daha sonra bu bölgeler tekrar eski haline getirilince, hayvan florasının yeniden oluşmasına rağmen bölgedeki yapılaşma ve göçe paralel kemirici sayısında ve vektörlerde artış gözlenmiş, kene ile geçen enfeksiyonlarda (Lyme hastalığı gibi) belirgin yükselme saptanmıştır.
Çevrenin bozulmasına (özellikle küresel ısınma başta olmak üzere, gelişi güzel HES yapımı v.b. ) paralel gelişen sel felaketleri ve su baskınları sonrası gelişen Leptospirosis ve WEİL HASTALIĞI burada aklıma gelen önemli enfeksiyonlardır.. Hayvanlar ile içiçe yaşam Koronavirus Enfeksiyonlarında olduğu gibi ZOONOZLAR'I arttırmıştır.
GELECEKTE ANTİMİKROBİYALLERE DİRENÇ ARTACAK MI?
Evet artacaktır..Görünen köy klavuz istemez. Bugünlerde ülkemizde ve tüm dünyada antibiyotiklerin kısıtlı ve akılcı kullanımlarının gündemde olmasının temel nedeni; Giderek antibiyotiklerin bakterilere karşı etkisiz olması ve mikrop örgüsü dediğimiz canlıdaki bakteri mikrobiyatasının yeniden eski doğal haline gelmesini sağlamaktır.Ama bence çok çok geç kalındı.Çok yakın zamanda bakterilerin antibiyotik dirençleri nedeni ile milyonlarca insan kaybedilecektir.Bunu öngörmek felaket tellallığı değildir. Çevrenin de florasının bozulması bizleri birçok enfeksiyon hastalığı ile baş başa bırakacağının bilinmesinde yarar vardır.
*
?GELECEKTE ENFEKSİYONLAR AÇISINDAN ÖNEMLİ NOKTALAR NELER OLABİLİR?
Bilinenleri tekrar etmek bıktırıcı olmasına rağmen, biz yine yılmadan,usanmadan bildiklerimizi aktarmaya devam edelim. Çarpık,çevreyi yokeden, güya ekonomik gelişme, daha doğrusu küresel anamalcı sistemin, yani emperyalizmin aşırı şişkinliği birçok enfeksiyonları ve salgınları yeniden gündeme getirmiştir. Koronavirüs Pandemisindeki aşılamada  gördüğümüz bencillik, aşıdan kaçabilen varyantların(MU gibi) gelişimine yol açmaya devam etmektedir. Hâla "Covax" örgütlenmesinde bile beklenen başarı bir yana,hiçbir gelişme olmamış,birçok geri kalmış ülkede aşılanma % 1 veya 2'yi geçmemiştir. Bu gidişle Küresel Kapitalizmin resmen sınıfta kaldığını artık görmek gerekir.
*
Bakteriyel enfeksiyonlara karşı kullandığımız antibiyotikler artık direnç nedeni ile kullanılamaz olmuştur. Bunun paralelinde Antibiyotik firmaları fazla kârlı olmadığı için insan sağlığını hiçe sayarak yeni antibiyotik  yapmaz olmuşlardır.Aynı durum virüs ilaçların da da yaşanmaktadır.Yeni antiviral ilaç yapımı hernedense istenilen düzeyde değildir.
Sözümüzü Nazım Hikmet Usta'mızın güzel bir şiir sözü ile bitirelim...
"Nasıl etmelide ağlayabilmeli
farkına bile varmadan?
Nasıl etmelide ağlayabilmeli
ayıpsız, 
aşikare,
yağmur misali"
Sevgilerimle...