Ordu Yorum/ A.Güçlü ŞİMŞEK

İyisiyle kötüsüyle bir sezonu daha bitirdik. İstedik,çabaladık,savaştık ama olmadı. Futbolda bunlar var. Daha önce de yaşadık bu tür şeyleri hatta daha kötülerini. Şimdi şapkayı önümüze koyup nerede hatalar yapıldı bunları tartışıp yeni sezona daha güçlü bir şekilde hazırlanmak zorundayız.

Futbolcu,yönetim ve taraftar en kısa sürede toparlanmalı ve yeni sezon için çalışmalara başlamalıdır.

Geçtiğimiz sezondan dersler çıkarıp, gelecek sezon bu hatalara düşmemek adına neler yapabiliriz bunları tartışalım.

TEKNİK DİREKTÖR

Sezona Erkan Sözeri ile başlayıp başarılı bir grafik sergiledik.Ligin son haftalarına doğru takımda gözle görülür bir düşüş başladı. Kimine göre doğru,kimine göre yanlış bir karar alınıp Erkan hoca gönderildi.Bu karar takıma olumlu yansırken,oyun ve skor anlamaında da değişiklikler göze çarptı. Burada önemli nokta bu değişiklik olacaksa Erkan Hoca ile yollar Adana Demirspor maçı ile yapılmalıydı,olmadı. 1461 maçı yine bir fırsattı hocayı değişmek için ama yine yapılmadı.Bunda takımın puan sıralamasındaki yeri de etkili oldu. Belki o haftalarda ilk ikide olmasaydı takım,daha kolay alınırdı bu karar. Erkan Hoca gerçekten başarılı bir yönetim sergiledi ama son maçlarda özellikle takımı korkak oynatışı ve oyuncu değişikliklerindeki hataları ipini çekti. Samsunspor maçındaki 0-0 a razı oluşu bunun en büyük örneklerinden.

Bilindiği gibi Hüsnü Özkara ile Erkan Hoca’nın ardından bir anlaşma yapılmıştı. Bu anlaşma play-off’da oynadığımız son maçla sona erdi. Öncelikle Hüsnü Hoca ile devam edilecek mi edilmeyecek mi? Hocanın takıma bir güç ve moral kattığı bir gerçek. Yalnız ne kendi kadrosuydu takım ne de kendi çalıştırabilmişti. Yababileceği şeyler kısıtlıydı ve bence yaptığını da düşünüyorum. Kimle anlaşışırsa anlaşılsın ilk hedef teknik direktör olmalı ve onun istediği kadro yapısı kurulmalı.

KADRO YAPISI


Sezon başında transfer yasağının olacağını herkes tahmin ediyordu ve bu göz önüne alınarak kadrodaki oyuncularla iki yıl ve uzun süreli anlaşmalar yapıldı. Yabancı oyunculardan ikisi yani Soro Ve Landel’den üst düzey verim alınırken Alex ve Subasiç’ten verim alınamadı. Alex’i tamamen ayırıyorum Subasiç’ten. Subasiç elinden geleni yaptı ama kapasitesi bu. Alex ise takıma hiçbir şey vermedi.Bir an evvel bu iki futbolcu gönderilmeli. Subasiç Türki Cumhuriyetler kontenjanından yararlandığı için en kötü ihtimal iyi bir forvet alındığı takdirde yedeği olarak kalabilir eğer gönderilemiyorsa.

Ligin en az gol yiyen takımı olmamıza rağmen kalede de istikrar yaklayamadık. Ferhat’ın sakatlıkları ve çıkışlarındaki hatası, Alişan’ın ise özgüven eksikliği işe hatalı goller yemesi de kalede sıkıntı olduğunun işareti. Her iki oyuncu da iyi kaleciler ama direkt Süper Lig’e çıkmak için çok daha güven veren bir kaleci alınmalı diye düşünüyorum. Sezon içnde Variy Fomichev’in de saçma sapan bir sözleşme yapılıp devre arasında gitmek zorunda kalması bizi sezon boyunca sıkıntıya soktu.

Takımdaki en büyük sorun oynayan oyuncuların alternatiflerinin olmayışı. Yeni sezonda her mevki için alternatifli bir kadro oluşturmak lazım. Salih’in ya da Anıl’ın yerini Selçuk dolduramadı örneğin. Ya da Ziya’nın sakatlığı takımın vitesini düşürdü.

Anıl’ın gideceği konuşuluyor ve hatta Trabzonspor ile anlaştığı haberleri ayyuka çıktı. Eğer gidecekse iyi bir paraya gönderilmeli ve yerine savaşçı,genç sürekli 11 oynayacak bir orta saha oyuncusu alınmalı. Kalacaksa da takım onun üzerine kurulmalı.

MADDİ SIKINTILAR

Sezon başından beri bizi en çok zorlayan etmenlerin başında maddi sıkıntılar geliyor. Fazla detaya girmeden bir Adana Demirspor deplasmanını hatırlatmak istiyorum.

Takımın büyük borçlar altında olduğu aşikar. Gelecek sezon eğer direkt Süper Lig’e çıkacaksak yapmamız gereken en önemli şey borçları bir sezon daha öteleyerek eritebilmek. Sezon içinde maddi problemler olursa ki olma ihtimali yüksek yine büyük sıkıntılar içine girebiliriz. Maddi açıdan herhangi bir problem yaşanmaz ve yerinde transferler yapılırsa bu takım güle oynaya Süper Lig’e çıkar.

Editör: Haber Merkezi