Adıgüzel, şöyle konuştu: “Bir ülkeyi tanımak istiyorsanız o ülkede insanların nasıl öldüğüne bakın. Türkiye'de bugün doğal yollarla ölümlerden daha fazla afetlerden, depremden, selden, iş kazalarından, kadın cinayetlerinden insan ölüyorsa bu durumdan hükümet sorumlu değil mi? Daha bir ay önce olan depremde 48.000 canımız olmadık yerlere yapılaşma nedeniyle, kötü inşaat teknikleri nedeniyle hayatını kaybetti. Dün o depremden kurtulan vatandaş konteynerın içinde sele kapılıp hayatını kaybediyorsa bundan hükümet sorumlu değil mi? Su akar deli bakar anlayışıyla suların doğal yollarının üzerine setler kurarsanız o su yolunu bulur yerleşim yerlerinin üzerine gider. İşte o su havzalarındaki bitki örtüsünü yok ederseniz, çevreye aykırı politikalarla ormanları yok ederseniz su oralarda tutunamayıp işte böyle yerleşim yerlerinin üzerine gider. Bu işten siz sorumlu değil misiniz? Bu ülkede olan tüm sıra dışı ölümlerden Kader diyerek kurtulamazsınız. Allah kaderi vermiş ancak akıl fikir de vermiş. Önlemini al demiş. Önlem alınmadığı için bu ülkede insanlar hayatını kaybediyorsa helallik isteyemezsiniz kardeşim. Hükümetler helallik alıp verme makamı değildir. Hesap verme makamıdır. Bu ülkede ölen insanların hesabını bu hükümet vermek zorundadır.” Haber Merkezi

Editör: Haber Merkezi