Bir önceki döneme göre, üretimde meydana gelen artışa EKONOMİK BÜYÜME diyoruz. Örneğin, bir önceki dönem 100 birim olan üretim, bu dönem 105 birim olmuş ise, Büyüme oranı yüzde 5 dir: Önceki dönem, genellikle yıl olabilir. Ay olabilir. Ya da yılın dörtte birine tekabül eden, çeyrek dönem olabilir.

Bir önceki çeyrek döneme göre, Türkiye’nin büyüme oranı yüzde 21,7 olarak açıklandı. Bu oran, bir rekordur. Büyümenin gerisinde sanayi üretimi ve ihracat var. Yatırımlardaki artış da destekliyor. Kapasite kullanım oranlarının yüzde 76 ları aşması, müteşebbisi yatırıma mecbur ediyor.

Büyümenin dinamik faktörü ihracat. İhracat rekora koşuyor. Yıllık bazda 207 milyar dolara ulaştı. Ocak-Ağustos döneminde 140 milyar doları aştı.

Durgunluk dönemlerinden sonra, ekonomiler büyür. Türkiye, bu kuralın etkisini iyi kullandı ve sanayi çok yüksek bir performans gösterdi. İhracattaki artışın çarpan etkisi de var. Yani, her birim ihracat, ihracata üretim yapan sektörleri harekete geçirdi canlılık devam ediyor. Resmi açıklamalara göre ''2021 yılında Türkiye, yüzde 8 büyüme oranının yakalayacak'' deniliyor.

Uluslararası derecelendirme kuruluşu Moody's de, Türkiye’nin büyüme oranını revize etti. Önceden yüzde 5 olarak yaptığı tahmini yüzde 6 ya çıkarı. Şu bir gerçek ki Türk ekonomisi büyüyor.

Türk ekonomisinin büyümesi, istihdama yansıyacaktır. Bu konuda Türkiye için hesaplanmış bir ölçek var. Bir birimlik ekonomik büyüme, ülkemizde 160 bin ilave kişiye istihdam olanağı yaratıyor. Yüzde 8 büyüme 2021 yılında, bir milyondan fazla işsize iş imkanı yaratacaktır.

Diğer bir önemli gösterge ise cari açıktır. Türk ekonomisi büyürken, cari açık artıyor. İlk defa bu denli büyüme oranına rağmen, cari açık azalma gösterdi. Cari açıktaki azalma, dış ticaret dengesinden açığın azalmasından geliyor. Bunun anlamı, Türkiye’nin ticaret hadleri lehe işlemeye başlamıştır. Bu olgu, Tanzimat’tan beri ilk defa gerçekleşiyor.

Büyümeyi, Hükümet politikalarına bağlamak doğru değil. Büyümenin kaynağı özel sektör ve ucuz işçiliktir. Çin’de 340 dolar olan asgari ücret, ülkemizde 330 dolar civarında seyrediyor. Emek yoğun üretim, rekabet kabiliyeti kazandı. AB, Çin’den daha ucuza Türkiye’de üretim yapıldığını fark etti. Tedarik sektörü, çok hızlı şekilde gelişiyor.