Sevgili okurlarım,1920 de kurulan Türkiye devletinin, Osmanlı padişah  yönetiminin yerine, Atatürk başkanlığındaki T.B.M.M. sinin 29 Ekim 1923 te yönetim biçimi olarak kabul ettiği sistemin adıdır Cumhuriyet. Türk milletinin kendisini yönetecek vekillerinin bilgi birikimi ve becerilerini yakından tanıdığı  adaylar arasından seçtiği  vekillerce  yönetilmesinin adıdır  cumhuriyet. Zamanımızda yapılan seçimlerde parti başkanının iki dudağı arasında aday olup, milletin hiç tanımadığı adaya oy vererek seçtiği vekillerin yönettiği sistem 29 ekim 1923 te ilan edilen cumhuriyet yönetimi deildir.Bu yönetimin ,adı Cumhuriyet'tir.Yıllardır Cumhuriyet adına ülkeyi yönetenler ,aslında görünmeyen diktatörlükle ülkeyi yönettiler ,yönetmeye devam ediyorlar.Bunun altını çizmeden Cumhuriyet yönetiminden söz edilemez.
İktidar, yönetimi ele geçirdiğinden bu zamana kadar  eskisinden daha da ileri giderek Cumhuriyetin  olmazsa olmazı olan yasamayı ve hukuku yürütmeye, yani başbakan ve bakanlardan oluşan hükümete bağlamışlardır. Cumhurbaşkanı'da noterlik görevini  sürdürmektedir. Hükümet ne istiyorsa imzalayıp  resmi gazetede yayımlanmasına yardımcı oluyor.
29 ekim 1923 te Atatürk tarafından kurulan Cumhuriyete, 1924 tarihinde cumhuriyeti yönetecek siyasi partiler kurulurken Cumhuriyet Halk Partisinin karşısında, Cumhuriyeti hazmedemeyenler tarafından kurulan Cumhuriyetçi Perver Partisi, Cumhuriyet karşıtı olması nedeniyle Atatürk tarafından kapatılmıştır.(Nutukta daha geniş olarak anlatılıyor).Atatürk ölene kadar  sinsice yürüttükleri Cumhuriyet düşmanlığını, Atatürk öldükten hemen sonra 1940 lı yıllarda Necip Fazıl Kısakürek başkanlığında çıkardıkları dergi ile açıkça Cumhuriyete savaş açmışlar. O zamandan bugüne kadar ülkeyi yöneten  siyasiler iktidar uğruna  Cumhuriyet yıkıcılarına karşı Cumhuriyeti koruyamamışlardır. Cumhuriyetten taviz vere vere, Cumhuriyet karşıtları  ülkenin yönetimini ele geçirmişlerdir. İktidar inançları gereği Cumhuriyet yönetimini, ortadan kaldırıp, başkanlık sistemi adı altında, Osmanlıcılığı tekrar yönetim olarak getirmek istediği ortadadır.
Milli bayramları, milletin kafasından ve yüreğinden silmek için  çeşitli bahaneler üreterek kutlanmasını ortadan kaldırma çabası içindeki iktidara,  dur demek için başta Ankara ve bütün illerde ana muhalefet partisinin de  içinde yer aldığı  sivil toplum örgütleri 29 ekim Cumhuriyet bayramını yürüyüş yaparak kutlayacaklarını ortaya koydular. Bayram kutlamaları için izin istenmez. Çünkü milli bayramlar , tüm Türk milletinin  bayramıdır.Bayramını nasıl kutlayacağına  milletin kendisi karar verir.Cumhuriyet yürüyüşünde bende varım diyebilecek misin.

Sevgili okurlarım,1920 de kurulan Türkiye devletinin, Osmanlı padişah  yönetiminin yerine, Atatürk başkanlığındaki T.B.M.M. sinin 29 Ekim 1923 te yönetim biçimi olarak kabul ettiği sistemin adıdır Cumhuriyet. Türk milletinin kendisini yönetecek vekillerinin bilgi birikimi ve becerilerini yakından tanıdığı  adaylar arasından seçtiği  vekillerce  yönetilmesinin adıdır  cumhuriyet. Zamanımızda yapılan seçimlerde parti başkanının iki dudağı arasında aday olup, milletin hiç tanımadığı adaya oy vererek seçtiği vekillerin yönettiği sistem 29 ekim 1923 te ilan edilen cumhuriyet yönetimi deildir.Bu yönetimin ,adı Cumhuriyet'tir.Yıllardır Cumhuriyet adına ülkeyi yönetenler ,aslında görünmeyen diktatörlükle ülkeyi yönettiler ,yönetmeye devam ediyorlar.Bunun altını çizmeden Cumhuriyet yönetiminden söz edilemez. İktidar, yönetimi ele geçirdiğinden bu zamana kadar  eskisinden daha da ileri giderek Cumhuriyetin  olmazsa olmazı olan yasamayı ve hukuku yürütmeye, yani başbakan ve bakanlardan oluşan hükümete bağlamışlardır.

Cumhurbaşkanı'da noterlik görevini  sürdürmektedir. Hükümet ne istiyorsa imzalayıp  resmi gazetede yayımlanmasına yardımcı oluyor. 29 ekim 1923 te Atatürk tarafından kurulan Cumhuriyete, 1924 tarihinde cumhuriyeti yönetecek siyasi partiler kurulurken Cumhuriyet Halk Partisinin karşısında, Cumhuriyeti hazmedemeyenler tarafından kurulan Cumhuriyetçi Perver Partisi, Cumhuriyet karşıtı olması nedeniyle Atatürk tarafından kapatılmıştır.(Nutukta daha geniş olarak anlatılıyor).Atatürk ölene kadar  sinsice yürüttükleri Cumhuriyet düşmanlığını, Atatürk öldükten hemen sonra 1940 lı yıllarda Necip Fazıl Kısakürek başkanlığında çıkardıkları dergi ile açıkça Cumhuriyete savaş açmışlar. O zamandan bugüne kadar ülkeyi yöneten  siyasiler iktidar uğruna  Cumhuriyet yıkıcılarına karşı Cumhuriyeti koruyamamışlardır. Cumhuriyetten taviz vere vere, Cumhuriyet karşıtları  ülkenin yönetimini ele geçirmişlerdir. İktidar inançları gereği Cumhuriyet yönetimini, ortadan kaldırıp, başkanlık sistemi adı altında, Osmanlıcılığı tekrar yönetim olarak getirmek istediği ortadadır. Milli bayramları, milletin kafasından ve yüreğinden silmek için  çeşitli bahaneler üreterek kutlanmasını ortadan kaldırma çabası içindeki iktidara,  dur demek için başta Ankara ve bütün illerde ana muhalefet partisinin de  içinde yer aldığı  sivil toplum örgütleri 29 ekim Cumhuriyet bayramını yürüyüş yaparak kutlayacaklarını ortaya koydular. Bayram kutlamaları için izin istenmez. Çünkü milli bayramlar , tüm Türk milletinin  bayramıdır.Bayramını nasıl kutlayacağına  milletin kendisi karar verir.Cumhuriyet yürüyüşünde bende varım diyebilecek misin.