KASTAMONU (AA) - MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Erdoğan'ın başkanlık ihtiraslarıyla, PKK'nın Türkiye'yi bölme emelleri örtüşmüştür. Her ikisi de yeni anayasaya bel bağlamıştır" dedi.

Bahçeli, partisinin Kuzeykent Pazaryeri'nde düzenlenen mitinginde yaptığı konuşmada, Kastamonu'nun her karışında Türk tarihinin beşiğinin sallandığını, milli mücadelenin aziz anılarının kente mühür vurduğunu belirterek, evliyaların, Allah dostlarının, manevi büyüklerin, şehrin ufkunu nurlandırdığını ifade etti.

 Kastamonu'nun en çok şehit veren illerin başında  yer aldığını anlatan Bahçeli, şöyle konuştu:

"Sorumluluğumuz çok büyük, sırtımızdaki vebal çok ağırdır. Ne var ki ihanete bilerek teslim olan, ihanetle aynı kadroya yazılan, ihanetten dolayı şuurunu kaybetmiş bir iktidar Türkiye'yi mahvın eşiğine getirmiştir. Bir Şerife Bacı'ya, bir de bugünkülere bakınız. Bir Şerife Bacı'yı hatırlayın, bir de bugün ki hıyanete batmış siyasi kadrolara odaklanın. AKP, PKK'yla sarmaş dolaştır. Geçtiğimiz 28 Şubat'ta Dolmabahçe'deki Başbakanlık ofisinde AKP'li bakanlar ile PKK'nın siyasi uzantılarının açıkladığı 10 maddelik 'Bölünme Manifestosu' ile ihanet resmiyet kazanmıştır. Ortak açıklamayla AKP ile PKK eşitlenmiştir. İmralı canisinin dikte ettiği bu 10 madde, Türkiye’nin bölünmesinin kirli ve kanlı yol haritasıdır. 7 Haziran seçimlerinden sonra AKP ile PKK'nın ortaklaşa hazırlayacağı yeni anayasanın omurgasını ve çatısını burada açıklanan hususlar oluşturacaktır. AKP ile PKK kurguladıkları yeni Demokratik Cumhuriyeti bu temeller üzerine bina etmek için kolları sıvamıştır:"

Yeni vatan, millet ve yeni kimlik tanımını terörist başının dikte ettirdiğini ileri süren Devlet Bahçeli, "PKK'ya özerklik, teröristlere af ve bebek katiline serbest kalarak siyaset yolunun açılması, bu süreçte sonuçlandırılacak ve yeni anayasayla tescil edilmesinin zemini oluşturulacaktır. AKP hükümeti, Türkiye'nin bölünmesi için PKK'yla resmi söz kesmiştir. Şimdi Erdoğan sandığı görünce birden bire değişmiştir. 7 Haziran'a kadar HDP ve PKK'yla sanal gerilim oluşturmuştur. Biliniz ki Erdoğan yeni bir yalan rüzgarı estirmektedir" değerlendirmesinde bulundu.

- "Erdoğan'ın kızdığı, kim varsa kırmızı kitaba girmeye adaydır"

Bahçeli, terör örgütünün AK Parti'den istediklerini alıncaya kadar eylem yapmayacağını söylediğini, hükümetin PKK'nın dayatmasını kabul ettiğini iddia etti.

Türk Silahlı Kuvvetlerinin silahlı PKK teröristlerini görmezden gelerek ve kışlalarına çekilerek bekleyeceğini savunan Devlet Bahçeli, "Bunun anlamı ve sonucu açıktır: Terör örgütü PKK ile Türk Silahlı Kuvvetleri eşitlenmiştir. Türk ordusunun komutanlarının bunu nasıl içlerine sindirdikleri meçhulümüzdür. Kırmızı kitap hazırlamakla ve yeni tehdit unsurları tespit etmekle uğraşan Erdoğan ve AKP,  bölücü terörü bir kenara bırakmış, 'paralel' dediği yapıyı kafasına takmışlardır. Türkiye Cumhuriyeti Erdoğan'a göre tehdit listesi tanzim etmektedir. Erdoğan'ın kızdığı, düşman olduğu kim varsa kırmızı kitaba girmeye adaydır. Kırmızı kitap kimin koltuğunun altındadır, kimin çıkarına göre yazılıp çizilmektedir?" ifadesini kullandı.

- "Her yol, Türkiye’nin bölünmesine çıkmaktadır"

Cumhurbaşkanı Erdoğan'a seslendiğini ifade eden Bahçeli, şöyle devam etti:

"Gelin de Kastamonu'daki tavizsiz duruşu görün. Gelin de milli yüreklerin tepkisini dinleyin. PKK, silah zoruyla alamadıklarını Erdoğan ve Davutoğlu'nun yeni anayasayla  kendilerine vermesini beklemektedir. Yeni Anayasayı İmralı, Kandil, PKK, Erdoğan, Davutoğlu ve AKP müzakere edecek ve birlikte yazacaklardır. PKK'nın kimlik, egemenlik hakkı, özerk yönetim, Kürtçe dil, teröristlere genel af ve İmralı canisinin serbest bırakılması dayatmaları birbir karşılanacaktır. Bunun karşılığında da Erdoğan 'Başkan' olacaktır. Erdoğan'ın Başkanlık ihtiraslarıyla PKK'nın Türkiye'yi bölme emelleri örtüşmüştür. Her ikisi de yeni anayasaya bel bağlamıştır. PKK'nın siyasi uzantısı partinin seçimlere bağımsız adaylarla değil, parti olarak girme kararı da bu oyunun bir parçasıdır. PKK partisi yüzde on barajını geçerse, daha büyük bir güçle meclise girecek ve AKP'nin sayısal eksiğini tamamlayarak yeni anayasayı birlikte yapacaklardır. Baraj altında kalırlarsa, Güneydoğu’daki oylar AKP'ye gidecek ve bu durumda AKP anayasayı tek başına değiştirecek çoğunluğa ulaşacaktır. Her yol, Türkiye'nin bölünmesine çıkmaktadır." 

 Türkiye'nin aleyhine acımasız bir oyun oynandığını öne süren Devlet Bahçeli, "Ülkemiz ne hazindir ki İmralı-Kandil- Beştepe/AKP ihanet ve melanet üçgeni içine hapsedilmiştir. Türkiye'nin kaderi, İmralı canisine, Kandil çetelerine, Erdoğan ve Davutoğlu'na teslimdir" dedi.

- "İmralı'daki müzakere masasını yıkacağız"

MHP iktidarında İmralı'daki müzakere masasını yıkacaklarını, bu süreçte rol alan tüm siyasetçilerden ve kullandıkları bürokratlardan adalet önünde hesap soracaklarını belirten Bahçeli, "dönemin Başbakanı Erdoğan, bu ihanet açılımının başmimarı,  teröristbaşıyla birlikte eş başkanıdır" iddiasında bulundu.

MHP lideri Bahçeli, açıkça anayasa suçu işlendiğini ileri sürerek, " Bugün Cumhurbaşkanlığı makamına kaçmış olması, kendisini siyasi ve hukuki sorumluluktan kurtaramayacaktır. Bu süreçteki rolü ve konumu, vatana ihanet kapsamında görülecek ve gereği tereddütsüz yapılacaktır. Bürokratlar da Türkiye’ye ihanetin bedelini ödeyecektir. Milletvekili dokunulmazlığı veya özel koruma yasaları kendilerini hesap vermekten kurtaramayacak, hukuk tümünün yakasına yapışacaktır" diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yetkisini aştığını ifade eden Bahçeli, eleştirilerine şöyle devam etti:

"Şeref ve namus üzerine ettiği yeminleri çiğnemiştir. İstikrarsızlığın, anlaşmazlığın, kavga ve polemiklerin merkezinde Erdoğan vardır. Erdoğan, bir yanda dünya turu atarken, diğer yanda başkanlık sistemi için kulis ve siyasi çalışma yapmaktadır. Bu şahıs, başbakan olduğu dönemde, Mart 2003'ten Mart 2014'e kadar 11 yılda 93 ülke gezmiş, 305 defa yurt dışı seyahatine çıkmıştır. Elde edilen koca bir sıfırdır. Cumhurbaşkanı olarak, 1 Eylül 2014'ten 27 Nisan 2015'e kadar 27 ülkeye gitmiştir. Sonuç yine hüsrandır. Erdoğan harcırah zengini olmuş, çıkmıştır. Erdoğan, ülke ülke gezmiş, komşularla düşman olmuştur. Uçaklardan inmemiş, Türkiye yalnızlaşmış, içe kapanmıştır. Erdoğan, dünya üzerinde gitmediği yer sadece Antarktika kalmıştır ki yakında oraya gitmesi de an meselesidir."

(Sürecek)

Kaynak: aa