Medeniyetler doğuyor, gelişiyor zirveye ulaşıyor ve geri dönüş başlıyor. Soru şudur, Batı Medeniyeti zirveye ulaştı mı?

Evet diyebiliriz. İddiamızı doğrulayan, ekonomik göstergeler var.

Birincisi ve önemlisi, Batı Medeniyetini yaratan sermaye birikiminin limite ulaşmış olmasıdır. Günümüzde Batı, sermaye birikimi ile büyümüyor. Aksine fazla sermaye biriktirmenin sorunları yaşanıyor. Fazla sermaye, stagflasyon yaratıyor. Stagflasyon, durgunluk içerisinde enflasyondur. Stagflasyondan kurtulmanın yolu, eldeki fazla sermayeyi, dışarı aktarmaktan geçiyor. Sermaye dışarı gittiği zaman, kendine rakip yaratıyor.

İkinci neden, Batıda, karların azalıyor olmasıdır. Azlan karlar, yüzünden yatırımlar da azalıyor ve ekonomileri durgunluğa giriyor. Ekonomik büyüme oranları giderek düşüyor.

Üçüncü sırada nüfus var. Nüfus artışı azalıyor. Nüfus artışındaki azalma, Batı ülkelerinde nüfusun terkibi ihtiyarlar lehine artıyor. Yaşlanan nüfusun verimsiz olması, sistemin geleceğini riske atıyor.

Dördüncüsü, kendliğinden gelişti. Her pozitif beraberinde negatif olgular getirir. Batının sanayileşmesi, beraberinde çevre kirliliği yarattı. Karbon dioksit oranı yükseliyor. Yükselen karbon dioksit, sera etkisi yaratıyor ve atmosferde ısınma başlıyor. Nitekim, şimdiden kutuplarda buzlar erimeye başladı.

Buzların erimesinin yaratacağı sorun şimdiden hesaplandı. Eriyen buz dağlarının Atlantik okyanusundaki, GOLF STREAM sıcak su akıntısını engelleyeceği anlaşıldı. Sıcak su akıntısı engellendiği taktirde, Amerikanın Doğu sahilleri, İngiltere adası ve Batı Avrupa buz ile kaplanacak. Beğenmedikleri ve kabul etmedikleri mültecilerin durumuna düşecekleri zaman hızla yaklaşıyor.

Yarattıkları medeniyeti, kendileri sonlandırıyor.