Geçtiğimiz Cuma günü saat 14:51 de merkez üssü  İzmir’in Seferihisar açıkları olan deprem özellikle; merkez üssüne yaklaşık 100 km uzaklıktaki İzmir’in Bayraklı İlçesi’nde  çok etkili oldu. Maalesef yıkılan binaların enkazından; yazı yazdığım şu saate kadar 100 ölü,  994 yaralı çıktı.  Depremde hayatını kaybedenlere Allahtan rahmet; yaralı olanlara acil şifalar diliyorum. İyileşenlerle birlikte depremi hisseden tüm İzmir’lilere  geçmiş olsun diyorum.

        Ülkemiz depremlerin çok olduğu bir coğrafyada;  dolasıyla deprem gerçeği ile yaşamak ve ona karşı; gerekli olan tüm tedbirleri alarak inşaatlarımızı, konutlarımızı, evlerimizi yapmak zorundayız.  Japonya  bizden  daha çok deprem riski olan, ayrıca tektonik çökmelerinde olduğu bir Ülke olmasına karşın; depremlerde can kaybı olmadığı gibi;  insanlar binalarda korkmadan oturabiliyorlar; ve  güven içindeler. Çünkü sağlam yapıldıklarını biliyorlar. 

         Doğru şekliyle söylememiz gerekirse;  İnşaat  Mühendisliği Bilimi’nin  gerektirdiği uygulama ve esaslara uygun inşaatlarımızı, evlerimizi  yapmalıyız. İnşaatın yapılacağı bölgede zemin etüdleri yapılmalı.   Zemini çok güçlü olmıyan  yer veya yerlere inşaat yapılmamalı; buralar park, bahçe,  yeşil alan; şehir ormanı;  metrepol dışında ise tarım alanı olarak değerlendirilmeli;  köylerde ve metrepol dışı mahallelerde  yerleşim  köy yerleşik alanı (Kuvvetli zemini olan  bölge )  veya mahalle yerlişik alanında  yapılmalı.

        Ülkemiz bir deprem ülkesidir. Türkiye’de Kuzey Anadolu Fay Hattı;   Doğu  Anadolu  Fay Hattı, Batı Anadolu Fay Hattı  vardır. Mutlaka fay hatları doğru şekilde tesbit edilerek; buralar deprem haritaları geliştirilerek  işaretlenmeli; fay hatlarının iki yan tarafından itibaren 20 km uzağa  kadar yerleşim kurulmamalı; buralar tarım alanı olarak  değerlendirilmeli. İnşaat yapılma durumunda olan yerler  (Köy evleri, metrepol dışı mahalleler/ fay hatlarına yakın bölgeler )  gerekli inşaat  teknikleri kullanılarak; tek katlı veya iki katlı; kuvvetli olan zeminlerde,   deprem koşullarına uygun yapılmalı. 

         Genel prensib olarak; imar yönetmeliklerinin gösterdiği tüm kurallara uyularak inşaatlar yapılmalı;  çok katlı yapılaşmaya tüm Türkiye’de  kesinlikle müsaade edilmemeli;  bu yasal bir zorunluluk olarak getirilmeli.  Örneğin 9 kattan fazla  yüksek bina yapılmaması gibi.  İmar planları yapılmadan tüm bölgenin zemin etüdü raporları çıkarılmalı; zemini güçlü olmıyan bölgeye (noktaya / yer ) imar planında yeşil alan, park, bahçe,  şehir ormanı  olarak  değerlendirilmeli; zemini yeterli  güçlü bölgeye; diğer imar yasalarının elverdiği yeterlilikte kat verilmeli; demir ve kalıp uygulaması, iç donanım  yapımı, beton kalitesi  mutlaka denetleyici firmalar  tarafından   denetlenmeli; hem yüklenici / (yapımcı  şirket);  hemde denetleyici firmalar tarafından mutlaka denetlenmeli;  görevlerini tam, ve  doğru  olarak   yapmaları için  ( hem mali, hem de  hapis )   yaptırımları  uygulanmalıdır.  Beton şirketlerinin yeterli donanımı olup, olmadığı  kontrol edilmeli;  yeterli olmıyanlara  beton yapma yetkisi  verilmemelidir.  Betonlarda  yüksek  kalitede uygulanmalıdır.