▪️Modern devlet, biçimi ne olursa olsun, özü itibarıyla KAPİTALİST bir makinedir. Kapitalist devlettir. Toplam ulusal sermayenin ideal kişileşmesidir.▪️Friedrich Engels

Geçenlerde LABRİS grup üyeleri ile  yaptığımız FRİGYA kültürel gezi buluşmamızda, duayen hocamız Prof.Dr.Nusret Fişek ‘i değerli katılımcılara kısaca anlatmak bana nasip oldu. Orada da değindiğim gibi hocamızın çalışma ekibindeki değerli diğer hocamız Prof.Dr. İsmail Topuzoğlu ‘’İş Kazlarının Önlenmesi Koruyucu Hekimliğin En Önemli Öğesidir, ‘’diye bizleri uyarırdı. Hepimizi derinden üzen BARTIN İŞ CİNAYETİ ‘ni Nusret Hocamız yaşarken duysaydı, bizlere gür sesi ile

-NİÇİN KORUYUCU HEKİMLİK İLKELERİNİ UYGULAMADINIZ?

-NİÇİN İŞ CİNAYETLERİNE İZİN VERİYORSUNUZ?  Diyerek, hesap sorardı. Sorduğu ile kalmayıp,

-NİÇİN İŞ GÜVENLİĞİ UZMANLARI VE İŞ HEKİMLERİ GÖREVLERİNİZİ YAPMIYORSUNUZ?

Diye kızıp, Olayın asla peşini bırakmazdı. Ah! Nusret Hocam Ah... Maalesef görevlerimizi yapamıyoruz. Patrona bağlı çalışıp, maaşların patrondan alınması çok acı! Gel de bağımsız İSG uzmanı veya işyeri hekimi ol.

*

Yine bir olay, yine yürek yakan bir gelişme ve değişmeyen sonuç. Evet, sonuç hiç değişmiyor’’ İş Cinayetleri Bitmiyor’’. Türkiye’de insanlar ölüyor. Hekim ve Sağlık Emekçileri, Kadınlar, Çocuklar, Gazeteciler ve Yoksul Halkımız sürekli saldırıya uğrayıp, yaralanıp, katlediliyorlar. Hepimizin bildiği bu çevrelerce; ya kader ya da kaza deniyor. Yani işin Fıtratı böyle diye ahkâm kesiyorlar. Ana muhalefetimiz ve lideri ise “Türban Yasası” çıkarmakla meşgul. Ört kİ Ölem!..

*

İşte size Amasra! Resmî sayılara göre tam 41 maden işçisi öldü. Bizi yönetenler tıpkı Soma’da ve Çorlu’da olduğu gibi yine kader, kaza dedi o davaları takip eden değerli arkadaşım gazeteci kardeşimiz Aziz Muhammet Ulubaş nelerin yaşandığını, neleri olduğunu sürekli bizler için araştırıp, bize istatistikî bilgiler atıyor. Buradan ona da çok teşekkür ediyorum. Onun araştırmasından da yola çıkarak, diyebilirim ki her iki davada da skandallar inanılmaz. Buraya yazsam VAH ÜLKEM VAH! Dersiniz. Yolsuzluklar, yolsuzluklar,Raporlarda skandallar ve daha onlarcası…Ortaya konan sonuçlar bunun da diğerlerinden farklı olmayacağını net olarak ortaya koyuyor.

*

Maden işçileri yaşamları pahasına yerin yüzlerce metre altına girerken, orada canları uğruna ekmek parası kazanmak derdindeyken, yaşadıklarımıza bakın! Hani “Bizi Kıskanan Almanya” var ya, en son büyük bir maden kazasını 1971 yılında yaşamış. O tarihten bugüne kadar Almanya’da maden kazası hiç olmamış. Olsa bile tek bir işçinin burnu dahi kanamamış. Ne kıskanç Almanyaymış?

*

Sadece Almanya değil; dünya üzerinde o kadar çok örneği var ki; Maden kazalarında, işçilerinin burnu dahi kanamadan kurtulan. Türkiye ve benzeri ülkelerde, yani Küresel Anamalcı sistemin etkisi ve buna bağlı olarak sömürüsü altında kalmış baskıcı yönetimlerde, bunlar hep yaşanmış ve hep yaşanacak gibi…

*

Amasra’ya kısa süre önce ilgili Sayın bakan gidiyor. Ama işe bakın ki sadece 20 gün sonra madende patlama meydana geliyor. Sayın bakan bilin bakalım ne diyor? “Sizin sağlığınız bizim için her şeyden daha önemli” diye anons ediyor. Ne güzel bir çağrı… Tam da bu sözlerin üzerine yaşanan bu gelişmeyi sizler nasıl açıklıyorsunuz? Diye sorsam bana darılmazsınız değil mi? Ben bir hekim olarak diyecek söz bulamıyorum. Sayıştay’ın 2019 yılında yayınladığı raporda tehlikeyi gözler önüne sermesi ve o tehlikenin sadece 3 yıl sonra gerçekleşmesi; Kaza, Kader, Fıtrat gibi terimlerle açıklanıyor. Vah ki vah! EN İYİSİNİ BİZ YAPARIZ MANTIĞI…

*

Yargı yine bu olayda da; Soma ve Çorlu’da olduğu gibi sessiz sedasız dosyayı kapatacak mı? Bunu yaşayıp hep birlikte göreceğiz. Ama bir şey kesin, Bunca olana rağmen bu yaşananların adı TOPLU KIYIM yani KATLİAMDIR. Sorumluların hem ailelere karşı hem de yargıya hesap vermesi gerekmektedir. Bu olur mu derseniz? Bu iklimde olmaz derim. Neden mi? Çünkü “Referansımız SOMA KATLİAMIDIR.” Fazla canınızı sıkmadan gelin!

Sözlerimizi Aşık Mahzuni Şerif Ustamızdan alınma bir dörtlükle bitirelim.

Der, Mahzuni kuyu dardır

Bize kolay o’na zordur

Bir onurlu teri vardır

Bunu bilir madenciler…

Sevgilerimle…