İngiliz Başbakanı W. E. Gladstone (1809-1898), doğrudan Türkleri hedef almıştı ve ''Türkler, insan olmayan insan müsveddeleridir'' diyordu. Yüz yıl süreyle Batı'da, Gladstone'nın ''Türk Düşmanlığı'' işlendi. En çok kullanılan ve Batı toplumunu ikna etmeyi başaran söylem ''Orta Asyadan Çobanlar geldiler, medeniyetimizin temelini oluşturan Romayı yıktılar'' şeklindeydi.

Sonunda Batı kararını verdi. Paris Dörtlüsü diye tanımlanan İngiltere, Fransa, İtalya ve Amerika şu kararı aldılar.

''Anadolu Türkleri yok edilmeli, edilemez ise geldikleri yere Orta Asya’ya sürülmeli'' dir.

15 Mayıs 1919 günü, Paris Dörtlüsü ülkelerin desteği ile Yunanlılar, İzmir’den Anadolu’ya girdiler. 15 Mayıs günü İzmir’de kan gövdeyi götürüyordu. Yunan askeri, eli silah tutan herkesi katlediyordu. Cesetleri, Alsancaktan denize attılar. Akıntı, cesetleri Karşıyakaya taşıdı. Cesetleri denizden Karşıyaka köylüleri topladı. İçlerinde 12 yaşında çocuklar da vardı...

Ulu Önder Atatürk, 9 Eylül 1922 günü, işgalcileri Ege Denizine döktü. Bir gerçek ortaya çıktı. ''Anadoluda Türkleri yok etmek mümkün değil'' dir.

Türklerin Anadoluda yok edilemeyeceğini anlayan Batı, yeni bir Türk Politikası geliştirdi. ''Türklerin, tekrar güçlenmesini önlemek''. Bu amacı gerçekleştirmek için 100 yıllık program yaptılar.

1. Türklerin nüfus artışını-Yunanistan seviyesinde tutmak. Bunun için ilk planlama göç hareketi ile başlatıldı. Türkiyede yaşayan Hristiyan Türkleri (Peçenekleri) Yunanistana göç ettirdiler. 1,5 milyon Türk, Yunanistana gönderildi. Bu konuda başarılı olamadılar. 1920 lerde 12 milyon olan Türkiye Nüfusu, bu gün 85 milyonu aşıyor.

2. Türklerin sanayileşmesini önlemek. Tarım toplumu olarak kalmasını sağlamak. Geciktirdiler, ama başarılı olamadılar. Türkiye, hızlı şekilde sanayileşiyor.

3. Türklerin silah sanayinde ilerlemesine mani olmak. Geciktirdiler. Ama başarılı olamadılar. 2010 yılına kada basit bir piyade tüfeğini üretemeyen Türkiye, şimdi tank üretiyor. Helikopter üretiyor. İnsansız jet uçağı üretiyor. Türk ihaları, dünyada satış rekoru kırıyor.

4. Tarikatlar ve mason locaları kanalıyla sosyal yapıyı kontrolde tutmak. Ülkenin her tarafı tarikat doldu. Ancak, Feto hareketi toplumun aklını başına getirmeye yetti. Toplum, tarikatlara hoş gözle bakmıyor. Mason olmak, itibar görmüyor.

5. Türkiyenin güçlenmesini önlemek amacıyla ülkeyi bölmek. Bu amaçla PKK'yı kurdular. Alenen destekliyorlar. Finanse ediyorlar. Ancak başarılı olamadılar. Mücadele devam ediyor.

6. Finasns kanalından ekonomiye egemen olmak. Hedeflerinde Merkez Bankası vardı. Merkez bankasını ele geçirmeyi başaramadılar. Türkiye, piyasa yapıcı bankaların satışını önledi. Sıcak parayı kovdu. IMF'yi de ülkeden çıkardı. Ancak, iş birlikçiler ekonomiyi olduğundan daha kötü gösteriyor. Finans piyasası kanalından mücadele devam ediyor.

Ülkemizi rahatsız eden hangi taşı kaldırsan, altından Batı çıkıyor.