Uzman Psikolojik Danışman Burcu Özgülük, okul fobisi ile ilgili açıklamalarda bulundu. Çocuğun duygusunu anlayıp, ona şefkatle okula gitmesi gerektiğinin tutarlı bir şekilde hatırlatılması gerektiği ifade eden Özgürlük; "Okulların açılışının hep çocuklar için yeni ve heyecanlı bir başlangıç olduğunu düşünüp, çocukların okulun ilk gününe hazırlanması için, onlara hediyeler alıp, heyecanlanmasınlar, ağlamasınlar diye birçok hazırlık yapıyor okullar da anne- babalar da… Sonra bu kadar hazırlığa rağmen bazen çocukların okula gitmek istemediğini, altına kaçırma, mide bulantısı gibi fiziksel belirtilerin de eşlik ettiği okul fobisi geliştirmeye başladığını görebiliyoruz. Çocuklar normal şartlar altında, anne- babaları ve okulda psikolojik danışman ve öğretmenleri sakin kalabilirlerse, çocuğu kapsayan, şefkatli tutumlar sergileyip ama okula gitmesi gerekliliğinden de vazgeçmeden, net bir tutum takınabilirlerse, en geç 2-3 hafta içerisinde bu korkularından  sıyrılıp okula uyum sağlayabiliyorlar."dedi.

Çocuğa şevkatle yaklaşın!

"En başta da böyle bir korkunun gelişmemesi için, okulun ilk günü ve devamı ile ilgili temel duyguların aslında çocuklara kendi anne- babalarından geçtiğini bilmemiz gerekiyor" diyen Özgürlük; şöyle devam etti: "Anne- baba kaygılıysa çocuk da kaygılanıyor, korkuyorlarsa çocuk da korkuyor, anne- babanın gözü dolu doluysa çocuk da ağlamaya başlıyor genelde… anne- baba çocuğundan ayrılmak istemiyorsa, çocuk onlardan hiç ayrılmıyor… Bu sebeple, okulun ilk gününü ve devamını düzenlemek için öncelikle anne- babaların duygularını düzenlemelerini bekliyoruz. Bu duygularını saklasınlar anlamına gelmiyor, açıkça ve çocuğun kaldırabileceği ölçüde ifade edilmeli aslında. “Aliciğim okula başlıyorsun ve ben senin için çok heyecanlanıyorum” gibi kısa ve öz cümlelerle duygularını aktarırsa aileler çocuklarına, çocuklar çok kolay uyum sağlayabiliyorlar okula. Tabi ki bu süreçte, çocuğu ağlıyor vb sebeplerle okula bir gün de olsa götürmemek, tüm süreci kilitleyebilir. Çocuğun duygusunu anlayıp, ona şevkatle okula gitmesi gerektiğinin tutarlı bir şekilde hatırlatılması, gerekiyorsa yavaş yavaş ayrılmak için, her gün 3 saat, 2 saat gibi azalan sürelerde okulun da yönlendirmesiyle, ebeveynlerden ya da aile büyüklerinden birinin okulda bir müddet kalması ve yavaş yavaş ayrılmaları gerekmektedir. Bazen okullarda da öğretmenler üzerinde yoğun bir baskı olabiliyor, ağlayan, kaygılı çocuklar olursa onların hemen sakinleştirilmeleri konusunda. Burada da öğretmenlerin yüklerini hafifletecek ve bu çocuklarla yakından ilgilenebilmelerine olanak sağlayacak, yardımcı öğretmenlerin olması süreci kolaylaştıracaktır. Hepinize mutlu bir eğitim- öğretim dönemi diliyorum, çocuklarınıza da bol öğrenmeli ve oyunlarla eğlenmeli, yeni arkadaşlıklarla dolu çok güzel bir sene diliyorum" Ordu Yorum/Neşe Çakar
Editör: Haber Merkezi