Eğer Belediyeler fakir fukaranın karnını doyurmak istiyorsa, bunu neden 365 gün yapmıyor da… Ramazan gelince iftar çadırları kurup bir öğün yemekle her şeyi hallediyorlar?... Her şey siyaset için!... Bizim zamanımızda bundan -35 yıl önce Ordu ve diğer illerde iftar çadırları kurulup şov yapıldığı görülmüş müydü?... Siyaset ‘’ oy avlama ‘’ sanatına! Dönüştüğünden beri çadırlar her yıl daha büyüdü. 1000-2000 kişilik ‘’ sokak iftarları ‘’ başlatıldı… Nedir maksat?... Gerçekten ve hakikaten fakir fukaranın karnını doyurmak mı?... Belediyeler, mütahitlerden, şirket sahiplerinden, belediye ile işi olanlardan ‘’ hayırsever! Sponsor ‘’ ayarlayıp yemek firmalarıyla anlaşıyorlar. İftar çadırları kuruluyor. Önce Belediye Başkanı ve sponsorlar için ayrı yer… İlk gün Belediye Başkanı film icabı kepçeyi eline alıp kuyruğa girmiş vatandaşların plastik tabaklarına çorba, kuru fasulye, pilav dolduruyor… Başkanların her hareketi kameraya alınıyor, fotoğrafları çekiliyor. Ulusal ve yerel medya ya servis ediliyor… Merak saikı ile Ordu’muzda kurulan Ramazan çadırlarından birine bende bundan önceki ramazan aylarında katıldım. Kelli felli ve giyimli insanlar haricinde hiçbir garibana rastlayamadım. Birkaç din adamı getiriliyor, dualar ediliyor, iftar açıldıktan sonra Belediye Başkanı konuşuyor. İlahiler okunuyor… Televizyon ekranlarında ise 7 yıldızlı otellerin iftar sofraları kuruluyor. İş Dünya’sının dernekleri, vakıflar vs ziyafetler çekiyor, tek kelime ile körler ve sağırlar birbirini ağırlar misali . Lüks, şatavat, gırla gidiyor. Günümüzde dincilik maalesef kutsal ramazan ayını da bir gösteriş ve siyasi çıkar sağlama haline getirdi. Tevazu, hoşgörü, kardeşlik, merhamet, yardımlaşma, varış dini olan İslamiyet bazıları tarafından Ramazan’da 30 günü hapsedecek kişisel çıkarlar için kullanıldı ve kullanılmaya devam ediyor. Burnumuzun dibinde Müslümanlar birbirlerini boğazlarken, kelle kesip o kelleyi futbol topu yaparken ATATÜRK  Türkiye’sini maalesef hala anlayamadılar. Din ve ticarete alet edenlere lanet olsun!...