İçel Sanat Kulübü'nde düzenlenen 'Tanıtım ve İmza Günü'nde, kitabın çıkış öyküsünü anlatan Akalın, kendisine destek verenlere teşekkür etti. Bu kitabın kendisinin 2. kitabı olduğunu belirten Akalın, "İlk kitabımın yazıları bana ait finansmanı bana ait değildi. İlk kitabımı Akdeniz İhracatçılar Birliği kendi üyelerine dağıtmak için bastırmıştı ve bana da vermişlerdi eş dosta dağıtmak için. Ancak bu kitapta bir büyüğümün, bir hocamın vasiyeti var. Rahmetli Gündüz Artan hocam. Kent bilgesi, kent belleğini oluşturan özel bir insan. Kendisi ile geç tanıştık ama ben saygılarımı oda teveccühlerini anlatarak birkaç dakika geçirirdik. Sürekli ziyaret ederdim. Bana o her zaman şunu derdi. "Evlat yazılarını okuyorum, beğeniyorum ama şunu bil gazete yazısı uçar, ertesi gün gazete yazısı kalmaz. Bunları kitap haline getir" demişti. Bende olur hocam demiştim ama bu lafın üzerinden sanırım epey yıllar geçti. Sonra başkaları da söylemeye başladı. Senin yazıların çok kıymetli, bunları bir kitaba al. Bende hep tamam derdim ama bir türlü yapmazdım" diye konuştu.
Lise yıllarından beri yazı yazdığı ifade eden Akalın, "İyi kompozisyon yazardım. Okuldaki hocalarım yazılarımı sürekli bir yerlere gönderirlerdi. Antakya'dan Mersin'e gelince de İçel Sanat Kulübü'nde yazdım ama benim hep aklımda köşe yazmak vardı. İlk defa Mersin Gazetesi'nde Ak-Şaka rumuzunu kullanarak bir köşe yazmaya başladım. Orada bir süre yazdıktan sonra Hakimiyet Gazetesi'nde yazılar yazmaya başladım. En sonda İmece Gazetesi'ne geçtim. Ancak uzun yıllardır büyüklerimden kitap çıkartma konusunda fırçalar yedikten sonra en son bir hazırlık yapmaya karar verdim. Binlerce yazım var. Okuyorum, okuyorum ama hiçbirine kıyamıyorum. Bu yüzden bunları toparlayacak birine ihtiyacım vardı. Bunun üzerine bazı yayın evleri ile görüştük ama olmadı. Böyle olunca biraz geri çekildim. Tam vazgeçecektim ki kardeşim, dostum Dr. Nedim İnce'nin kitabı bana tekrar heyecan verdi. Dedim ki ben bu işi artık yapmalıyım, ertelemenin anlamı yok. İşte ondan sonra Celal Soycan kardeşimle görüştüm ve oda bunu yapabileceğini söyledi. Benim yazılarımı aldı hızlı bir şekilde hazırladı, yayın evi ile anlaştı ve karşıma bir anda 450 sayfalık bir taslak kitap çıkardı. Ben bunun çok olduğunu ve indirsek daha iyi olacağını kardeşim Soycan'a söyledim ama oda "yazılara kıyamıyorum" dedi. Ancak en sonunda biraz daha azaltarak işte 300 sayfalık bir kitap oluştu. Yani kitap öyle yada böyle basılmış oldu. Ben bin kitabı kendi arzum, özgür irademle burs ve eğitim hizmetlerinde kullanılsın diye sivil toplum kuruluşlarına hediye ettim" dedi.
Akalın, kendisine destek olan, yardım eden herkese teşekkür etti. Konuşmasının ardından Akalın, kendisine destek verenlere imzalı kitabını hediye etti.
Kaynak: iha
