Hükümet ile Memur-Sen arasında geçen yıl imzalanan toplu iş sözleşmesi uyarınca 1 Ocak 2014’ten geçerli olmak üzere kamu emekçilerinin maaşlarında net 125 lira, memur emeklisinin aylıklarında da seyyanen 140 lira artış yapılmış, 2014 yılı için enflasyon farkı ödenmemesi kararlaştırılmıştır. Ağustos 2014 enflasyon oranı tüketici fiyatlarında (TÜFE) yüzde 9.54 olarak gerçekleşmiş, 2014 maaş zamları çoktan buharlaşmıştır.

Bugüne kadar her yıl enflasyon zammı alan kamu emekçileri, hesap kitap bilmeyen, en temel matematik bilgilerinden bile yoksun olan hükümet yandaşı konfederasyon yüzünden, ilk defa enflasyon farkı alamamış, enflasyon oranının hızla artması nedeniyle, bugüne kadar yaşanabilecek en büyük mağduriyetle karşı karşıya bırakılmıştır. 

Toplusözleşme görüşmelerinde ve sonrasında konfederasyonumuz KESK’in tüm uyarılarına rağmen, daha önceki sözleşmelerde var olan maaşları erimekten kurtaran enflasyon farkı ödenmesi hükmü, Memur-Sen’in 2014 yılı için onay verdiği net 125 TL’lik seyyanen zamdan ötürü yer almamıştır. Yılın ikinci altı ayında sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin satın alma gücü yılbaşına göre çok daha fazla azalacak olması ve vergi dilimi uygulaması nedeniyle kamu emekçilerinin 2014 yılında fiilen en az yüzde 6 gelir kaybı yaşaması kaçınılmaz görünmektedir. 

Bu yıl enflasyon farkı ödenmediği gibi, aile ve çocuk yardımı ile doğum ve ölüm yardımı ödemelerinde de 2013 yılı rakamları esas alınacaktır. Bu durum Memur Sen’in 2,5 milyon kamu emekçisi ve emekliyi mağdur ederek, bir kez daha hükümetin sendikası olma görevini yerine getirdiğini göstermektedir. Sağlık ve sosyal hizmet emekçileri, Hükümet ve Memur Sen arasında imzalanan ve şimdiden tarihin en kötü toplusözleşmesi olarak nitelendirilen bu “ihanet sözleşmesini” asla unutmayacaktır.

Tüm kamu emekçilerine 2014 enflasyon farkı kadar “ek zam” ödenmesini, enflasyon farkından kaynaklanan “ek zam” oranının 2015 bütçesi içinde yer almasını,  
Başta insanca yaşayacak ücret talebimiz olmak üzere, kamu emekçilerinin bugüne kadar yaşadığı bütün ekonomik mağduriyetlerin giderilmesini, son 12 yıl içinde satın alım gücümüzdeki azalmayı telafi eden adaletli bir ücret artışı sağlanmasını,  
Ek ödemelerin tamamının temel ücrete ve emekliliğe yansıtılmasını, 
Vergi dilimi uygulamasının sabitlenerek, ücretlerde yaşanan erimenin önüne geçilmesini istiyoruz.
      Sağlık ve Sosyal hizmet Emekçileri sendikası olarak sağlık emekçilerinin iş,ücret ve gelecek güvenceleri için yıllardır sürdürdüğümüz mücadelenin ana taleplerinden biri olan bu haklı taleplerimiz için bugünden itibaren toplamaya başlayacağımız imzalarla kayıplarımızın giderilmesi için işyerlerimizde ve alanlarda sesimizi yükselteceğiz ve haklarımızı kazanıncaya kadar mücadele etmeye devam edeceğiz.Haber Merkezi



Editör: Haber Merkezi