DÜZCE (AA) - ÖMER ÜRER - Düzce Üniversitesi (DÜ) bünyesinde açılan Çerkez Dili ve Edebiyatı Bölümü sayesinde Çerkez kültürü gelecek kuşaklara aktarılıyor.

DÜ Rektörü Prof. Dr. Funda Sivrikaya Şerifoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kentte 26 dil ve lehçenin konuşulduğunu belirterek, kültürel zenginliğin korunmasını, geleceğe taşınmasını ve dünyaya tanıtılmasını arzuladıklarını söyledi.

Bölümün dünyada ilk özelliği taşıdığını vurgulayan Şerifoğlu, şunları kaydetti:

"Çerkez Dili ve Edebiyatı Bölümümüz, Adige Devlet Üniversitesinin desteğiyle yürüyor. Dünyanın ilk Çerkezce lisans programı. Bu anlamda çok mutluyuz, şimdi yüksek lisans programlarımızı da başlatıyoruz. İlginç bir yönü de Çerkez kökenlilerden daha çok, Çerkez kökenli olmayan öğrencilerin çoğunlukla bulunduğu bir program. Bu da sınırların ne kadar yapay, dünyanın ne kadar küçük, insanın insana ne kadar yakın olduğunu gösteren bir başka gösterge. Kültür, ortak bir miras, inşallah biz de onu geleceğe taşımaya çalışıyoruz."

- Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Genç

 Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İlhan Genç de 2013-2014 eğitim-öğretim döneminde 17 öğrenci aldıklarını, bu yıl 21 öğrenci daha kaydettikleri bilgisini verdi.

"Dünyada ilk defa Düzce Üniversitesi olarak Çerkez Dili ve Edebiyatı üzerine lisans programını biz açtık" diyen Genç, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bölümden öğrencilerimiz de öğretim görevlilerimiz de herkes memnun. Düzce'nin kültürel dokusunda Çerkezlerin, Gürcülerin ve Abhazların çok önemli yeri var. Yaklaşık 150 yıldır bu bölgede yaşamlarını sürdürmekteler. Dolayısıyla burada bir kültür altyapısı vardı. 11'inci cumhurbaşkanımız Sayın Abdullah Gül de Düzce ziyaretinde rektörümüze, 'Bu dillerin unutulmamasını sağlayın' ricasında bulunmuş. Düzce'deki Çerkezlerin ve diğer kültürlerin yaşamımıza önemli etkileri bulunuyor.

Dolayısıyla onların folklorunu, ninnilerini, türkülerini, şarkılarını ve sözel malzemelerini de derleyeceğiz. Bölümün burada kurulmasının nedeni, Düzce'nin bu dillere ortam teşkil etmesidir." 

Bölümde sadece dil öğretmediklerine dikkati çeken Genç, şunları söyledi:

"Çerkez dilinin Düzce'de ve Türkiye'de etkilerini de izleyeceğiz. Bu yönüyle bilimsel bir yaklaşım gerçekleşecektir. Çevre illerden yüksek lisans açılması konusunda başvurular oldu. Şu anda onun hazırlıklarını sürdürüyoruz. Çerkez Dili ve Edebiyatı, İngiliz veya Fransız Dili ve Edebiyatı konumunda şu anda. Bu, çok güzel bir hadise. Bilimsel olarak bunu bitirenler bu bölümün uzmanı olacak. 

Bu faaliyetimizi Türkiye'ye ve dünyaya duyuran ajansınıza teşekkür ederim. Çok arandık bu nedenle, tebrik edip ağlayanlar oldu. Haberlerin yapılmasının ardından başka üniversitelerden gelip bilgi aldılar. 'Nasıl yapıldı, nasıl başardınız. Biz de yapabilir miyiz' gibi bazı isteklerde bulunuldu."

- Prof. Dr. Khachemizova

DÜ Çerkez Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mira Khachemizova da Çerkezcenin üniversitede ders olarak öğretilmesinden duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

Düzce Üniversitesi ile iş birliğinin devam etiğini anlatan Khachemizova, "Kafkasya'da da Çerkez olmayan öğrenciler gelip eğitim alıyordu. Bölüm herkese açık ve amacımız herkese eşit şekilde bu dilin, kültürün özelliklerini öğretmek. Düzce Üniversitesinde böyle bir bölümün açılması bizim açımızdan çok önemli. Adige dili, kaybolmaya yüz tutmuş. Dillerini kaybetmek istemeyen Çerkezlerin buraya gelip öğrenim görmeleri çok hoşumuza gidecektir. Umuyorum ki bu bölüm sayesinde kaybolma riskini atlatırız" diye konuştu

Bölümün öğrencilerinden 21 yaşındaki Mevlüt Sunal da Kürt kökenli olduğunu ancak bu bölümü seçtiği için mutluluk duyduğunu ifade etti.

Çerkezce yanında Rusça da öğreneceğini aktaran Sunal, "Bu iki dili öğrenmemiz Türkiye-Rusya ilişkilerine ve Kafkaslar'a değer katacaktır" dedi. 

Bölümün en yaşlı öğrencisi, 50 yaşındaki Sadık Sezen de Çerkezceyi öğrenmek için üniversite sınavlarında tek tercih yaptığını anlattı.

Genç öğrenciler kadar iyi olmadığını ancak çaba sarf ettiğini vurgulayan Sezen, "Gençlerle eğitim almak aktivasyon getiriyor. Değişik dil öğrenmek zihinsel hareket sağlıyor. Ben o maksatla geldim" değerlendirmesinde bulundu. 

Kaynak: aa