İçinde bulunduğumuz yıl Türkiye Cumhuriyeti’nin; ve Cumhuriyet’in ilanının yüzüncü yıldönümü oluyor.

      İtilaf Devletleri Rusya’yla doğrudan temas sağlamak; Rusya’ya silah ve malzeme yardımı yapabilmek amacıyla; ve  Süveyş Kanalı,  Hint yolu üzerindeki (Gemi taşımacılığı ) Türk baskısı nı kaldırmak için hedeflendiler.  Osmanlı İmparatorluğu 2 Ağustos 1914 tarihinde Alman İmparatorluğu ile İttifak Devletleri safında yer almak için bir anlaşma imzalamıştı. 10 Ağustos 1914 günü Goeben Muharebe Gemisi ve Breslaw ağır kruvazörünün; Amiral Sukon komutasında Çanakkale Boğazını geçerek İstanbul’a gelmesi; Boğazlar anlaşmasına göre; Boğazlar’ın tüm savaş gemilerine kapalı tutulması lazımdı. Alman Donanması’na bağlı bu iki gemi’nin boğazdan geçmiş olması savaş nedeni sayılacaktı. Osmanlı İmparatorluğu bu gemilerin Almanya’dan satın alındığını açıklayarak; gerginliği erteledi.  Gemiler 16 Ağustos 1914 tarihinde Yavuz ve Midilli adlarıyla Osmanlı Donanmasına katıldı. Bu gemilerindeki mürettebat Osmanlı Donanması’na ait kıyafetleri giyerek görevlerini sürdürdüler.  Amiral Souchen  ise Osmanlı Donanması Komutanlığı’na getirildi; amaç soruna çözüm bulmaktı. Bu iki savaş gemisi Ekim 1914 te   Rus Limanlarını vurdu; hem de Osmanlı’yı savaşın içine çekti. İtilaf Devletleri’nin amacı Osmanlı’nın başkenti durumundaki İstanbul’u alarak boğazların kontrolünü ele geçirmek;  Rusya’yla güvenli bir tarımsal ve askeri ticaret yolu açmak ve Alman müttefiklerinden birini (Osmanlı )   savaş dışı bırakarak; İttifak Devletleri’ni zayıflatmak amacıyla ile Çanakkale Boğazı’na girdiler.

      Yapısı bakımından savunmaya elverişli Çanakkale Boğazı Türkler tarafından mayınlanmıştı. Boğaz savunması dış, orta ve iç bölgeler olarak 3 e bölünmüştü.  Kasım 1914 te  İngilizler Seddülbahir ve Kumkale tabyalarını topa tuttular. 19 Şubat 1915 te boğazın dış tabyaları tahrip edildi.  Fransız ve İngiliz savaş gemileri Marmara Denizi’ni geçmek üzere plan yaparak 18 Mart 1915 te orta savunma tabyalarını sürekli olarak bombaladılar.  Boğaz’daki mayın tarama işlemi İngiliz ve Fransız deniz askerlerince daha önce yapıldı. Bunun üzerine 7, 8 mart gecesi Yüzbaşı Hakkı Bey komutasındaki Nusret mayın gemisi yeniden denize (Boğaz ) mayın döşediler. İtilaf Kuvvetleri 16 harp gemisi ile  18 Mart 1915 te Boğaza  girerek tabyaları ateşe tuttular.  Gerek mayınlar, gerekse bataryaların isabetli atışları  ile İtilaf Kuvvetleri  birçok gemi kaybederek geri çekildiler. 18 Mart deniz saldırısı Çanakkale Boğazı’ndan geçilemiyeceğini ortaya koydu.  Bundan sonra İngiliz, Fransız ve Anzaklar’dan (Yeni Zelanda Ordusu Avusturalya ) yeniden;  70 bin kişilik kuvvet ile  25 Nisan 1915 te Seddülbahir ve Arıburnu Bölgeleri’nden karaya çıkarıldı.  İlk çıkarmada 19 cu Tümen Komutanı Mustafa Kemal; 17 ci piyade Alay’ını  Conk Bayırı’nda  zamanında yetiştirerek; koca çimen tepesinin  İtilaf Kuvvetleri’ne geçmesini önledi. 25 Nisan 1915   harekatında düşman büyük bir kayba karşılık; küçük bir köprübaşı elde etti.

     1915 sonbarında Türk Başkomutanlığı 1 ci Ordu’yu Gelibolu’ya göndererek Türk Ordusunu 21 Tümen’e çıkarıldı; sonuçta  Çanakkale’yi 3 günde geçeceğini sanan İtilaf Devletleri General Charles Monreo’nun geri çekinilmesi  gerektiği  raporuyla  2 İngiliz Tümeni  Selanik’e çekildi. Sonrasında 16 Ocak 1916 da İtilaf Devletleri gizlice geri çekildiler. Çanakkale Savaşı yaklaşık 8,5 ay sürdü.

 Çanakkale Savaşı sonuçları itibarıyla; Türkler’in kaybı 252300 kişi; İtilaf Kuvvetleri’nin kaybı  252 bin ölü, yaralı ve esir oldu.  Çanakkale geçilmez diyen İtilaf Kuvvetleri geri çekildi.  Çanakkale Savaşlarının Kahramanı Anafartalar Grup Komutanı Mustafa Kemal’i Türk Ordusu’nda çok tanınan başarılı bir General yaptı;  ileride başlıyacak Kurtuluş Hareketi’ne önder bir lider hazırladı. Çanakkale Savaşı’nda çok büyük sayıda eğitimli  insan kaybımız oldu. Rusya müttefiklerinden beklediği yardımı alamayınca 1917 ekiminde çarlık rejimi yıkıldı; Bolşevik ihtilali oldu ve komünistler ülke yönetimine geldi.

      Çanakkale Zaferi’nin 108 ci yıldönümü kutlu olsun.