Emek Partisi (EMEP) Ordu İl Başkanı Hikmet Poyraz, asgari ücret görüşmelerine dair açıklama yaptı, Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nun ilk toplantısının 7 Aralık'ta yapılması kararı alındığını anımsatan Poyraz, "Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, her seneki nakaratı tekrarlayarak 'işçilerimiz, Türkiye'nin emekçileri şundan emin olsunlar, onları enflasyona ezdirmeyeceğiz' diyor. Fakat bugüne kadar açıklanan rakamlar göz önüne alındığında her seferinde, enflasyon ezip geçiyor" dedi.

TÜRK-İŞ 'kurtulsak' diyor

Türkiye'de asgari ücretin, dünyanın aksine, işçi ailesi hesaba katılmadan belirlendiğini anımsatan Hikmet Poyraz, şöyle devam etti: "15 kişilik Asgari Ücret Tespit Komisyonunda işçiler adına sadece 5 kişilik temsil hakkı veriliyor. 5 patron temsilcisinin yanına, çalıştırdığı işçiler nedeniyle kendisi de işveren konumunda olan 5 hükümet temsilcisi eklenince Asgari Ücret Tespit Komisyonunda patronlar son sözü söylüyorlar. Sendikalar ise, özellikle de masada olan Türk-İş, gerek komisyonun bileşimi gerekse asgari ücretin belirlenme şekli konusunda bu durumu değiştirmek için geleneksel basın açıklamaları dışına çıkmıyorlar."

Çıtayı açlık sınırına dayamak asgari bile olmayan yaşamı kabul etmektir

Açlık sınırının 7 bin 786 TL, yoksulluk sınırının ise 25 bin 365 TL olduğunu hatırlatan Poyraz,"2017 yılında çalışan nüfusun %35’i asgari ücret alıyordu. Bugün ise 15 milyonluk ücretli çalışanın yarıdan fazlası asgari ücrete çalışmaktadır. Kayıt dışı ve asgari ücret altında ücrete çalışmaya zorlanan milyonları da katınca işçilerin büyük çoğunluğu kuru ekmeğe çalışmaktadır. Artan enflasyon karşısında eriyen ücretler ve düşen alım gücü nedeniyle işçiler aileleriyle birlikte sağlıklı beslenme bir yana doyacak kadar bile ücretten mahrum durumdadır. Asgari ücretten vergi alınmayacak diyen AKP iktidarı, 'vergi dilimi' hesap oyunlarıyla işçilerin sırtına binen gelir vergisi yükünü de artırmıştır. Hal böyleyken ülkenin en büyük toplu iş sözleşmesi özelliği taşıyan asgari ücretin işçileri memnun edecek seviyeye çıkarılması bir zorunluluktur.”

İnsanca yaşanacak ücret için birleşelim

"Ülkede sermaye işbirlikçisi partiler iktidar olduğu sürece; tıpkı Amasra’da olduğu gibi ölümüne çalıştırılıp, kuru ekmeğe talip edilecek ve buna da 'kader' denecektir" diyen Poyraz, şu çağrıda bulundu:

"Bu kaderi biz yazmadık, değiştiren de biz olacağız. Kimsenin gündüzleri işsiz gezmediği, geceleri aç yatağa girmediği, demokratik ve bağımsız bir Türkiye için birleşelim, mücadele edelim.

Vergide adalet, insanca yaşayacak bir ücret istiyoruz. KDV başta olmak üzere halkın sırtındaki dolaylı vergiler kaldırılmalı, zenginlere servet vergisi getirilmelidir. İşçi emekçilerin eriyen ücretlerinin gerçek enflasyon oranında arttırılmalıdır. Elektrik, su, doğalgaz, telefon, internet faturalarına yapılan zamlar geri alınmalıdır." Haber Merkezi

Editör: Haber Merkezi