Ergenekon ve Balyoz yargılamaları milletimizin kanayan yarasıdır. Yaranın kanadığı Deniz Kurmay Albay Murat Özenalp’ın Kocatepe Camisinde kılınan Cenaze namazında da ortaya çıkmıştır. Hükümet Üyeleri ve Genel Kurmay başkanı ile kara ve Hava Kuvvetleri Komutanları Cenazeye katılarak onu ebedi yolculuğuna uğurlamaya yüzleri tutmamıştır. Şimdi başa dönelim ve Anayasamızı açalım birlikte okuyalım: Anayasamızın 37. Maddesinde şu hüküm yer almaktadır: Hiç kimse kanunen tabi olduğu mahkemeden başka bir merci önüne çıkarılamaz. Bir kimseyi kanunen tabi olduğu Mahkemeden başka bir merci önüne çıkarma sonucu doğuran yargı yetkisine sahip olağanüstü merciler kurulamaz.

Bu hüküm nedense TSK lerini yargılamak ve hiçe indirmek için yapılan operasyonlarda ve yargılamalarda hiç dikkate alınmamıştır. Hukuk dili ile söylersek. Bu madde TSK leri mensuplarına kurulan kumpaslarda Sayın Cumhurbaşkanımızca da onaylanan kanunlarla ve Anayasa değişiklikleri ile ihlal ve ilga edilmiştir.

 Anayasamızın 148. Maddesinde şu hüküm var. Genelkurmay Başkanı, Kara, Deniz ve Hava kuvvetleri komutanları ile Jandarma Genel Komutanı görevleri ile ilgili suçlardan dolayı Yüce Divanda yargılanırlar.

Şimdi  Silivri’ye. Türk milletinin içinin sızladığı düşmanlarımızın sevinç çığlıkları attığı konuya gelelim Eski Genel Kurmay başkanımız Sayın Emekli Orgeneral İlker Başbuğ ve Deniz kuvvetleri komutanımız Emekli Oramiral Özden Örnek ile Emekli Hava Kuvvetleri Komutanımız Orgeneral İbrahim Fırtına Silivri özel mahkemelerinde yargılamaları yapılamaz. Çünkü Anayasa hukukumuz böyle emrediyor.

Onların orada yargılanmış ve cezalandırılmış olmaları Anayasamızı 37. ve 148. maddelerini ihlalinden başka bir şekilde anlaşılamaz. Devamını gazeyteden okuyabilirsiniz.
 
(*) Op. Dr. Aytekin Ertuğrul. Durmak Yok Yola Devam. TOGAN yayınları 2014 İstanbul