"Elin çocukları akıl getirir,
benim oğlan dal-takım getirir."
Yukarıdaki sözler Babama ait(Allah rahmet eylesin)...
'70 yılında Ortaokulu okumak için köyden şehre indirildim.El kadar bir çocuk ve o çocuk Ordu sokaklarında.Büyük Postahanesinin yanında bulunan Bol Kepçe Lokantasının sahibi Ali Amcaya emanet bırakıldım.Bu çocuk geldikçe yemeğini yesin,biz geldiğimiz zaman toptan öderiz sözleriyle.Babamın Asker arkadaşıydı Ali amcamız.Yemek için Lokantam ,Yatakhane için ise Çifte fırın işletmecisi,Avukat,özel yurt açmış bulunan ve şimdilerde Şehir stadyumunun karşısında bulunan Çocuk esirgeme yurduna yerleşmiştim.Babam bir incelik daha düşünmüş;Tostcu Gündüz olarak bilinen ağabeye de beni teslim etmiş;Tostunu,çayını içsin demişti.Açlık ve soğuk yoktu yaşantımda anlaşıldığı gibi...
Eksiklik arkadaş çevremde olduğunu kısa zaman sonra gördüğüm.Yurt arkadaşlarım içerisinde Akkuş ilçemizden Adem Zor,Şimdi öğretmen olan Ali Osman Temiz-Selami Temiz,Türkücü Şener Gök gibi bir kaç arkadaş ve Okulumuz (Fatih Ortaokulu) içerisinde bir kaç arkadaş.Benim gibi bir köylü çocuğu için büyük servet değil mi?..
Meskenim Okul-Yurt olmadı yanlızca...Sinema -Tiyatro sahnelerinin daimi üyesi olduğum gibi;Şehir Kütüphanesi meskenim di açık bulunduğu süreler içerisinde.Ders saatimin tamamlandığından hemen sonrası,Yemek ve gerekli ihtiyaçlarımdan kalan süreyi Şehir Kütüphanesinde geçirmeyi seçtim.Kitaplar,dergiler,gazeteler benimle arkadaş oldu.Bilgi Kitapevi,Hasan Sarı Kitapevi,Zaloğlu kitapevi ve diğerleri benim candan arkadaşlarım ,uğrak alanlarım dı.Kemalettin Tuğcunun tüm kitaplarını ilk elden okudum.Aziz Nesin ile oralarda tanıştım,Türkiye ve Dünya klasiklerine vuruldum.
Derslerim eğlencelerim ile birlikte gitti,sınıfımın en üst konumuna gelmiş olmasam da yinede vasatın çok üzerindeydim.Köylü ve ben;Sınıfını geçen ve belgeler ile tanışan birisiydim.
İlk yarı ve dönem sonunda "Geçti" ibaresiyle Babama yanaşırdım ve babam o zamanlar karşısında dik durmakta olan oğlu için;"Oku ve kurtul" öğüdüne sığınırdı.Okumak ve Kurtulmak farklı anlamlar taşıyan beynim bir türlü anlamadı ve Oku emri ile Peygamberliğe adım atan en büyük Devrimci Mustafa ve Kurtarıcı Mustafa içimde yer etmişlerdi.Biri ruhumu diğeri bedenimi geleceğimi yönlendirecekti.Kurtul kelimesi ikisi içinde anlamlıydı:Sömürü-Soygun,Ahlaksızlık,Vicdan ve guffara kılıç çalmak,kendi benliğimizin üzerinde durmak ve düşler için düş kurmayı çağrıştırmak olmalıydı.
Devam ettik,devamını getirmek için işte o zaman boyumuzu aşmakta olan işlere burnumuzu soktuk.Kısaca;Terörist-düzen sorgulamacısı,değiştirmek için beden koyucu,bedenler üzerinden göz yaşı akıtıcıların safında yer aldık.işte o günden sonra Babamın dediği gibi;"Dal-takım " getiren olduk.Önceleri taşıdığım kitaplar,dergiler,okuma ve kurtarma felsefesi babamın gözünde hiç kaldı.Belki de;İlk göz ağrısı,ilk oğlan evladı olmasaydım;Sildim gitti veya Vatan sağolsun biçiminde bir nefes verecekti.Vermeyişi olgunluğundan,kavgasının haklılığından ve aşkından olmuştu.Teşekkürler Baba sözümü hiç duymadı-duyamadı..1
Sıra benim Sıpaya gelmişti.Tek oğlan ve tekne kazıntısı;İlkokula kendi isteği ile yaşıtlarının okul öncesi eğitim yaşındayken zorlamasıyla ve "Yakar-yıkarım" tehdidiyle yapıldı.ilk zamanları güzel ve istekliydi.Okuyacak,adam olacak çocuk kalitesini üzerinde taşırken,Makina mühendisliğinden öğretmen saflarına aktarılmış bir iş bulamayan öğretmencik tarafından azarlandı ve okulundan,sınıfından uzaklaştı.Okul zamanında hasta olmayı huy edindi,nazlandı ve başarısını aşağılara çekti.Uzun yıllar sevmedi,sevemedi.Öğretmenini sevmediği içinde eğitimi sevmedi ve her dönem için belgesiz evin yolunu tuttu ama sınıfını geçti.Lise zorunlu dedik,okuyacaksın ve kurtaracaksın dediğimizde ağladı,inledi,sığınacak dalda ararken Dedem dedi,Dedesi;Aşkı ,güzelliği ve adamlığı verdi ve en büyük mirasım adımı üzerinde taşıyan oğlum olacaksın ve Kurtulacak,kurtaracaksın dedi.
Dedesi 29 Mayıs 2009 günü aramızdan ebed ayrıldıktan sonra yeni bir başlangıç ve çaresizliğin pençesiyle de yol ayırımına düştü.Lise de aldığı ilk ve tek belge yine kendisince istenilen bir kuş tarafından parçalandı ve yok sayıldı ve işte inanç ve inat birlikte yola çıkmışlardı bir defa geri dönüşü zordur.yürüyecek kadar dermen ve nefes vardır.
Şimdi belgelerden uzak ve yeni ufuklar kovalayarak ve bizlerin ne dediğine,ne istediğine bakmadan kendisince ve kendimiz için Oku ve Kurtarma andıyla yürüyor her gün-gece...
Bu yarı yıl tatilinde öğrencilerimizin belgelerine takılmadan onları anlayalım ve onlar tarafından anlaşılmak dileğiyle;
Hoşcakalınız,İyi tatiller Çocuklar..