Türkiye, 110 bin tonluk yıllık bal üretimi ile dünyada 10. sırada yer almaktadır. Ancak son yıllarda, iklim değişikliğinin etkisiyle bal üretiminde düşüş yaşanmaktadır. Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği (TAB) Başkanı Ziya Şahin, bu yıl "gal arısı" ve iklim şartları nedeniyle kestane balı üretiminde düşüş yaşandığını açıklamıştır.
İklim değişikliği, arıların besin kaynakları olan bitkilerin çiçeklenme zamanlarını değiştirerek arıların beslenmesini zorlaştırmaktadır. Ayrıca, artan sıcaklıklar ve hava kirliliği arıların sağlığını olumsuz etkilemektedir.
Arıcılığın geleceği açısından iklim değişikliğinin etkilerini azaltmak için alınacak önlemler büyük önem taşımaktadır. Bu kapsamda, Tarım ve Orman Bakanlığı, iklim değişikliğine dayanıklı arı ırklarının ıslahı ve iklim değişikliğine uygun flora çalışmalarını yürütmektedir.
Arıcılık sektörünün geleceği açısından umut veren bir diğer gelişme ise apiterapi alanındaki gelişmelerdir. Apiterapi, arı ve arı ürünlerinin geleneksel tamamlayıcı tıp alanında kullanılmasıdır. Uluslararası Apiterapi Federasyonu Başkanı Ali Timuçin Atayoğlu, Türkiye'nin apiterapi alanında dünyanın zirvesini hedeflediğini belirtmiştir.
Apiterapi, arıların sağladığı faydaları daha geniş kitlelere ulaştırarak arıcılığın ekonomik değerini artırabilir. Bu kapsamda, apiterapi alanındaki çalışmaların hızlandırılması ve yeni mevzuat düzenlemeleri yapılması gerekmektedir.
Özetle, arıcılığın geleceği, iklim değişikliği ve diğer faktörlere bağlı olarak belirsizliğini korumaktadır. Ancak, iklim değişikliğine dayanıklı arı ırklarının ıslahı, iklim değişikliğine uygun flora çalışmaları ve apiterapi alanındaki gelişmeler, arıcılığın sürdürülebilirliğini sağlamaya yardımcı olabilir. AA
