Nişantaşı’nda betonların arasında kalmış,samimi, sıcak, etrafında cafeler,içerisinde ufak bir çocuk parkı olan yeşil bir meydan..Mıstık Parkı..

Alışkanlık haline gelmiş aynı saatlerde, aynı çocuklar.. Hatta herkes tanıyor birbirini arkadaş olmuş bebeler..Geçenlerde ben de ordaydım. Bir banka oturup onları izledim.Çocukluğumu düşündüm, bizler de böyle miydik diye! Hemen yanımda, gülkurusu desenli elbisesiyle, kuaförden yeni çıkmış dalgalı saçlı, ellerinin buruşukluğunun gözükmesini engelleyen iri modern yüzükleri ve ojeli parmaklarıyla , “babaanne babaanne “diye seslenen torununu seven 80 ‘li yaşlarında bir bayan oturuyordu.Yanında 40’lı yaşlarda gelini ..Gelin kayınvalide ilişkisi bayıldım. 2-3 yaşında çocuk, oynuyorlar onunla parkta.Anne biraz büyük geldi gözüme yaş olarak , İkinci çocuğu heralde dedim.İlgisi alakası çok fazlaydı.

Diğer yanda, saçları yarı bordo, yarı yeşil boyanmış bir bayan, o küçük kaydırakta çocukla beraber kayıyor, yerlere bağdaş kurup onunla araba yarıştırıyor..Salıncakta sallarken sesli sesli hepimizin duyacağı şekilde şarkı söylüyor çocuğa..

Bir tarafta yabancı bir kadın ingilizce sohbet ediyor bebekle.. Çocuk şarkıları öğretiyor.

Saymakla bitiremeyeceğim örnekler. Bunları Bahar’a anlattım. Ne kadar ilgili anneler dedim. O da “ Anne bu bayanlar , çocukların anneleri değil, hepsi “oyun anneleri” dedi. İlk defa duydum. Ben mi çok geri kaldım, bakıcı anneler, yatılı bakıcı, gündüzlü bakıcı, part-time bebek bakıcısı, dadılar, saatlik kreşleri biliyorum da “oyun annesi “ de nerden çıktı..Bakıcı ayrı, oyun anneleri ayrı para mı dayanır bu işe.. Ana okullarında, kreşlerde, AVM’lerde de oyun anneleri oluyormuş. Çocukların Psiko- motor becerilerını geliştırmek, onlarla oyunlar oynayarak gelişimini sağlamak için.Bu bayanlar genellikle okul öncesi öğretmenlerden , sınıf öğretmenlerinden, meslek okulu mezunu olanlardan tercih ediliyormuş.

Uzmanlara göre en 3 yaşına kadar çocuklara anneleri bakması gerekiyormuş.Güven kavramı ilk aylarda gelişmeye başladığından.

Ama çalışan anneler olunca çok zor. Gurbette olunca anneanne babaanne de yok..Bizler mi şanslı çocuklardık. Annem çalışmıyordu, anneanne, babaanne varken hala, yenge, teyze , amca iç içe sarmaş dolaş büyüdük doya doya…

Bebeklere kimin baktığından çok nasıl baktığı da önemli. Bu konu beni aşar Aile Çocuk Danışmanlıkları var artık. Bedensel gelişim, fiziksel gelişim, duygusal gelişim , kendini değerli hissetmek, özgüven ne ararsan , var da var..

Ben, doya doya aile büyüklerimle büyüdüğüm için halimden çok memnunum. Hangisinin daha doğru olduğunu bilemem.Duyguların en büyüğü ve en güzeli olan çok özel bir torun sevgisi yaşıyorum. Onlara bsbaanne anneanne sevgisini vermeye her zaman hazırım..Ayrıca” Oyun Anneleri’de” olurum.