ABD dolarının yine zirveye yerleşerek 17.740.000 TL ye ulaştı. Ulaştı fiili yanlıştır. Çünkü bizim yöneticilerimiz tüm gayretlerini göstererek ulaştırdılar. Kimsenin hakkını yemek bize yakışmaz. Başarı bizim hükümetlerimize aittir. Ankara'da 14 Mayıs 1950 den bu yana açık bütçeler yapılarak ABD Doları+ Alman Markı+ İngiliz sterlini dahil bütün yabancı paraların yükselmeleri serbest bırakılmıştır. TBMM ve hükümetlerimizce de bunların yükselmeleri ve zirveden inmemeleri için her türlü önlem alınmıştır. Bu önlemlerin en başında, biri birinden açık bütçeler yapılarak paramızın ezilmesi yolunun adeta resmi devlet politikası haline getirilmiş olmasıdır. Bu gidişi önlemek amacıyla ilaç için bir defa dahi DENK bütçe önlemine başvurulmamıştır. Bugün da ayni yanlış yolda ısrar edilmektedir. Çare olarak denk bütçe yapılacağına. TBMM den 880 milyarlık ek bütçe çıkarılmıştır. Bu bütçe açığı ek bütçe denilerek örtülemez. Bu ek bütçe değil 278 Milyar açık olan 2022 bütçesine 880 milyar TL daha açık eklenmesidir. Böylece 2022 merkezi bütçe açığı 278+880=1158 Milyar TL ye ulaşmıştır. Bu bir yanlıştır, gaflettir dalalettir bir hak ve hukuk ihlalidir. Milli bir suçtur. Cumhuriyetimizin bağımsızlığını yok edecek ve Türk milletini tam manasıyla iflasa sürükleyecek bir hak ve hukuk ihlalidir. Bu suçun savcısı Anayasamıza göre Cumhuriyet Baş savcısıdır. Yargı yeri de T.C. Anayasa Mahkemesidir. Hukuk Makamları acaba ABD doları kaç TL olursa ve Bütçe açıkları ne kadar olursa hukuki işlemlere başlarlar. İnsan merak ederek bu soruyu sorar.

Cumhurbaşkanımız Ekonomik Durum için ne diyor?

Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan, 15 Temmuz darbe girişiminin 6. yıldönümü dolayısıyla yayımladığı mesajda, “Türkiye’nin ekonomiyle teslim alınmasına rıza göstermeyeceklerini” söyledi. Erdoğan'ın İngilizce ve Türkçe mesajı bazı gazetelerde yayınlandı

AKP li Sayın Cumhurbaşkanımız Erdoğan diyor ki: Türkiye’nin ekonomiyle teslim alınmasına rıza göstermeyeceğiz. El hak doğru bir yaklaşımdır. Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanları böyle düşünür ve böyle konuşur. Ancak bir ancak var. 880 Milyar daha gelir tahmini, artışı adı altında gizlenerek bütçe açığına 880 Milyar daha eklenmesine Cumhurbaşkanımız ONAY veremez. Feci olan durum budur.

Anayasal hukukumuza aykırı olan şey budur.

Hepimizin çok iyi bildiği gibi Atatürk ve İsmet Paşa açık bütçelerin bağımsızlığımı yok edeceği ve Türk milletini tam manasıyla iflasa sürükleyeceği gerekçesiyle yasak etmişlerdir. Bu yasağı çiğnemek demek Anayasayı çiğnemek insan haklarına saldırmak demektir. AKP iktidarının yaptığı. 2003 ten bu yana Tüm bütçeleri açık yaparak bağımsızlığımızı nerede ise yok etmiştir. Sayın Cumhurbaşkanımız diyor ki: " .Türkiye’nin ekonomiyle teslim alınmasına rıza göstermeyeceğiz" Diyor. El hak doğru diyor. Ama bu sözünüz bütçenizi ekonomik bünye ile orantılı ve DENK yaparsanız doğrudur. Söylemekle olmuyor. Açık bütçelerle bu karanlığa sürüklenen bir süreçte “2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu ile Bağlı Cetvellerinde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi”, adı altında gelir tahmini artırımı” adı ile 880 Milyarlık bir ek ve açık bütçe çıkarırsan bu olmaz. Bu bütçeleri DENK yapmazsan Atatürk’ün dediği gibi bağımsızlık korunamaz. İsmet paşamızın işaret ettiği gibi" memleketi tam manasıyla iflasa sürüklersin" Nitekim uygulama budur. Dost acı söyler acı yazar. Çünkü Türk yazarları Türk milletinin TBMM nin ve Hükümetimizin başarısı için düşünen, çırpınan, araştıran ve yazan dostlarınızdır.

Dâhili ve harici bedhahlarımız 14 Mayıs 1950 den sonra hep " Zehir'i açık bütçeler içinde yani altın tas ile sunuyorlar"


 

Günümüzde Ana Çelişme Nerededir

  • Bu gün ana çelişmemiz. Sanki Önümüzdeki seçimleri Sayın Erdoğan mı yoksa muhalefet mi kazanacak şeklinde gösterilmektedir. Oysa durum bu değildir. Önümüzdeki, seçimlerde Ulusal egemenliğe dönülecek midir yoksa dönülmeyecek midir şeklindedir. Peşinen söyleyelim ki açık bütçeler devam ederse Sayın Erdoğan ve çevresindeki gaflet ve dalalet içindekiler %100 bir daha kazanamayacak şekilde kaybedecektir. NEDEN kaybedecektir. Madde madde yazalım da Sayın Yazarlarımız da anlasın Türk seçmeni de anlasın.
  • 18 TL olan bir gram altın 980 TL ye yani 54 misline çıkardığı için
  • 24 TL olan çeyrek altını 1643 TL ye yani 65 misline çıkardığı için
  • 2003 teki bütçe büyüklüğümüze göre 4,100.000.000 Milyar çeyrek atın alım gücünde iken bugün 1,7 Milyara gerilediği için
  • 1 ABD Doları 1.320.000 İken bu gün 17.720.000 TL dir. Artış 13 misli olduğu için

Biraz daha uğraşırsak aklımızın hayalimizin almayacağı kadar olumsuzlukları alt alta yazabiliriz. Türk milleti bu hazin tabloya evet diyecek kadar da kendisini unutmamıştır. Savaş cephede kazanılır. Cephe Türk parasının ezildiği Haçlı paralarının ve altının yükseldiği yerdir. Yani biri birinden daha açık bütçelerdir. Bu cephede birliğiniz, kuvvetiniz veya keskin kelemleriniz yoksa seçim kazanma hayalleri kuranlar için yazıyorum. Savaş kazanma olasılığınız da yok demektir.