28 Mayıs 2023 seçimlerinden sonra  CHP Genel Başkanımızın artık istifa şartlarının da tam olarak oluştuğu kabul edilmelidir. Açık bütçelerle enflasyonla altın ve döviz değerlerindeki akıl almaz yükselmelerle savaşmayan bir CHP ile bir yerlere varılamaz. Atatürk zamanında enflasyon yoktur. Onun için Atatürk zamanında enflasyonla mücadele de yoktur. Ama İsmet Paşa öyle değildir. Enflasyona karşı adeta bayrak açmıştır. Ve demiştir ki: 

  1. Enflasyon politikası, iktidarın daha ilk yıllarından itibaren iktisadi bünyeyi süratle takatinden düşürerek 1952 yılının son baharı başlarında, memleketi tam manasıyla iflasa sürüklemiştir. Kelimeyi tartarak kullanıyoruz.  
  2. Bütçe açığı, bir milleti, rutubetin bir binayı çökertmesi gibi yok eder  
  3. Altın ve döviz fiyatlarının daima, yükselme suretinde bir istikametten, bir türlü ayrılamaması, iktisaden zayıf tabakaların her gün biraz daha sefalete uğraması hükumete itimadı kıran başlıca amillerdir.  
  4. Enflasyonu icap ettirecek ve mazur gösterecek ortada, mesela harp gibi bir zaruret de yoktur. Bu şartlar altında enflasyon memlekete ancak katmerli zararlar verir. Nitekim öyle olmuştur.  

Burada TBMM Hükümetinin ilk Genelkurmay Başkanı, Batı Cephesi Komutanımız,  Lozan Baş delegesi ve Cumhuriyetimizin ilk başbakanı Nerede ise diyor ki: Türkiye Cumhuriyeti’nin en büyük düşmanı açık bütçeler ve enflasyondur Her görüldüğü yerde ezilmelidir 

Anka Kuşu’nda (*)Açık bütçe ve enflasyon 

Yılmaz Özdil özlenecek bir yazardır. Biz SÖZCÜ okurları çoktandır özledik. Onun bir eseri var ki vazgeçilemez temel bir kitaptır. Kitabın 76- 77 sayfalarına bir bölüm yerleştirmiş ki.  BU hafta onu hatırlamak ve bizim tezimize destek olan yazısını size sunmak istedim. İşte o bölüm: 

“1926 bütçesi Cumhuriyet tarihinin ilk bütçesi oldu. 

Sadece üç yıl içinde gelir gider dengesi oturtulmuştu 

Cumhuriyet ilan edildiği zaman nerede ise yiyecek ekmeğimiz bile yoktu ama, yurt dışına avuç açmadıkları için. Sovyetlerden gelen maddi hibeleri akıllıca kullandıkları için, paramızı güçlü tutmayı başarmışlardı. 

Karaborsa ile mücadele edildi 

Stokçu fırsatçılığına izin verilmedi. 

Hayat pahalılığına göz yumulmadı. 

Böylece Cumhuriyetle birlikte fiyatlar artmadı, aksine üretim artışı ile beraber ucuzlamaya başladı, Milli gelir uçmaya başladı, Birikim patladı. Mevduat hesapları füze gibi tırmanmaya başladı 

Türkiye tek kuruş borçlanmadan ayağa kalkmıştı 

Osmanlının finansal enkazından Mucize çıkmıştı.” 

CHP Genel başkanımız İsmet İnönü’nün açık bütçe ve enflasyona yaklaşımı ile gelecekteki, parti genel başkanlarına ve yöneticilerine mücadele örneğini verdiği açıkça görülmektedir. Bu gün bunlara uyulmaması ve bu yoldan gidilmemesi CHP Genel Başkanlığı makamı için bir gaflet ve dalalettir. 

 Sayın Kılıçdaroğlu Nasıl Cumhurbaşkanı Seçilirdi. 

CHP nereden nereye gidiyor diye bir soru sorsak. Cevabını biz vermeyelim Türk milleti versin.  CHP eğer seçimlerde, denk bütçe yapacağız açıktan para basmayacağız, paramızın değerini düşürmeyeceğiz ve hayatımızdan zammı çıkarıp atacağız. Bundan böyle Türkiye’mizde bir kuruş bile zam olmayacak” tır. Diye vaatte bulunsaydı Şimdi iddia ederim ki Sayın Kılıçdaroğlu Cumhurbaşkanımız olarak  seçilmiş olacaktı.  

Sayın Recep Tayyip Erdoğan 3. Defa Aday Olabilir miydi 

Anayasa madde 101: Cumhurbaşkanının görev süresi beş yıldır. Bir kimse en fazla iki defa Cumhurbaşkanı seçilebilir.  Yani Türkiye Cumhuriyeti Anayasasına göre bir kimse en fazla 10 yıl Cumhurbaşkanı olabilir. 

Bu madde çok açıktır yorum gerektirmez. Bir kimse en fazla 10 sene cumhurbaşkanı olabilir diyor. Bu anayasamızı kesin bir hükmüdür. Sadece eski adalet bakanı olan Bekir Bozdağ Sayın RTE eski maddeye göre bir defa seçilmiştir. Bu yeni maddedir, yeni maddeye göre bir defa daha yani 3. defa seçilebilir diyor. Hiç bir Allah kulu hukukçu bu iddiada değildir. Önceki Anayasamıza göre Cumhurbaşkanlarını TBMM seçiyordu ve Cumhurbaşkanlığı süresi 7 sene idi. Tekrar seçilemiyordu. Bu yeni Anayasada Cumhurbaşkanlığı süresi 5 er yıldan 10 yıla çıkarılmıştır. Anayasamızda adeta 11 Sene olamaz kaydı vardır. Bu konu daha çok su kaldırır. 

TC. Anayasa Mahkemesi kanalı ile Lahey Adalet divanına kadar gider. 

Demokratik hukuk devleti kolay olunmuyor.  

(*) Yılmaz Özdil. Anka Kuşu Sia kitap İstanbul 2022  S: 76-77