Her köşe başında yaşlıca bir amcamız yada teyzemizden duyacağımız sözlerden biridir bu cümle."Şimdiki Gençler..." üç noktanın devamına ne eklerseniz artık. Bu söz yeni bir söz değil, 50 yıl önce de vardı 50 yıl sonra da olacak. Çünkü toplumlar hem teknolojik,hem sosyolojik, hemde ekonomik açıdan sürekli bir değişim içerisinde.Aksi inkar edilemez doğanın diyalektiğine aykırı.Gençler bu ve benzeri cümleleri kuran büyüklerimize kendi gençlik yıllarında birileri kurmuş ola ki aynı cümleleri şimdiki gençlere sarf etmeyi kendilerine görev edinmişler.Bu değişim yada dönüşüm adına ne derseniz deyin kaçınılmaz.Bu yazıyı yazmadan iki gün önce yakın bir akrabam ile sohbet ederken bana gençlerin türkçe kelimelerden daha çok yabancı kelimeler kullanarak cümle kurduklarını,türkçeyi katlettiklerini söyledi.Elbette bu söylediğinde doğruluk payı var ancak bundan yakınmak ne kadar doğru.Bugün yazdığımız yazılarda ve konuştuğumuz türkce de yüzlerce farsca,arapca hatta fransızca ve ingilizce kelimeler yok mu?Türkce olarak bildiğimiz kelimelerin çoğu yabancı kökenli ,dilimize pelesenk olmuş bu kelimelerin yabancı kökenli olduğunu bile unutmuşuz.Dil her dönemde kültürler gibi evrimleşecektir.30 yıl önce konuşulan Türkce ile 130 yıl önce konuşulan Türkce aynı mı,130 yıl sonra konuşulacak olan aynı mı kalacak.Bir gencin bulunduğu dönemin şartlarına ayak uydurduğunu unutmamak gerekiyor bu süreci yaratan o gencin kendisi değil içerisinde bulunduğu durumdur.Bizlerden yaşca büyüklerimiz gençlere tavsiye verirken bugün bulunduğu durumu ve şartları algılayıp ona göre tavsiyelerde bulunmalı kuşak farkı bu sayede daha da azalmış olur.Gençlerin bir takım durum yada düşüncelerden uzak kalmasının sebebi de tam olarak bu yaklaşım tarzı,bazı büyüklerimiz gençlerin memleket meselelerinden uzak olduğundan yakınıyor.Muhalefete göre gençler korkuyor,iktidara göre memleket meselelerinden uzak kalmayı tercih ediyorlar.Doğrusu şu ki gençler siyasilere güvenmiyor.Arı düşünce ve toplumsal gelişim derneğinin 12 ilde yapılan gençlik araştırması sonucunda gençlerin yanlızca %13.7 sinin siyasi partilere güvendiğini ortaya koymuştur.Bu oran siyasi partilerin genç üye sayılarında da görülüyor.Türkiye nüfusunun 2019 yılı itibari ile 15-24 yaş arası genç sayısı 13 milyona yaklaştı,nüfusun %15 ini gençler oluşturuyor.Ak partinin Ocak 2020 itibari ile üye sayısı 10 milyon 211 bin 596 iken bu sayının 1.2 milyona yakını gençlerden oluşuyor.Cumhuriyet halk partisinde 1 milyon 257 bin 753 üyenin 95 bini genç üye. Genç nüfus oranına baktığımızda partilere güvenen ve siyasi partilere üye olan genç sayısı beklenen oranların çokca altında.Bunun sebebi açık, Gençler güvenmiyor,anlaşılmak isteniyor ve artık gerçekten sorunlarına çözüm bulunmasını istiyor.Siyasilerin bu sorunları karşılayacak iradesi olduğunu düşünmüyorlar.Yolda gördüğünüz bir gence bakarken "Şimdiki gençler" diye söze başlamadan önce bir kere daha düşünün derim.