Kimin aday olacağı uzun süre tartışılan, aday olmak isteyenler bizzat genel başkan tarafından kabul edilen İstanbul il kongresi nihayet 8 Ekim tarih itibariyle İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu tarafından desteklenen, daha önce Bahçelievler ilçe başkanlığı yapan genç bir arkadaşımız Özgür Çelik’in, daha önce il başkanlığı yapmış genel Merkez destekli Cemal Canpolat’a karşı 310’a 342 oyla kazanmasıyla sonuçlandı.

Seçim yarışının sert geçeceği seçim öncesinde tarafların açıklamalarından, bazı ilçe belediye başkanları Genel Merkez adayı Canpolat’tan yana tavır alırken, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve bazı ilçe belediye başkanlarının Özgür Çelik’ten yana taraf olmasından belliydi. Genel Merkez İstanbul kongresine büyük önem atfediyordu. Kılıçdaroğlu kongre öncesi birkaç kez İstanbul’a gelerek delegelerle görüşmeler yapmış... Kongreye de birçok Genel Başkan Yardımcısı, PM üyesi, Milletvekiliyle katılım sağladı.

Pazar günü saat 11’de Haliç Kongre Merkezindeydik. Yol boylarından eski Genel Başkan Yardımcılarından Oğuz Kaan Salıcı’nın eleştirilerine maruz olan Özgür Çelik’in afiş ve billboardları gözümüze çarptı. Salon girişini her iki adayında afişleri donatmış. Yine içerde Canpolat’ın Kılıçdaroğlu ile birlikte fotoğraflı ‘’asla yalnız yürümeyeceksin’’ pankartı. Özgür Çelik’in ‘’İstanbul için, yürekten çalışacağız’’, ‘’İstanbul için biz varız’’, ‘’İstanbul için hep birlikte başaracağız’’ pankartları dikkat çekiciydi.

Görevlinin birkaç kez başlama duyurusu yapmasına rağmen kongre bir saat gecikmeli 12:10 gibi başladı. Bu arada kürsüyü karşınıza aldığınızda salonun üst solunda Özgür Çelik taraftarları ‘’gençlik seninle durma ilerle’’, ‘’Mustafa Kemal’in askerleriyiz’’ sloganlarını atarken. Salonun üst sağında kalan Cemal Canpolat taraftarları ‘’Halkın umudu Kılıçdaroğlu’’, ‘’Hak hukuk adalet’’ sloganları atıyordu.

Mevcut İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu kongreyi açmak içim kürsüye çıktığında salonun üst orta kısmından kongresi iptal edilerek seçimlere sokulmayan, kayyum atanan Fatih İlçe örgütünün yoğun protestosuyla karşılaştı. Bu kamuoyuna Canan Kaftancıoğlu ‘yuhalandı’ diye lanse edildi.

Daha ilk anlarda tansiyonun yüksekliği dikkat çekiciydi. Bir iki konuşmacıdan sonra İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu kürsüye çıktı. Önce faaliyetlerinden bahsetti, yaptığı çalışmaları görsellerle destekleyen konuşmasından sonra. Halkçı, kamucu hizmetlerin tüm Türkiye’de nasıl yapılması gerektiğini anlattı. Seçimlerden sonraki halkta oluşan umut yorgunluğundan, umutların kırılmasından, umutların nasıl tekrar ayağa kaldırılmasından söz etti. Konuşması tam bir saate yakın sürdü.

İmamoğlu konuşurken yine salonun üst sol kısmından ‘durma ilerle, gençlik seninle’, ‘iktidar, iktidar’ salonun sağ üst kısmından ise ‘halkın umdu Kılıçdaroğlu’ sloganları atarken. İmamoğlu’nun ‘’İstanbul’u tekrar kazanacağız’’ vurgusunun, salonun üst sağ kesimindekileri ve protokolün en önünde oturan Genel Merkez yöneticilerini heyecanlandırmamış olması, o yöneticilerin İmamoğlu’na hiç alkış yapmamaları olukça anlamlıdır.

Yani o partililer ve parti üst yöneticileri İstanbul’u tekrar kazanmak istemiyor mu? İmamoğlu’nun kendi adaylarını desteklemediği için seçimi kaybetmesini mi istiyorlar; soruları haksız sorular değildir.

Hoş bu sorulara bile gerek yok Genel Merkez adına ve Canpolat’ı destekleyenlerin yaptığı konuşmalara bakıldığında 25 yıl sonra kazanılan İstanbul’un kaybedilmesi önemli değil önemli olan parti içi iktidarı elde tutmak, kongreyi kazanmanın daha önemli olduğu anlaşıldı.

Genel Başkan Yardımcısı Hasan Efe Uyar’ın aşırı sert konuşmasında Kılıçdaroğlu’nun fotoğrafını göstererek ‘’siz bu adamın kellesini almak istiyorsunuz, o kelleyi size vermeyeceğiz’’ ve ‘’CHP’yi kimse teslim alamadı, teslim alamaz’’ diyerek. Demokratik kongre yarışını ‘teslim alıp almamaya’, kelle alıp vermeye indirgemsi’ ve ‘’kamu kaynaklarını iktidarınız için kullanamazsınız’’ demesi.

Genel Merkez adına söz alanların hepsinin İmamoğlu’nu hedef alması başka, derin hesapların olduğunun çok açık bir göstergesi.

Adaylardan önce Özgür Çelik adaylık konuşmasında İl başkanı olduğunda nasıl çalışacağını neler yapacağını anlattı. Birlik beraberlik mesajlarıyla salona 26 ilçe başkanın desteğiyle geldiğini, 39 ilçe başkanıyla birlikte çıkacağını, İstanbul’u tekrar ‘hep beraber’ alacakları iddiasını dile getirdi.

Özgür Çelik’ten sonra kürsüye çıkan Cemal Canpolat ise sert, çatışmacı, suçlayıcı bir dille daha çok Ekrem İmamoğlu’nu hedef alan bir konuşma yaptı. Canpolat’ın sözlerini AKP’li Tevfik Göksu ve diğerleri alıntılayarak İmamoğlu’nu anında hedefe oturttular.

Kongre öncesi yazdığımız yazıda bu kongre geçmişle gelecek yarışı demiş, görüş isteyen bazı TV’lere ‘’Gelecek kazanacak’’ demiştik; gelecek, Özgür Çelik kazandı. Bu kongre sadece İstanbul kongresi değil, tüm Türkiye’yi etkileyecek kongre demiştik; yansımaları ilerleyen süreçte görülecektir.

İstanbul kongresinden yansıyanlar bu kadar mı, elbette değil; devam edeceğiz…