7 Haziran seçimleri çok önemli
"An itibari ile seçimlere 91 gün kaldı. Bu süreçte hazırlıklarımızı yoğun bir şekilde sürdürüyoruz. Benimde üyesi olduğum Parti Meclisimiz, önerilerimizi dikkate alarak, üyelerimizin demokratik katılımıyla ön seçim uygulamasını hayata geçirme kararı vermiştir. CHP`nin Ordu Milletvekili ve Parti Meclisi Üyesi olarak, Ordu`da önseçimden yana durduğumu ve “yapılacak ön seçimin teminatı” olduğumu her fırsatta dile getirdim. Bunu gerek Fatsa ve Altınordu Danışma Kurulu toplantılarında, gerek 25 Aralık`ta saha çalışmasında görev aldığım Samsun`da ve 16 Ocak`ta görevli olduğum Tekirdağ’da partililerimizle paylaştım. Elini taşın altına koyarak sorumluluk alan diğer arkadaşlarımın hepsini yürekten kutluyorum."
"Kusur arama değil, bütünleşme zamanı"
"Şimdi birbirimizin eksikliklerini, yanlışlarını seslendirme veya eleştirme zamanı değil, bir olma, bütünleşme zamanıdır. Çünkü Milyonlarca seçmenimizin yegane umudu ve tek güvenli adresi CHP’dir. Bu nedenle, iktidar yürüyüşümüze, halkımızın beklentilerinin karşılanması ve sorunlarının çözülmesi mücadelesine devam edebilmek için yeniden adayım."
"CHP'nin üç temel dayanağı vardır"
"Parti Programımız CHP ideolojisinin üç temel dayanağı olduğunu söylemektedir. CHP’nin birinci dayanağı Atatürk ilke ve devrimleridir. İkinci dayanağımız sosyal demokrasinin evrensel kurallarıdır. Üçüncü dayanağımız da Anadolu ve Trakya’nın tarihi ve felsefi değerleridir. Bu değerler çerçevesinde, yurttaşlarımızın özgürlüğü, eşitliği ve refahı için mücadele etmeye devam edeceğiz. Baskının, kutuplaşmanın, ötekileştirmenin karşısında inatla durarak, halkımızın vekaletinin hakkını vermeye devam edecek, ülkemizin ve çocuklarımızın geleceği için kenetleneceğiz."
Türkiye'ye 13 yıl kötülük yaptılar
"13 yıl boyunca bu ülkeye ve halkının onuruna, geleceğine, umutlarına çok büyük kötülükler yapılmıştır. İktidar partisi, gelir dağılımındaki adaletsizliğe hiç dokunmadığı gibi tersine alt sınıflar daha da yoksullaştırılmış, halkımızın temel sorunlarına kalıcı hiçbir çözüm bulmadan, sadaka dağıtarak, zulmünü merhamet olarak pazarlayan bir parti haline gelmiştir. Daha da kötüsü “Çalıyorlar ama çalışıyorlar” sözünün pişkinler ve arsızlar tarafından normal gibi gösterilmeye başlanmasıdır. Temel değerleri ve ahlakı yok sayan bu sözü kabullenmek mümkün müdür? Hırsızlığın haklı bir gerekçesi olabilir mi?"
"Ülkemiz iyi yönetilmiyor"
"Gördüğünüz üzere temiz siyaset ve dürüst bir yönetim anlayışı yok. En kötüsü demokrasiden gün be gün uzaklaşılıyor. Başkanlık sistemi adı altında tek adam yönetimi isteniyor, baskıcı bir rejim dayatılıyor, özgürlükler günden güne kısıtlanıyor. İç güvenlik paketi adı altında bir polis devleti yaratılırken, olağanüstü hal uygulamaları normalmiş gibi gösterilmeye çalışılıyor. Türkiye’de işsizlik artarken, üretimi ve üreteni temel alması gereken anlayış yok sayılıp, rant ekonomisi işletilerek yandaşlar zengin ediliyor. Emek en yüce değer olarak görülmüyor. Yoksulluk ve yolsuzluk almış başını gidiyor."
"Zulmün adını Yeni Türkiye koydular"
" Yolsuzluğun, yasakların ve zulmün adını “Yeni Türkiye” koydular. Cumhuriyetimizin köklerini, kurucularını ret ve inkar ederek, ülkemizi uçuruma sürükleyen, AKP`nin bu söylemini asla tanımıyoruz. Türkiye; hırsızlığı ülke kültürü haline getirmeye çalışan, kuvvetler ayrılığını yerle bir eden, işçi ölümlerinden, zamlardan, özelleştirme adı altında yapılan yolsuzluklardan, hukuksuzluklardan, kadına uygulanan şiddetten, eğitim ve sağlık sistemindeki çarpıklıklardan, çevreye verdikleri zarardan ve taşınabilir vatan toprağı anlayışından zerre utanç duymayan bir iktidarı hak etmemektedir. Ve ben; onurlu, adil ve özgür bir Türkiye özlemi duyduğum için bu yolda mücadelemi sürdürmek adına yeniden adayım."
Ecevit'in ilkeleri ile umut vereceğiz
"Emeklilerimizin, engelli yurttaşlarımızın, esnafımızın, taşeron isçilerimizin, gençlerimizin, öğretmenlerimizin, kadınlarımızın, çocuklarımızın, yaşlılarımızın, öğrencilerimizin sorunlarına derman olacak projelerle halkımızın karşısına çıkacağız. Bunları tek tek anlatarak, yaptığımız çalışmaları ortaya koyup, halkta heyecan yaratabilecek dinamikleri harekete geçireceğiz. Nasıl ki merhum Ecevit “toprak işleyenin, su kullananın” diyerek umut verip, oy aldıysa bizde toplumun farklı kesimlerinin sorunlarına yönelik hazırladığımız net, tutarlı, icraatçı ve ayakları yere basan projeleri sunup, yaptığımız çalışmaları ortaya koyarak halkımızdan destek isteyeceğiz." Kemal ÇEKÜÇ/Ordu Yorum
