9 Mayıs’ta yapılacak olan Genel Kurul öncesi şu ana kadar tek isim olarak adaylığını koyan Albatros Denizcilik Uluslararası Gemi Acentalığı Sahibi, İşadamı Zeki Özgül kongre öncesi sorularımıza cevap verdi.

Zeki Özgül, Orduspor taraftarları bu ismi Antalyaspor galibiyetinden sonra Elazığspor’u yenmeleri halinde futbolculara 3’er Bin TL galibiyet primi dağıtacağını ve Orduspor’un sonra oynayacağı 3 maçı kazanması halinde ise futbolculara 10’ar bin TL prim dağıtacağını dile getirdiğinde duymuştu. Peki Zeki Özgül kimdir ? Kendinizi tanıtabilir misiniz ?

Ben Zeki Özgül. Ordu doğumluyum. Kendi işim olan gemi acentalığını Ordu’da fiilen devam ettirmekteyim. Ortak olduğum gemiler vardır. Kendimi bildim bileli de Orduspor sevdalısıyım.

Orduspor’un tarihindeki en sıkıntılı döneminde adaylığınızı koydunuz.
Listenizi belirlediniz mi,
hedefleriniz ne ?

”Ben bir gemi kaptanıyım ve denize batmış bir gemi görüyorum. Bu gemiyi, ancak ve ancak ben kurtarırım.”

Öncelikle listemiz, yönetimimiz ve teknik heyetimiz hazır. Teknik heyetimizde çok tanınmış ve yeteneği tartışılmayacak hocalar olduğunu belirtmek isterim. Ordu’nun en vefalı iş adamlarıyla birlikte bir ekip kurduk. Öncelikli hedefim Orduspor’u bu borç batağından kurtarıp, kalkındırmaktır. Başı öne eğilen Orduspor’un başını kaldırıp, önce Karadeniz’in sonra da Türkiye’nin en büyük marka değerlerinden biri haline getirmektir. Bu sadece benim değil, tüm vatandaşlarımızın görevi olmalıdır. 9 mayısta eğer başkan olursam, 9 mayıs sürecinden sonra ben değil bütün Orduluların bu kulüpte en az benim kadar söz hakkı olacaktır. Orduspor şahısların değil, Ordu halkınındır. Orduspor’un lanse edilen kadar büyük sıkıntıları yok. Abartmaya gerek de duymuyorum. Bu takım tarihte çok kötü günler de gördü ve hepsini alnının akıyla atlatmayı çok iyi bildi. Tarih tekerrür edecektir. Gerekirse 2005’te ki gibi tüm Orduyu maddi açıdan desteğe davet ederek, bu borçları tek tek sileceğiz. Ben bir gemi kaptanıyım ve denize batmış bir gemi görüyorum. Bu gemiyi, ancak ve ancak ben kurtarırım. Şuna emin olun ki, ilk önce kaçacak olan fareler olacaktır. Orduspor’u bu borç batağından kurtardıktan sonra, hep birlikte oturup bu takımın geleceğini, planlarını ve projelerini konuşacağız. Süper lig’de oynayan 8-9 tane çok yetenekli futbolcular var ve şu an başkan olmamı bekliyorlar. Bu işler bazen hatır gönül işleri olabiliyor. Ağırlığımızı koyup, onları da Orduspor’a getireceğiz. Yeter ki Orduspor taraftarı, bu renklere gönül koymasın ve tüm küskün taraftarlarımıza söz veriyorum. Deplasman tribünlerinde, omuz omuza ‘Şampiyon Orduspor’ diye bağıracağız.


Peki herkesin kafasındaki şu an iki soru işareti var. Birincisi kulüp üyeliğiniz yok ve geçen dönem Osman Gümüşkaya adaylığını koyduktan sonra sıkıntı yaşamıştı. İkincisi de kulübün şirketleşmesi. Şirketleşme konusunda sizin düşünceleriniz ne?


”Eğer bizim gibi düşünen başka bir aday olursa, benim tüm desteğim ona olacaktır.”

2009’da Nedim Türkmen, üye olmayan 6 kişiyi, asil üye(başkan yardımcısı) yapmıştır. O belgelerin hepsi elimizde mevcut. Onu baz alarak, eş değer göstereceğiz. Yani bura da ben şovmenlik peşinde değilim. Bir gerçek var. Orduspor’un bulunduğu konumdan el birliği ile hakettiği yerlere getirmek. Orduspor gibi marka bir kulübün başkan adayı olarak, benim ön planda olmam hiç önemli değil. Eğer bizim gibi düşünen başka bir aday olursa, benim tüm desteğim ona olacaktır. Kötü günde Orduspor’u terketmek değildir niyetim. Şirketleşme konusuna gelirsek, ben her zaman Orduspor’un şirketleşmesinden yanayım. Zaten Orduspor bir şirket gibi yönetildiği zaman, maddi olarak kesinlikle sıkıntı yaşamayacaktır. Bu iş artık gönül işi olmaktan çıkmıştır. Modern futbol sistemi dünyaya yerleştiğinden beri, biz Orduspor’u ille de şirket olmayacak diye diretemeyiz. Eğer diretir ve eski kafa ile yönetmeye kalkışırsak, bu konuda denge bozukluğu yaşarız. Diğer kulüpler ile eşit şartlarda yarışamamış oluruz.

Taraftarlar şirketleşme konusunda mevcut yönetimle fikir ayrılığına düştüler. Çok


sıcak bakmıyorlar. Sizin taraftarlara şirketleşme konusunda söylemek istedikleriniz var mı?

”Tek başlılıkla yönetim demek kara düzen yönetimidir”

Eğer orduspor şirketleşmiş olsaydı kesinlikle bu borç batağına düşmezdi. Çünkü tek başlılıkla yönetim demek kara düzen yönetimidir. yani burdan anlayacağımız ben başkanım istediğim parayı istediğim şekilde kullanırım sevdası oldukça ve her gelen Orduspor’a istediği maddi ve manevi zarar veriyorsa şirket olmayışındandır.

Şu anki yönetiminin hem maddi hemde manevi olarak idaresinden memnun
musunuz ?


”Orduspor’da yönetim yok ki”

Şu an ordusporda yönetim yok ki olsaydı Orduspor bu durumda olmazdı.

Kulüpteki borç ve yeni
sezonda gelmesi muhtemel transfer yasağı hakkında
 bilginiz var mı ?


”Kulübün tüm borcu bizim
borcumuzdur ama şahısların borçları bizi ilgilendirmez.”

Orduspor’un şuan ki karar defteri savcılıkta bulunuyor. Savcılığın vereceği karar doğrultusunda haraket edeceğiz. Tabi ki borçlar ödenmek zorundadır. Kulübün tüm borcu bizim borcumuzdur ama şahısların borçları bizi ilgilendirmez. Biz elimizden geleni hatta fazlasını yapmaya hazırız. Transfer tahtasını da açacağımıza inanıyoruz. Bu konuda kimsenin şüphesi olmasın.

Şu sıralar kimse istemesede siyaset futbolla iç içe girdi. Siz Ordu Büyükşehir Başkanı Enver Yılmaz ile bir görüşme yaptınız mı ? Enver Yılmaz’la Nedim Türkmen’in arasının iyi olmadığı ve hatta belediye tarafından İstanbul’da yapılacak olan Feshane Ordu Tanıtım günlerinde bile Orduspor Store’e yer verilmediği görülüyor. Siz bir görüşme yapacak mısınız ?

”Belediye başkanı ile değil tüm mülki amirleri ile ve milletvekili aday arkadaşlarımız ile
görüşeceğiz.”

Tabii ki yapacağız. Sadece belediye başkanı ile değil tüm mülki amirleri ile ve milletvekili aday arkadaşlarımız ile görüşeceğiz. Ordu’nun ekmeğini yiyen, suyunu içen herkesle teker teker görüşme yapacağız.

Teşekkür ederim. Son olarak eklemek istediğiniz bir konu veya görüş var mı ?

”Otobüslerin arka 5’lilerinde giden başkan olacağım.”

Son kez şunu söylemek istiyorum. Orduspor’umuza küskün olan taraftarlarımızı teker teker kucaklayacağım. Deri koltuklardan değil, kale arkalarından, özel uçaklarla deplasman yapan değil, otobüslerin arka 5’lilerinde giden başkan olacağım.
Samet Karadağ / Özel Röportaj
Editör: Haber Merkezi